Demokrat Parti Genel Başkanı ve Başkan Adayı Fikri Ataoğlu, partisinin 12. Olağan Kurultayında konuştu
Tekrar hoşgeldiniz, şeref verdiniz...
Davetimizi kırmayıp aramızda bulunan, demokrasi şölenimize ortak olan, gerek ülkemizden, gerekse Anavatan Türkiye ve yurtışından gelen misafir siyasi parti temsilcilerini de partim adına selamlıyorum.
Demokrasiye, insan hak ve özgürlüklerine, bağımsızlığa ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ne, Demokrat Parti’ye gönül veren, inanan değerli yol arkadaşlarım;
1992 yılında, ülke demokrasisinin yeniden tesisi için, kocaman yürekli 9 siyasetçinin başlattığı demokrasi hareketi, bugün 30’uncu yılında...
30 yıl önce yanan bu ateş; ülkemizin geleceğini aydınlatan, geçmişi geleceğe taşıyan ve Kıbrıs Türkü’nün bu topraklarda özgürce daha güzel, daha refah günlere ulaşmasını sağlayan, her bir Demokrat Partili’nin, her bir vatan ve millet aşığının yüreğinde yanan, Demokrat Parti ateşine dönüşmüştür.
İşte 30 yıldır yanan bu meşaleye kıvılcım olan, Mustafa Adaoğlu, Taşkent Atasayan, Serdar Denktaş, Süha Türköz, Aytaç Beşeşler, Hakkı Atun, Nazif Borman, Erkan Emekçi ve Atay Ahmet Raşit’e huzurlarınızda şükranlarımı sunuyorum...
Elbette ki, her şey her zaman istediğimiz gibi gitmedi.
Zaman zaman zor durumlarla karşılaştık.
Ama hiç yılmadık, hiç vazgeçmedik.
Biz, mevzubahis vatansa, sözkonusu Kıbrıs Türkü’nün geleceği ise gün gelir kan kusarız ama kızılcık şerbeti içtik demesini biliriz.
Hiç bir zaman sorumluluktan kaçmadık ve kaçmayız! Kuruluş amacımız olan demokratik teamüllere ve devletimize olan bağlılığımıza, mücadelemize halkımızın bizlere verdiği güçle devam ediyoruz.
Hep hedefimiz, daha müreffeh, daha çağdaş ve daha insanca bir yaşamı, bu topraklarda mücadelesini canıyla, alın teriyle veren ve vermeye devam eden Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti halkına kazandırmak olmuştur.
Demokrat Parti, bütün olumsuz düşüncelere rağmen, her zaman kilitlendiği hedefine, emin adımlarla, cesaretle ve inançla yürümesini bildi.
Bu yolda bizlere cesaret veren, güç veren ise her zaman 92 ruhu ile yüreği vatan sevgisi, Cumhuriyet aşkı ile dolu siz değerli Demokrat Partililer olmuştur.
Sevgili kardeşlerim,
İçinde bulunduğumuz ekonomik ve siyasi konjonktür, Demokrat Parti’nin hükümette yer almasını kaçınılmaz kılmıştır.
Demokrat Parti, her zaman, ülkede yaşanan siyasal istikrarsızlığın ve siyasetin ayak oyunlarının bertaraf edilmesinde, ülke dinamiklerinin kişisel değil, toplumsal çıkarımlara dönüştürülmesinde büyük bir siyasi güç olmuştur. Demokrat Parti, bu misyonunu ve sorumluluğunu bu hükümette de yerine getiriyor. Bundan kimsenin şüphesi olmasın.
Yıllardan beridir süregelen ve adeta “alışılmış çaresizlik” gibi dar kalıplarla ifade edilen konulara, halkımızdan aldığımız güç çerçevesinde kararlılıkla eğiliyoruz, üstesinden gelmek için mücadele etmeye devam ediyoruz.
Bu mücadelemiz sadece hükümette olmadı. Gerektiğinde makamlarımızı bir tarafa bırakarak, halkımız için, bu ülkenin demokrasisi için bu ülkenin geleceği için mücadelemizi muhalefette de verdik,vermeye de hazırız.
Çünkü biz Türkiye Cumhuriyeti’nin Kurucusu Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün, KKTC’nin Kurucusu Rauf Raif Denktaş’ın, Toplum Liderimiz Dr. Fazıl Küçük’ün izinden giden bir neslin evlatlarıyız.
