"DANIŞMA KURULU DEVREYE GİRMELİ"
“Meclis, kendi iç yapısında çözebileceği bu sorunu, Meclis tüzüğünün 20. maddesinde belirtilen ‘Danışma Kurulu’ aracılığıyla aşabilir,” diyen Aşçıoğulları, yargının müdahalesine gerek kalmadan krizle başa çıkılabileceğini ifade etti.
MECLİS İŞLEYİŞİNDE DANIŞMA KURULUNUN ROLÜNÜ HATIRLATTI
Meclis iç tüzüğünün 20. maddesinde yer alan Danışma Kurulu'nun, başkanlık krizini çözme konusunda en uygun ve etkili yol olduğuna değinen Aşçıoğulları, “Danışma Kurulu, Meclis Başkanlığı seçimi gibi durumlarda devreye girmeli. Bu kurul, halkı daha fazla mağdur etmeden işlevsel bir çözüm yolu sunabilir” şeklinde konuştu.
"KUVVETLER AYRILIĞINA SAYGI ESASTIR"
Aşçıoğulları, kuvvetler ayrılığı ilkesi çerçevesinde yasama, yürütme ve yargı güçlerinin kendi sınırlarını korumasının esas olduğunu belirtti. “Yasama, kendi anayasal görevlerini yerine getirirken yargının müdahalesine mahal vermemelidir. Her kuvvet, hukuk devleti ilkesine uygun davranarak kendi sınırlarına saygı göstermeli” dedi.
"KRİZİN BİR AN ÖNCE ÇÖZÜLMESİ ŞART"
Aşçıoğulları, meclisteki başkanlık krizinin uzun süre çözüme kavuşturulmamış olmasının toplumda büyük bir rahatsızlık yarattığını vurgulayarak, “Zaman kaybedilmeden Meclis içerisinde çözüm yolları aranmalı. Halkın yasama organından beklentisi, görevlerin aksamadan yerine getirilmesidir” diyerek sürecin hızlandırılması gerektiğine işaret etti.
MECLİSTE KRİZİN ÇÖZÜMÜ İÇİN İLK ADIM: “DANIŞMA KURULU”
“Bugün itibariyle, Meclis tüzüğünde yer alan Danışma Kurulu’nun işletilmesi en pratik çözüm yolu olarak gözüküyor. Bu kurulu devreye sokarak, yasama organının asli faaliyetlerine engel olunmadan bir çözüm yolu aranmalı,” diyen Aşçıoğulları, Meclisin kendi bünyesinde çözüm üretebilecek kapasitede olduğunu sözlerine ekledi.
VİDEO:
Loading...