Bir yazılımcı 2025'te maksimum tatil yapabilmek için izin alınması gereken günleri hesapladı Bir yazılımcı 2025'te maksimum tatil yapabilmek için izin alınması gereken günleri hesapladı
Gulf Stream” olarak bilinen Atlantik Meridyonel Devir Dolaşımı’nın (AMOC) küresel iklim değişikliği nedeniyle çökebileceği açıklandı. Peki bu olasılık gerçekleşirse dünyayı nasıl bir değişim bekliyor? Dünya’nın iklim dengesini sağlayan “Gulf Stream” sıcak su akıntısının küresel iklim değişikliği nedeniyle çökebileceğine yönelik araştırma, endişe yarattı. Uzmanlar, küresel sıcaklık ortalamasında 4.5 derecelik bir artış yaşanması halinde sistemin çökeceğine dikkat çekerek, bazı bölgelerde aşırı sıcaklıklar bazı bölgelerde ise buzul çağının yaşanabileceğini, aşırı kuraklığa bağlı tarımsal üretimin büyük darbe alacağını belirtiyor. Yeni bir araştırma, Avrupa’nın kuzeyindeki iklimi yumuşatarak yaşanabilir kılan Gulf Stream sıcak su akıntısının iklim değişikliği nedeniyle 2025’ten itibaren “her an” çökebileceğini ortaya koydu. ÇOK GÜÇLÜ İHTİMAL “Nature Communications” dergisinde yayımlanan araştırma kapsamında Danimarka’daki Kopenhag Üniversitesi’nden bilim insanları, son 150 yılın okyanus sıcaklık verilerini yenilikçi istatistiksel araçlarla birleştirdi. Bunun sonucunda,mevcut sera gazı emisyonları devam ederse, Gulf Stream’in çökme olasılığının bu yüzyılın sonuna kadar “yüzde 95” olduğu tespit edildi. Uzmanlar, iklim değişikliğiyle mücadele için önemli bir adım atılmazsa büyük olasılıkla çöküşün 2057’de gerçekleşeceğini, ancak çöküşün iki yıl kadar erken bir tarihte meydana gelme ihtimalinin olduğunu da belirtti. Resmi olarak Atlantik Meridyonel Devir Dolaşımı (AMOC) olarak bilinen akıntı sisteminin, Meksika Körfezi’nden İngiltere’ye ılık su getiren itici güç olduğunu ve Batı Avrupa’da ılıman kışlardan sorumlu olduğunu belirten uzmanlar, bu sistemin çökmesinin dünyada yeni bir “buz devrini” başlatabileceğini söyledi. "ENDİŞELENMELİYİZ" Bilim insanlarına göre, sistemin çökmesi durumunda, Afrika, Karayipler ile Kolombiya, Peru ve Bolivya gibi Güney Amerika ülkelerinin çoğu aşırı sıcaklıklara maruz kalırken, Avrupa ise “donacak”. Çalışmayı yürüten ekipten Prof. Peter Ditlevsen, “Bence çok endişelenmeliyiz. Bu çok, çok büyük bir değişiklik olur. AMOC 12 bin yıldır hiç çökmedi” dedi. "TARIM ÜRÜNLERİ ORTADAN KALKACAK" Çalışmayı Milliyet’e yorumlayan CNN TÜRK Meteoroloji Danışmanı Prof. Dr. Orhan Şen, “Eğer küresel ısınma sonucunda Gulf Stream sıcak su akıntısı daha önce ortadan kalkarsa, böyle bir durumda İngiltere’nin olduğu bölgede çok aşırı bir soğuma meydana gelir. Bu aşırı soğuma bölgedeki tarımsal ürünler üzerinde çok etkili olacak. Bazı ürünlerin yetişmesi mümkün olmaz. Bu ne zaman olur; bu şekilde sıcaklıklar artmaya devam ederse, 2 yüzyılın sonunda sıcaklık artışı 4.5 - 5 dereceye çıkarsa bu gerçekleşebilir. Ama şu an uzak ihtimal. Tabii son 150 yılda sıcaklık ortalaması 1.5 derece arttı. Önümüzdeki 100 yılda nasıl bir artış olur belli değil. Çünkü, dünya nüfusu hızla artmaya devam ediyor” dedi. "9 TANE DEVRİLME NOKTASI VAR" İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Orman Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Doğanay