Avrupa Birliği işlenmemiş, bütün böceği yiyecek olarak saymaya başladı, böcekli yemekler satan restoranlar gittikçe artıyor. Bu trend dünyayı kurtarabilir ancak herkesin aklında aynı soru var: Tadı nasıl? İşte böcekli yeme-içme sektörünün geleceği ve şef onaylı denenmiş tarifler...

Uçağa bindiniz, havalandıktan birkaç saat sonra hostes yemeğinizi getirdi. Mönü şöyle: Buffalo kurdu kaplı soya soslu tavuk, asker sineği larvası yağında pişirilmiş erişte, çeri domates, bulgur, kıvırcık salata ve kanatsız çekirgeli tabule, patatesli altın böceği larvası yahnisi ve içecek olarak da ergin çekirge tozuyla tuzlandırılmış buzlu bir hıyar ve chia tohumu karışımı... Bırakın tadını, nasıl göründüğünü tahmin bile edemiyorsunuz herhalde! Ancak bu yemekler gerçekten de yapıldı. Şef aşçı Ben Reade ve araştırmacı Josh Evans’ın hazırladığı 22’nci yüzyılın havayolu yemeği mönüsü böyleydi. Üstelik bu mönüyü oluşturmak için tam 6 yıl uğraştılar... HT Pazar'dan Ece Ulusum'un haberi...

‘AFİYET OLSUN’
BM Gıda ve Tarım Örgütü’ne (FAO) göre 2050’den itibaren dünya nüfusu 9 milyarı geçecek. Bu durumda gıda üretiminin yüzde 70 artması gerektiğini öngörüyorlar. Ancak küresel sorunlar, felaket senaryoları ve kaynak sıkıntıları bunun pek mümkün olmadığını gösteriyor. İnanmıyorsanız sağdaki sayfayı okuyun. FAO ve BM çözümün ısrarla böceklerde olduğunu savunuyor. Böcek çiftçiliğinde ucuz, hızlı tüketime uygun üretim yapılıyor. 2013’te Gaziantep Üniversitesi Gıda Teknolojisi Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Mustafa Bayram bu konuda şöyle bir açıklama yapmıştı: “Tarımsal bazlı ürünler için zaman ve araziye ihtiyaç var ama arazi ve su azalıyor. Hayvansal olarak düşündüğünüzde para, zaman, yem ihtiyacı var. Bugün gelinen noktada böcek çiftlikleri kurulması için teşvik veriliyor. Mantıklı, çünkü böcekler hızlı büyüyor ve doğaya dost. 50 yıl sonra böceklerle karnımızı doyurup birbirimize ‘Afiyet olsun’ diyeceğiz.” Birçok araştırmacı bunu söylüyor. Hatta BM, 1900 yenilebilir böceğin bulunduğu bir liste bile yayınladı.



BÖCEĞE AB ONAYI
Bu kimileri için anormal değil, 2013’te dünya çapında 2 milyar insanın böcek yediğini açıklayan BM, bu sayının şimdi 3 milyarı geçtiğini tahmin ediyor. Yalnızca Uzakdoğuluların yediğini düşünmeyin. Amerika, Kanada, Meksika ve Avrupa’da mönüsüne böcek koyan ve satan 245 restoran var. Avrupa’dan çok fazla çekirge talebi aldıklarını söyleyen Kenya Jaramongi Oginga Odinga Bilim ve Teknoloji Üniversitesi’nden Prof. Monica Ayieko “İnsanlar artık endüstriyel besinlerin diyabet, kanser gibi hastalıklara neden olduğunu biliyor. Böceklerde kimyasal madde yok. Tıbbi değerleri ve besleyiciliği nedeniyle artık endüstriyel toplumlar bile bunları yiyor. İnsanlar uyanıyor” diyor. Bu uyanışı ve talebi fark eden Avrupa Birliği de sadece tamamı yenen, işlenmemiş böceklerin satışına ve yenilmesine izin veriyor. Belçika’daki Bux Burger’de böcek karışımlı hamburger görünce şaşırmayın...


Peki tatları neye benziyor?
İşte şef Reade ve araştırmacı Evans, Nordic Food Lab ve Insect Project Funders desteğiyle yenilebilir böcekleri tatmak, numune toplayıp yemek hazırlamak için dünyayı gezdi. Projenin amacını açıklayan şef “Yenilebilen böceklerin hepsinin yaşattığı duygu ve deneyim farklı. Bu bizi heyecanlandırdı. Batılıların niye bu böcekleri yemediğini merak ettik. Sık sık suşiyle karşılaştırıyoruz. 90’larda çiğ balık yeme fikri iğrenç geliyordu. Şimdiyse fast-food’a dönüştü. Bu örneklere bakınca geçmişte iğrenilen fikirlerin kısa sürede tersine döndüğünü görüyoruz. Biz de bunu deniyoruz” diyor. Onlar denedi ve anlattı. Bunu bir de “Bugs” adında bir belgeselle yayınladılar. O makale ve belgeselden bazı tarifleri siz sevgili okurlarımızla paylaşıyorum.



AFRİKALILAR BU ARININ KIÇINI BATILILARDAN KORUMALI!
Escamol (Karınca larvası):
Meksika pazarlarında kolayca bulunabiliyor. Dondurulmuş olarak da satılıyor. İnsanlar artık böcek olarak görmüyor bile. Şeflerin tarifi şöyle: Larvaları elekte dikkatlice suyla yıkayın. Soğan ve taze fasulye tereyağında kavrulmaya başlayınca escamol’u tavaya ekleyin. Ekmek ya da lavaş üzerinde servis edin. Anlattıklarına göre tadı avokado ve badem çağlasını andırıyor.

