Ülkemizdeki muhalif gazetecileri ve yayın organlarını, hukuk yoluyla sindirme, susturma ve baskılama çalışmaları, Elçilik güdümlü ve bulunduğu makamı Ankara’ya borçlu olan Ersin Tatar’ın girişimleriyle hız kazanarak devam ediyor. Bunun son örneği bugün Basın-Sen Başkanı Ali Kişmir’e yapılmıştır. Kişmir’e 1 buçuk sene önce yazdığı bir yazıda Güvenlik Kuvvetleri Komutanlığı’nın manevi şahsiyetini tahkir ve tezyif ettiği iddiasıyla, 10 yıla kadar hapislik cezası öngörülen ‘Askeri Suç ve Cezalar Yasası‘nın 26. Maddesi’ tahtında polis tarafından dava okunmuştur. Biliyoruz ki; medyanın büyük bölümünü hem Türkiye’de hem de ülkemizde elinde tutan siyasi güç odakları, bir avuç muhalif gazete ve gazetecinin de sesini kısmak ve kalemini kırmak için uzun zaman önce harekete geçmiştir. Bizlerin varlığına karşı büyük bir nefret duyanları üzecek olsa da net bir şekilde belirtmek isteriz; Bu ülkenin özgür ve bağımsız basın yayın organları ve gazetecileri SUSMAYACAK, KALEMLERİNİ KIRMAYACAK ve BASKILARA ASLA BOYUN EĞMEYECEKTİR! Özelde, 28 Şubat Pazartesi günü saat 09.00’da teminata bağlanmak talebiyle mahkeme huzuruna çıkarılacak olan Basın-Sen Başkanı Ali Kişmir’e, genelde ise basın ve ifade özgürlüğüne sahip çıkmak için tüm basın emekçilerimizle mahkeme önünde buluşuyoruz. ÖNEMLİ HATIRLATMA; K.K.T.C ANAYASASI Madde 24/2 “Herkes düşünce ve kanaatlerini, söz, yazı, resim veya başka yollarla tek başına veya toplu olarak açıklama ve yayma hakkına sahiptir. Bu hak, herhangi bir resmi makamın müdahalesi ve devlet sınırları söz konusu olmaksızın, kanaatini anlatma, haber ve fikir alma ve verme özgürlüklerini kapsar” Basın-sen Yönetim Kurulu