Asgari Ücret Saptama Komisyonu toplandı

ÖZEL HABER | Asgari Ücret Saptama Komisyonu, 2023 yılının ikinci asgari ücretini belirlemek üzere bugün saat 12:15'te toplandı. Taraflar toplantı öncesi basına açıklamalarda bulundu. Hükümet tarafı adına ilk sözü alan Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Hasan Taçoy, asgari ücret toplantılarının sadece ücret belirlemek için değil, belirli bir çerçeve içinde tartışma mevzularını ele almak amacıyla yapıldığını ifade etti. Rakamı belirlerken daha önceki toplantıda konuşulduğu üzere, hayat pahalılığının hesaplanması ve asgari ücretin bu rakamın üzerine yuvarlanması gerektiğini hatırlatan Taçoy, toplantıda ayrıca çalışma yaşantısı içerinde yapılması gereken bazı düzenlemelerin de görüşüleceğini belirtti. "Fiyatlar arttıkça, ülke geliştikçe, gelirimiz arttıkça elbette ki ücretler de artacak" Daha sonra işveren tarafı adına sözü alan Kıbrıs Türk İşverenler Sendikası Başkan Yardımcısı Metin Arhun, "Fiyatlar arttıkça, ülke geliştikçe, gelirimiz arttıkça elbette ki ücretler de artacak" diyerek, alım gücünün korunması gerektiğini ve bunun göz ardı edilmemesi gereken bir kriter olduğunu ifade etti. Arhun, asgari ücreti artırırken temel hedeflerinin hem çalışanın gelir seviyesini dikkate alarak yaşanabilir bir ücret belirlemek, hem de işletmelerin faaliyetinin devamını ve istihdamın artması sağlamak olduğunu vurguladı. Bu hedefleri sağlamak için belirli kriterleri takip edeceklerini dile getiren Arhun, Türkiye'nin asgari ücrete sağladığı devlet desteğine de değinerek "Bizde de devletin böyle bir desteğinin olup olmayacağını sorgulayacağız" dedi. Söz verildiği ve üzerinden 6 ay geçmiş olmasına rağmen hala Sosyal Sigorta desteğinin verilmediğini hatırlatan Arhun, bununla ilgili de hükümete soruları olduğunu ifade etti. Arhun, hükümetin vereceği destekle birlikte, işletmelerin ayakta kalmasının da en az asgari ücret kadar önemli olduğunu belirtti. "Kimse kusura bakmasın, asgari ücretli dilenci değildir!" Arhun'un konuşmasının ardından, işçi tarafını temsilen sözü alan Hür-İş Genel Başkanı Ahmet Serdaroğlu, asgari ücreti hayat pahalılığı üzerinden belirleme arzularının olduğunu hatırlattı. Serdaroğlu, rakamda uzlaşı çıkabilmesi için şartlar ve koşulların, hem hükümet hem de işçi ve işveren tarafı adına eşdeğer olması gerektiğini dile getirdi. Hayat pahalılığı üzerinden rakam konuşulabileceğini ama hayat pahalılığı oranının tek başına asgari ücreti belirlemeye yetmediğini ifade eden Serdaroğlu, refah payının da konuşulması gerektiğini belirtti. Artan döviz karşısında işletmelerin fiyatlarında artışa giderek zam yaptıklarını ve kendilerini korumaya aldıklarını fakat asgari ücretlinin maaşının artmadığını, zamlı fiyatları ödemek zorunda kaldıklarını ifade eden Serdaroğlu "Kimse kusura bakmasın, asgari ücretli dilenci değildir" dedi. Türkiye'de hayat pahalılığı oranı %15 olarak açıklanırken, asgari ücrete %34 artış yapıldığını hatırlatan Serdaroğlu, ülkemizde hayat pahalılığı oranının %19.64 olduğunu ve bizim ülkemizde de önümüzdeki süreçte çalışanı korumak adına benzer bir oranda artış yapılması gerektiğini belirtti. Sağlık ve eğitimdeki sorunlara da değinen Serdaroğlu, refah payının olmazsa olmazları olduğunu vurguladı. Serdaroğlu, "Bu masada lütfen asgari bir vicdan" diyerek, hayat pahalılığı oranının bir maaş artışı olmadığını tekrarladı. “HP’nin içerisinde refah payı da mevcuttur” Yeniden söz alan Çalışma ve Sosyal Güvenlik Hasan Taçoy ise, HP’nin içerisinde refah payının da mevcut olduğunu kaydetti. Sigorta yatırımı yapılan 130 bin kişinin 55 bininin yatırımının asgari ücret üzerinden yapıldığı bilgisini aktaran Taçoy, Komisyonun asgari ücreti belirlemenin dışında çalışma hayatı içindeki başka unsurları da toparlaması gerektiğini yineledi. Tarafların talebi olan teşvik primi konusunun Bakanlar Kurulu’nun gündeminde olduğunu ve büyük ihtimalle ilk toplantıda geçeceğini belirten Taçoy, sektörlerin zora girmeden devamını istediklerini kaydetti.