Kraliçe termit: Kenya’da kolay bulunuyor, pazarda da satılıyor. Şeflerin önerisi kısık ateşte hafif yağda ızgara yapın, avokado ve kıvırcıkla servis edin. Piştiğinde et gibi olduğundan, “Tanrı’nın yarattığı bir sosismiş bu! Tatlı ve adeta lüks bir yemek. Kremsi ama adamın aklını alıyor” diyorlar.

Palmiye biti ve altın böceği larvası: Kömür ateşinde pişirmek en ideali. Yemeden önce alt kısmındaki siyah bölümü çıkarıp ayıklayın. Közlenmiş biber, sarımsak ve fındık karışımı bir lezzeti olduğunu söylüyorlar. Ancak çok pişirilince tadı kayboluyor, dikkat!

İğnesiz arı: Uganda’da yetişen arının kıç bölgesinde yoğun bir bal birikiyor. Bunu pişirmek falan yok, olduğu gibi balın bulunduğu yeri emiyorsunuz. Tadını anlatırken kendilerinden geçiyorlar; “Çok tatlı. Çamurdan bal çıkarmak gibi. Bir hayvan türü nasıl hem böyle lezzetli hem de iğnesiz olabilir. Müthiş bir şeker kaynağı!” (Şu sıra söz konusu şeker tartışmasına belki çare olabilir.)

Kırmızı ahşap karıncalı cin: Yüzde 42 alkol içeren karıncalı cin, kendiliğinden tonikli gibi. Karıncanın tadını “tatlı limon kabuğu” olarak nitelendiriyorlar. Bu içkiyle yapılan kokteyllere şimdilik sadece İngiltere ve Amerika’da rastlayabilirsiniz.



Hâlâ bu yemeklerden yiyemeyeceğinizi düşünüyorsanız Noma’nın şef aşçısı Rene Redzepi’ye kulak verin: “Dünyanın dört bir yanındakiler böcek yiyor. Eğer mantar seviyorsanız, hayal bile edemeyeceğiniz kadar kurtçuk yutuyorsunuz demektir. Bununla birlikte iştahla yediğimiz balı, arı kusarak yapıyor. Bu nedenle bir sonraki sefere sütünüze, çayınıza bal atarken biraz daha düşünün.” Bunca böceği yiyen aşçının halini düşünenler olacaktır, ziyadesiyle sağlıklı. Bu seyahati sırasında yalnızca bir kere gıda zehirlenmesi yaşamış, o da Sydney’de yediği hamburgerden!

PEPSİ VE NESTLE BAŞLADI! 
Böcekler çoktan yeme-içme sektörüne girdi. Ancak bu gelecekte dünyayı açlıktan kurtaracak mı kesin bir şey söyleyemeyiz. Araştırmacı Josh Evans, “Yenilebilir böceklerin endüstrileşmesiyle üretim verimsizleşebilir, çeşitlilik azalabilir. Dünyayı kurtaracağımızı sanırken ekosistemi yok edebiliriz” diyor. Forbes’un haberine göre bu konu çoktan otel lobilerinde konuşulmaya başlanmış. Hattta Pepsi ve Nestlé araştırma yapanlar arasındaymış.

ZARARLI MI FAYDALI MI?
Hollanda Wageningen Üniversitesi’nden entomolojist Prof. Dr. Marcel Dicke’ye göre:
Et hayvanı besiciliğinde ortaya çıkan ve çevre kirliliğinin en önemli faktörlerinden biri olan amonyak, böcek yetiştirildiğinde en aza iniyor.
Yenilebilen böceklerden insana geçecek hastalık yok.
10 kilo yem karşılığı elde edilecek sığır eti miktarı sadece 1 kilo, tavuk eti miktarı 3 kilo, böcek miktarı ise 9 kilo.
Protein açısından zengin, yağ değeri düşük. Kırmızı ve beyaz etteki protein oranından yüzde 75 daha fazla protein var. Yağ oranı sadece yüzde 2.2.
Kurt, çekirge, karınca, solucan gibi böceklerde A, B2, C vitaminleri, kalsiyum, fosfor, demir, magnezyum ve bol miktarda Omega 3 bulunuyor.

Böcek yiyebileceğiniz restoranlardan bazıları:
Nightjar – Londra
Aldento – Belçika
Anteater – Yeni Zelanda
BesteInsekten – Almanya
Oostzaan – Hollanda
Bybi – Danimarka
C-fu – Kanada
Insectes Comestibles – Fransa
EntoMood – İspanya
Dromedary - ABD

Dünyada mönüsüne böcek koyan ve böcek satan 245 restoran var.




          Çocuklar için bol proteinli lolipop

UN KURDUNUN KİLOSU 90 LİRA; TÜRKİYE'DE!
Türkiye’de böcek, yeme-içme sektöründe legal değil. Ancak satışı yapılıyor. Selami Gökgöl ile Ünsal Yüksel, 10 yıldır Antalya’da çekirge, un kurdu ve cırcır böceği üretiyor. Tanesi 40 kuruş ile 10 lira, un kurdunun kilosu 90 lira. Gökgöl, “Çekirgelerin protein deposu olduğunu öğrenen sporcular talep ediyor. Özellikle de vücut geliştirme sporcuları” diyor. Ayrıca Hollanda’daki böcek çiftliği Kreca’dan internet üzerinden sipariş verilebiliyor. Hepsini bütün olduğu gibi un haline getirip de satıyorlar. Un kurdu, çekirge ve cırcır böceği ununu 12 ile 50 Euro arasında satıyorlar. Bu unlar Avrupa’da gofret ve kek yapmak için kullanılıyor.

Editör: TE Bilisim