Baybora, sendikanın 1968 yılında öğretmen hareketinin öncülüğünde kurulduğunu ve o günden bu yana toplumun ilerici yüzü olarak mücadele ettiğini belirtti. Öğretmenlerin toplumun ayrılmaz bir parçası olduğuna dikkat çeken Baybora, 57 yıldır bu bilinçle mücadele ettiklerini vurguladı.
Son yıllarda, özellikle 2000'li yılların başından itibaren AK Parti hükümeti döneminde, Kıbrıs Türk toplumunun kimliği, kültürü ve sosyal yapısının eğitim yoluyla dönüştürülmesine karşı kararlı bir duruş sergilediklerini ifade eden Baybora, "Eğitim dünyayı değiştirmek için en güçlü silahtır" diyerek eğitim aracılığıyla toplumun dönüşümünü engellemeye devam edeceklerini belirtti.
Kıbrıs sorununun çözülmediği sürece halkın yönetim olmaya devam edeceğini belirten Baybora, toplumun siyasal, ekonomik, sosyal ve kültürel anlamda yozlaşmaya devam ettiğini ve bu yozlaşmanın ancak örgütlü mücadele ve toplumsal muhalefetle tersine çevrilebileceğini söyledi. Ayrıca, eğitimde yaşanan sorunların başında konteyner sınıflar, okulların bütçesizliği, kalabalık sınıflar ve Türkçe bilmeyen yabancı öğrenciler gibi sıkıntıların bulunduğunu ifade etti.
Baybora, siyasi liderliğin ve siyasi iradenin önemine vurgu yaparak, bu sorunların ancak güçlü bir siyasi irade ve örgütlü bir toplumla çözülebileceğini söyledi. Ayrıca, Kıbrıs sorununa dair yapılacak gayri resmi beşli konferansa yönelik temkinli bir iyimserlik belirterek, çözüm sürecinin başarısız olmasının toplumu daha da zor bir duruma sokacağına dikkat çekti. Baybora, Kıbrıs Türk toplumunun geleceği için birlikte hareket etmenin zamanının geldiğini belirtti.
