Kıbrıs'ta mülkiyet sorunu, son yıllarda artan tartışmalar ve mahkeme süreçleriyle birlikte yeniden gündeme geliyor. Kıbrıs Cumhuriyeti'nin güneyde kalan Türk mallarını yönetme biçimi ve bu mallara yönelik uygulamalar, özellikle Kıbrıslı Türkler arasında büyük tepkilere neden oluyor. Araştırmacı Yazar Mete Hatay, bu konuyu ele alarak güneydeki Türk mallarının mevcut durumunu detaylarıyla inceledi.
Geçici Türk Malları Vasiliği ve Malların Yönetimi
Kıbrıs Cumhuriyeti, 1990 yılında kurduğu Geçici Türk Malları Vasiliği aracılığıyla, 1974 Kıbrıs Harekâtı sonrası güneyde kalan yaklaşık 470 bin dönümlük Türk malının yönetimini devraldı. Bu Vasilik, söz konusu malların kiralanması, farklı şekillerde kullanılması ve geliştirilmesini amaçlıyor. Ancak, Vasilik kurulana kadar yaklaşık 10 bin ev veya iş yeri, bazen yasal olmayan yollardan Türk mallarının üzerine inşa edildi. Bu yapılar arasında 5,000 kadarı Rum göçmen evlerinden oluşuyor.
Kamulaştırma ve İstimlak Bedelleri
Kıbrıs Cumhuriyeti, güneydeki Türk mallarının bir kısmını kamulaştırarak üzerine çeşitli kamu yapıları ve tesisler inşa etti. 650 milyon euroyu bulan bu kamulaştırmalar sonucunda 22 bin dönümlük Türk malı üzerine yollar, barajlar, limanlar, havaalanları, elektrik santralleri ve diğer yapılar inşa edildi. Ancak, kamulaştırma bedelleri çoğunlukla kayıt üzerinde kalmış ve mal sahiplerine ödenmemiş durumda. Örneğin, Vasiliko Enerji Tesisi için geçtiğimiz yıllarda 850 dönüm Mari/Tatlısulu Türk malı istimlak edildi.
Türk Mallarının Kıbrıslı Rum Çiftçilere Kiralanması
Bugün, Kıbrıs Cumhuriyeti yönetimi altındaki 250 bin dönümlük tarımsal arazi, Vasilik tarafından Kıbrıslı Rum çiftçilere çok cüzi fiyatlarla kiralanmış durumda. Bu araziler üzerinde gelişmiş çiftlikler ve tarımsal tesisler bulunuyor. Bunun yanında, Türklere ait 7,500 iş yeri ve ev, güneydeki göçmenlerin kullanımına verilmiş durumda.
Kıbrıslı Türklerin Mallarına Erişim Engelleri
Kıbrıs hükümeti, çıkardığı bazı emirnameler ve yasalarla güneyde kalan mallarına ulaşmak veya tazminatını almak isteyen Kıbrıslı Türklere çeşitli engeller koymayı sürdürüyor. İlk başlarda malı için başvuru yapacaklardan Kıbrıs Cumhuriyeti kontrolündeki bölgede kalmaları şartı aranırken, daha sonra adayı 1974'ten önce terk eden Kıbrıslı Türklere mal iadesi yapılabileceği açıklandı. Ancak, bu süreç de mahkemeler ve bürokrasiyle oldukça zorlaştırıldı.
Yerel Hukuk Süreçleri ve AİHM Başvuruları
Mevcut durumda, Kıbrıs Cumhuriyeti'nde Kıbrıslı Türklerin açmış olduğu 150'ye yakın mülkiyet davası mahkemelerde devam ederken, 100 diğer dosya ise Vasiliğin önünde bekletiliyor. Kıbrıs hükümeti, yerel hukukun tüketilmesini önlemek için her aşamada yoğun bir mücadele veriyor. Yerel hukuku tüketerek Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne (AİHM) götürülebilen bir dava olup olmadığı ise henüz kesinleşmiş değil.
Dostane Çözümler ve Ödemeler
Öte yandan, yurt dışında yaşayan 20'ye yakın Kıbrıslı Türk ile "dostane" anlaşmalar yapılarak yaklaşık 20 milyon euroluk ödeme gerçekleştirildi. Ancak, ödenmemiş istimlak bedellerinin 600-650 milyon euro civarında olduğu iddia ediliyor. Şu ana kadar sadece üç mülk, "dostane çözümlerle" sahiplerine iade edilebilmiş durumda.