Kuzey Kıbrıs Kaplumbağaları Koruma Derneği ile çektikleri videoda kaplumbağaların denize ulaştıktan sonra da mücadelesinin bitmediğini anlatan Beycanlı, çevresel faktörler ve doğal avcılar hakkında bilgi verdi: "Denizanaları, yengeçler gibi tehlikeler kaplumbağaları bekliyor. Çoğu insan bu canlıların narinliğini bilmiyor ve onlara zarar verebilecek her şey tehlikedir." Bu canlıların, hayatta kalma mücadelesinde yalnız olmadığını ve doğanın hassas dengesini korumak için gece gündüz çalışan gönüllülerin çabalarının büyük önem taşıdığını vurguladı.
"SORUMSUZ TURİZM FAALİYETLERİ CANLARI TEHLİKEYE ATIYOR"
Ancak Beycanlı, bu çabaların yanı sıra kaplumbağaların yaşam alanlarının insan faaliyetleri tarafından tehdit edildiğine de dikkat çekti. Kıbrıs’ın sahil şeritlerinde artan turizm faaliyetleri, plansız yapılaşma ve çevre kirliliğinin bu hassas ekosistemi tehdit ettiğini belirtti. "Son zamanlarda Kıbrıs sahilleri, sorumsuz turizm faaliyetleri ve çevre kirliliği nedeniyle tehdit altında," diyen Beycanlı, deniz kaplumbağalarının korunması için bilinçli hareket edilmesi gerektiğini vurguladı.
HERKESİN SORUMLULUĞU VAR
Kıbrıs’ın deniz kaplumbağalarının neslinin devam etmesi için oluşturulan koruma alanlarına dikkat çeken Beycanlı, "Alagadi gibi koruma alanlarına sahip çıkmak hepimizin sorumluluğudur," diyerek herkesin bu konuda duyarlı olması gerektiğinin altını çizdi. Doğanın yalnızca bir yaşam alanı sunmadığını, aynı zamanda insanlara bir sorumluluk da yüklediğini belirten Beycanlı, "Ne de olsa adada yaşayan tek Kıbrıslılar biz değiliz, onlar da var," diyerek doğaya ve canlılarına saygı duymanın önemini bir kez daha hatırlattı.