Ben Fikri Ataoğlu...
Çok zor dönemlerden, kritik süreçlerden geçerek,bu günlere gelen birisiyim. Tek bir noktada asla taviz vermedim. O da, her zaman için önce kendime, sonra değerli eşime, aileme Partililerime ve Kıbrıs Türk halkına; asla yalan söylemedim, her zaman dürüst olmayı seçtim.
Samimi olduğum için, her zaman iyi niyetli ve özellikle hoşgörülü olduğum için zaman zaman eleştirildim.
Danışmanlarımın bana yönelttiği telkinlerin en başında, “Başkan çok iyi niyetlisin” oldu.
Evet ben iyi niyetli, hoşgörülü, demokratik bir yapıya sahibim. Ancak söz konusu toplumsal menfaat olursa, hoşgörülü olmam, iyi niyetli yaklaşmam.
Asla kişisel çıkarlarımı, kişisel menfaatlerimi toplumsal menfaatlerin üzerinde tutmadım tutmam. Siyasette olsam da olmasam da buna asla müsade etmedim, etmem...ETMEYECEĞİM....
Değerli kardeşlerim,
Yaklaşık 3 yıldan beridir, Demokrat Parti Genel Başkanlığı görevini gururla ama bir o kadar da büyük bir sorumlulukla yürütüyorum.
Ülkenin var olan siyasi istikrarsızlığı ve buna bağlı olarak yapısal sorunlara ek olarak bir de insanlığın yüz yılda bir karşılaştığı, pandemi sorunu ile karşı karşıya kaldık.
Pandeminin, yıllardan beridir devam eden ülke sorunlarını daha da görünür, daha da hissettirir hale getirdiği bir gerçek.
Pandemi sürecinde, insan sağlığını ön planda tutarak, ekonomiyi ayakta tutabilmek, bizim gibi dar bütçeli ekonomiler açısından çok da kolay olmadı.
Bu ortamda, özellikle ülkemiz ekonomisinin lokomotifi turizm sektörünü en az zararla atlatmak için mücadele verdik.
Hala pandemi ile Dünya’nın savaşı devam etmesine rağmen, yavaş yavaş ülkemiz normalleşme sürecine girmiş, ekonominin çarkları hızla dönmeye başlamıştır.
Bu noktada Anavatan Türkiye Cumhuriyeti’nin katkıları yadsınamaz düzeydedir. Her kötü anımızda, varolduğumuz günden beri yanımızda olan Anavatanımız ile her zorluğu aşacak güce ve inanca sahibiz.
Doğu Akdenizde Türklüğün varlığının teminatı olan bizler haklarımızı ve çıkarlarımızı yine Anavatanımız ile sonuna kadar savunmaya devam edeceğiz.
Değerli yol arkadaşlarım...
Bugün geldiğimiz 12’nci kurultayımız sonrasında, Partimizi ayakta tutan ve ülke sorunları için mücadele etme gücünü bizlere veren birlik ve beraberliğimizden kopmadan, partimizi daha da güçlü bir biçimde önümüzdeki seçimlere hazırlamak zorundayız.
Siyasi hayatım boyunca asla kaosa oynamadım, bölen ve ayrıştıran değil, birleştiren ve kucaklayan oldum. Bundan sonra da böyle davranmaya devam edeceğim.
Zaman zaman Demokrat partinin temel taşlarını yerinden oynatmaya çalışanlara, içten ve dıştan partimize müdahale etmeye çalışanlara da asla fırsat vermedim, vermeyeceğim.
Bir an önce Kurultayımızı birlik ve beraberlikle tamamlayarak, devletimizin bekası,vatandaşımızın refahı için,istikrar için çalışmalarımıza devam etmeliyiz. Hem zaman kaybetme,hem de Anavatanımız ile uyum içinde olan global projelerimize zeval getirme lüksümüz yoktur.
Çünkü partimiz de ülkemiz de bizden hizmet bekliyor...
Yapılacak daha çok işimiz, yürünecek daha çok yolumuz var...
Değerli arkadaşlarım,
Şimdi artık Demokrat Parti istikrarın da güvencesi.
Özgürlük ve demokrasi ile başlayan hikayemiz, istikrar ile devam ediyor.
Gelecek hayalilerimizi gerçekleştirmek için istikrara ihtiyaç var.
İşte Demokrat Parti bu kardeşlerim.
Özgürlüklerin partisi.
