Boyav: Bütün karakterler evladım gibi ama Kara abileri!

Kurtlar Vadisi dizisinin Kara'sı ,Payitaht' Abdülhamid dizisinin 'Mahmut Paşa'sı, Teşkilat dizisinin Tövbekar'ı usta oyuncu Hakan Boyav, Kıbrıs Gerçek'te Taha Can Gürlek'in konuğu oldu. Pandemi ve bulunduğu sektöre ilişkin değerlendirmelerde bulunan Boyav, Teşkilat'ın Kıbrıs'ta bir bölüm çekmesini çok istediğini ve bu vesile ile Kıbrıs'ı bir kez daha görebilme şansı yakalayacağını ifade ederek, sık sık Ankaragücü taraftarlığını dile getirdi. Ayrıca, Kıbrıs ile kimyasının uyuştuğunu da belirten Boyav, "Kıbrıs adeta bir mıknatıs gibi çekti" beni dedi. "BÜTÜN KARAKTERLER EVLADIM GİBİ AMA KARA ABİLERİ" "Pek çok dizide oynadım. Yaklaşık 30 senedir bu sektördeyim, hatta 30 seneyi geçti. 33 senedir kamera önündeyim ve benim için bütün karakterler evladım gibi çünkü hepsine meydana getirirken kendinizden bir şeyler katıyorsunuz. Bu her oyuncu için geçerli ve evladınız gibi oluyor. Bu soruyu bana sorduklarında bütün karakterler evladım gibi ama Kara abileri." "İYİ BİR DİZİDE EN KARLI HER ZAMAN SEYİRCİ ÇIKAR" "Bu bir ekip işidir, senaristler yazar biz onu alırız ve elimizden geldiğince partlatmaya, düzgün ve güzel oynamaya çalışırız. Bir süre sonrada biz oynadıkça senaristler yazar, senaristler yazdıkça biz oynarız, biz oynadıkça da yönetmen çeker. İyi bir dizi de en karlı her zaman seyirci çıkar." "ÖMÜR BİTTİ, ROL BİTMEDİ" "Hep değişik roller oynadım, çok nadirdir birbirine yakın roller oynadığım. Biraz Kara ile şimdiki teşkilatta oynadığım Tövbekar birbirine yakın ama rolde yakın. Onun dışında her bir rolü çok farklı oynamaya özen gösterdim. Barda'dan itibaren oynadığım rollere bakarsanız hırsız var, berber var. Bir sürü karakter geldi geçti. Ömür bitti rol bitmedi ama her bir karakteri elime yüzüme bulaştırmadan oynamaya çok özen gösterdim çünkü oyunculuk aslında böyle bir şey. Aslında oyunculuk değişik değişik karakterlere inandırıcı bir şekilde oynayabilme sanatı. Senaristler ve yönetmen size doğruyu verir, doğruyu onlar belirler ama bu doğrunun içinde kalarak, ilginç oynamak oyuncunun elindedir. Senarist bir karakter yazar, yönetmek karakteri alır, ikisi de bir doğru bir kalıp koyar ama o doğruyu olabildiğince doğrunun içinde kalarak, doğrudan şaşmadan oynamak iyi bir oyuncunun görevidir. Bugüne kadar aldığımız rolleri elimize yüzümüze bulaştırmadık. Aldığımız karakterlerden de hep doğru işer çıkardık ve seyircide bunu bize hep iletti. Dilerim de Teşkilat dizisindeki Tövbekar karakterini de elimize yüzümüze bulaştırmadan seyircilerimizin karşısında olabiliriz. "BEN İNANIYORUM, GÜZEL TESADÜFLER OLUYOR" "Teşkilat dizisinde Tövbekar "Tesadüflere inansaydık hayatta kalmazdık dimi?" Ama Hakan'a sorarsanız bunu, ben inanıyorum. Güzel tesadüfler oluyor yani. Taha biz senle tanışmıyoruz ama senin de Ankaragüçlü olman, benimde Ankaragüçlü olmam bu bir tesadüf işte. Aslında her şey birbirine bağlantılı ama planlı gitmeyen işler tesadüftür." "KIBRIS MIKNATIS GİBİ ÇEKTİ BENİ" "Kıbrıs'ta Teşkilat dizisinin çekilmesini isterim. Biz oyuncular olarak çok