Avrupa Birliği (AB) Tıbbi Mikrobiyoloji Laboratuvarı Başkanı Prof. Dr. Herman Goossens, koronavirüsün Omicron varyantının yeni bir pandemiye yol açabileceğini söyledi. Güney Afrika ve İngiltere'den "rahatsız edici" bilgiler aldığını belirten Goossens, yeni varyant nedeniyle çok endişeli olduğunu vurguladı. Goossens, Belçika'da Flaman kamu yayıncısı VRT'de yaptığı açıklamada, "Omicron ile bu pandeminin yeni bir aşamasına girdik, aslında bu neredeyse yeni bir pandemi" diye konuştu. Belçikalı profesöre göre, Omicron ile ortaya çıkan durum, geçen yıla göre daha kafa karıştırıcı ve belirsiz. Geçen yıl, belirli önlemler sonucu salgının üstesinden gelinebileceğinin bilindiğine işaret eden Goossens, "Şimdi yeni varyantın çok şey yapabileceğini görüyoruz. Bu, durumu daha da zorlaştırıyor" dedi. Prof. Dr. Goossens, Omicron varyantının riskini, bulaşıcılık, ölüm oranı ve bağışıklık olarak 3 başlıkta değerlendi. Goossens'a göre Omicron, bugüne kadar görülen diğer koronavirüs varyantlarından daha bulaşıcı. Omicron varyantı ile ölüm oranlarının çok da yüksek olmayacağı yönünde raporlar okuduğunu söyleyen Goossens, bu görüşe katılmadığını belirterek şöyle dedi: "Bu konuda çekincelerim var. Yüzde 50 daha bulaşıcı olan bir varyant, yüzde 50 daha ölümcül olan bir varyanttan daha tehlikelidir. Çünkü kesin rakamlarda, bunun daha büyük bir etkisi var. Bu tartışmayı 2020'nin başında da 'Korona bulaşıcılığı yüksek ama ölüm oranı düşük' dediğimizde yapmıştık. Bu göreceli sayılarda doğru olabilir, ancak mutlak sayılarda değil." Yeni varyantın, mevcut aşılar ve bağışıklık karşısında ne ölçüde dayanıklılık göstereceğinin henüz bilinmediğini vurgulayan Goossens, "Bu konuda Güney Afrika ve İngiltere'den rahatsız edici bilgiler alıyorum ve çok endişeliyim" diye konuştu. Covid önlemlerine karşı halk desteğinin de azaldığına işaret eden AB yetkilisi, bu yüzden durumun 1 yıl öncesine göre daha zor olduğunu dile getirdi. Goossens, Omicron varyantı ile ilgili olarak 2 hafta içinde daha fazla bilgi elde edebileceklerini de vurguladı. Belçikalı profesör, aşılamanın esas olarak yetişkinleri korumak için yapıldığına işaret ederek, virüsten pek etkilenmeyen 5-12 yaş arasındaki çocukların aşılanmasına çok da sıcak bakmadığını söyledi.