Tolunay: Dünya genelinde iklim değişikliğine bağlı olarak 9 tane devrilme noktası olarak adlandırılan olay var. Bunlardan biri de,Gulf Stream sıcak su akıntısının durması olasılığı. Bu akıntının durması halinde, Avrupa’nın batı kıyılarında nemli iklimin ortadan kaybolma olasılığı var. ODTÜ Deniz Bilimleri Enstitüsü Öğretim Üyesi, Okyanus Bilimci Prof. Dr. Barış Salihoğlu şunları söyledi: “İklim değişikliğiyle hem kutuplardaki batan suyun ortadan kalkması ve azalması hem de okyanuslardaki aşırı tabakalaşma, Gulf Stream’in giderek zayıflamasına yol açıyordu. Biz bunu gözlemliyorduk. Bundan sonra da giderek bunun ortadan kalkacağı öngörülüyor. Bu bütün hava durumunu ve iklimi değiştirecek bir olgu. Gerçekleşmesi halinde iklim olayları ve yağışlar değişir. Bazı bölgeler daha çok yağış alırken bazı bölgeler ise artık daha kurak hale gelir. Çalışma bunun daha hızlı olacağını öngörüyor. Hızlı olmasının nedeni de tamamen insan faktörü. Atmosferdeki sıcaklıklardaki artış beklenenin ötesinde hızlanmış durumda. Beklenin ötesinde hızlandığı için okyanuslardaki fiziksel değişimi de çok hızlandırdı.” "HEM DAHA KURAK HEM DAHA SOĞUK" Boğaziçi Üniversitesi İklim Değişikliği ve Politikaları Uygulama ve Araştırmaları Merkezi Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Murat Türkeş, Gulf Stream akıntısına ilişkin çalışmayı şöyle değerlendirdi: Kara ve deniz yüzeyi sıcaklarının artması okyanuslarda çok ciddi bir enerji birikimine neden oluyor. Bu da, buzulların ve buz kalkanlarının erimesine ve Kuzey Atlantik akıntı sisteminin değişmesine yol açabiliyor. Okyanus akıntı dolaşımı değiştiğinde uzun süreli iklim değişiklikleri ortaya çıkar. Bazı çalışmalar şimdiden Atlantik dolaşımının zayıfladığını gösteriyor. Bazı çalışmalar da buzul erimesinin okyanus yüzeyinde soğuk su akıntısı yaratabileceğini söylüyor. Bu durumun Atlantik’teki su dolaşımını zayıflatması, daha soğuk ve daha kurak koşulların oluşmasına yol açabilir. HOLLYWOOD FİLMİNE KONU OLMUŞTU AMOC, 115 bin ila 12 bin yıl önce meydana gelen buzul çağları döngüsünde tekrar tekrar çökerek yeniden başlamıştı. Bazı uzmanlar ise sistemin ne zaman çökeceği konusunda şüphelerinin bulunduğunu, derin analizlerin yapılması gerektiğini ifade ettiler. Küresel ısınmanın bir sonucu olarak okyanus akıntılarının durmasının etkisiyle yeni bir buz devrinin tetiklenmesi, 2004 yapımı Hollywood filmi “Yarından Sonra”ya konu olmuştu. Bilim insanları, Gulf Stream çökerse, Batı Avrupa’ya çok daha az ısı ulaşacağını ve bölgenin “Yarından Sonra” filminde tasvir edilen türden “çok şiddetli kışlara” sürükleneceğini öngörüyor. Başka bir çöküş durumunda, Avrupa’da sadece kışlar çok daha soğuk olmayacak, aynı zamanda yaz kuraklıkları, fırtınalar ve sıcak hava dalgaları da muhtemelen daha yaygın hale gelecek. "DENİZ SEVİYELERİ YÜKSELEBİLİR" ABD’nin doğu kıyılarını çevreleyen Kuzey Atlantik Havzası çevresinde deniz seviyeleri yaklaşık 50 santimetre yükselebilir. Bu durumdan en fazla ABD’nin Florida eyaleti etkilenecek. Sistemin çöküşünün ayrıca Afrika’daki Sahel bölgesinde kuraklığı artırması öngörülüyor.