fazla şehir geziyoruz, hemen hemen her diziyi başka şehirlerde çekiyoruz. Benim de Kıbrıs'ta arkadaşlarım var, 3-5 gün kaldım ama bir yere gittiğinizde kanınız kaynar, hani sizi çeker ya Kıbrıs'ta da bana öyle oldu, elektriği çok tuttu beni. Kimyası çok tuttu ve Kıbrıs mıknatıs gibi çekti beni. Keşke Teşkilat dizisinin Kıbrıs'ta bir çekimi olsa da bizde o vesile ile görebilsek bir kez daha Kıbrıs'ı." "AVRUPA MAÇI DEĞİLDİ, LİG MAÇIYDI O" "20 dakikalık oyunu Ankaragücü'nün Avrupa maçına yetişmek için 5 dakikada oynayan ünlü sanatçımız diye bana ekşi sözlükte giydirilmiş. Orada yanlış var, onu düzeltelim 20 dakikalık oyunu ben 5 dakikada Ankaragücü'nün Avrupa maçına gitmek için yapmadım, lig maçıydı o. O zaman gençtik, Ankaragücü'de o zamanlar kafaya oynuyordu, o gün biraz hızlı oynadım. Ne diyelim Allah affetsin. UEFA maçı olsa zaten o gün tiyatrodan kaçardım öyle bir hata var orada onu düzeltmiş olayım." "BENİM ŞEHRİM BENİM TAKIMIM, SEN YOKSAN SENİN ŞEHRİNİN TAKIMI BİR KİŞİ EKSİK" "Benim şehrim benim takımım ben buna çok inanırım. 4 yaşında Ankaragüçlü oldum, abiler zehirledi bizi, Ankaragüçlü oldum. İnsan iki günde bir takım mı değiştirir? Artık Ankaragüçlü olduk. Sen yoksan senin şehrinin takımı bir kişi eksik, niye Beşiktaş, Galatasaray, Fenerbahçe değil de Ankaragücü, çünkü onlar uzakta. Biz Ankaralıyız, bu şehirde bizim anılarımız var. Bu bizim şehrimiz. Kendi şehrimizin takımını tutmayacağız da, uzaktaki takımı tutacağız. Bu durum Türkiye'de yayılıyor ve herkes bulunduğu şehrin takımını tutmaya, sahiplenmeye başladı. İstanbul'daki takımlar tutulmaz mı? Tutulur. Ama o zaman senin kentinin takımı bir kişi eksik kalıyor. Yapmayalım bunu." "HAYATIMIZ ETKİLENDİ" "Pandemi kuralları gereği tiyatrolar kapandı, salonlar kapalı olduğu için tiyatro ile uğraşan arkadaşlar çok olumsuz etkilendi. Sinema sektörü de seyirci gelemediği için de etkilendi. Televizyon sektörü bunun dışında biraz, insanlar eve kapanınca televizyon daha çok tutar oldu. Dolayısı ile televizyon sektörü bundan çok etkilenmedi. Setlerde çok sıkı denetim ve testler olmasına rağmen yine de yer yer pozitif çıktı, zorluklar yaşandı ama diziler çekilmeye devam etti. Tiyatro ve sinema pek çok sektör gibi çok olumsuz etkilendi. Hayatımız etkilendi." "KIBRIS'TA ÇOK TİTİZ DAVRANILDI" "Kıbrıs'ta çok titiz davranıldı bu konuda, aşıya çok dikkat edildi. Sağlık meselesine çok dikkat edildi. Kıbrıs bu virüs meselesinden ada olduğu için olabildiğince az hasarla ayrıldı. Bu da hem idarecilerin, hem de Kıbrıs'ta yaşayan insanların titizliği ile daha hafif atlattı Kıbrıs, tabii bu benim dışardan görebildiğim kadarıyla gözlemim." Son olarak oyunculuğa hevesli gençlere Boyav şöyle seslendi; "Sokakta gördükleri yerlerde çevirsinler beni ve benim gibi oyuncuları. Biz sanat konuşmaktan, sanata katkı koymaktan büyük zevk alıyoruz. Gençlere de bu yolda yardımcı olabilmeyi çok isterim. Bir gün Kıbrıs'a gelirsem, oyunculuğa hevesli arkadaşlar ziyaretime gelsinler, onlara yardımcı olmaktan mutluluk duyarım. Bakarsınız Kıbrıs'a da bir tiyatro açma şansımız olur"