Demokrasinin kalesi.
İstikrarın güvencesi.
Geleceğin teminatı.
Saygıdeğer partililerim
Kıbrıs Türk Halkı geleceğe hazır olmalıdır.
Planları ile, programları ile, hedefleri ile.
Bu hazırlık geleceğe hazırlıktır.
Ancak bunun için biz de yani DP de hazırlıklı olmalıdır.
Vizyonu ile misyonu ile hedefleri ile.
Kurumsallığını tamamlamış, vizyonunu ve misyonunu 22’nci yüzyıla hazırlamış bir DP yaratmanın kararlılığı içerisindeyiz.
KKTC’yi ileriye taşımanın yolu ancak ve ancak kendimizi geleceğe hazırlamakla olacaktır.
Sevgili Gençler ve Kadınlarımız;
Bizim için gençlerimiz de Kadınlarımız da çok önemlidir. Eskiden siyasi partilerde görev alan gençler, bayrak asma, pankart asma gibi işlerde kullanılıyorken, Demokrat Parti gençliği ve kadın, aklıyla, fikriyle, politikalarımıza yön verir pozisyona gelmiştir.
Çünkü biz gençlerimize ve kadınlarımıza güveniyoruz, inanıyoruz. Onların parti içi görev ve sorumluluk almaları için projeler üretiyoruz.Gençlerimizin siyasette aktif olmasından rahatsızlık duymuyor tam aksine, onlarla gurur duyuyoruz.
Çünkü geleceği onlardan emanet aldığımız gibi, bu makamlar da bizlere onların emanetidir. Bu bilinçle kurumsal vizyonumuzu önümüzdeki dönemde gençler ve kadınlarımız için kurguluyoruz.
Saygıdeğer Demokrat partililer
Ben geçmişimle gurur duyuyorum...
Bugüne kadar partimize başkanlık yapmış tüm genel başkanlarımla da gurur duyuyorum.
Çünkü şuna inanıyorum ki, geçmişini inkar eden, yok sayanlar, gelecekte asla var olamazlar.
Bizler değerlerimizle var olduk, değerlerimizle geleceği inşa ediyoruz.
Sevgili yol arkadaşlarım,
Bana soruyorlar... İktidarın büyük ortağı ve genel seçim sonrası başbakan yardımcılığı makamını tutan demokrat partinin böylesi dönemde niye kurultay yarışı oluyor diye...
Herkese söyledim burdan tekrar söylüyorum. BİZ bunun için DEMOKRAT PARTİ’YİZ, BİZ BUNUN İÇİN GÜÇLÜYÜZ çünkü BİZ sözde değil ÖZDE DEMOKRASİYE inanıyoruz..
Bugün bir kardeşim bu demokrasi şöleninde yer almak istedi. Bizim özümüz geneleğiniz ve bizi en güçlü kılan DEMOKRASİMİZ neticesinde aynı salonda buluştuk.
Bu bizim gururumuzdur sevincimizdir DEMOKRASİ şölenimizdir.
Bu salonda beni Başkan olarak görevlendirdiğiniz günü hatırlıyorum.
Meşalemizi söndürmeyeceğim sözünü vermiştim.
Ve evet gururla ifade ediyorum ki, bu meşalenin ışığını hiç azaltmadım.
Sizlerden aldığım güçle hep ileriye baktım, hep geleceğe yürüdüm.
Bilmelisiniz ki;
Demokrat Parti hepimiziz.
Demokrat Parti Lefke’dir, Güzelyurt’tur, İskele’dir, Gazimağusa’dır.
Demokrat Parti Girne’dir, Lefkoşa’dır.
Demokrat Parti KKTC’dir.
Demokrat Parti’ye gönül veren değerli dostlarım,
Bu yola çıktığım gün verdiğim sözler aklımda.
KKTC’mizi hedeflerine ulaştırmak için yola çıkıyorum demiştim.
Yaşanan onca zorluğa rağmen bu yolculuğumda size duyduğum güven en büyük desteğim oldu.
Halka hizmet aşkım ise tek rehberim.
Ve bugün karşınızda alnım ak, gönlüm rahat.
Sizi hiç utandırmadım.
Hakkınızı ve hakkımızı hep korumaya gayret ettim.
Huzurunuzda yeniden bulunmaktan onur ve gurur duyuyorum.
En büyük hayalim daha güçlü bir KKTC.
Biliyorum ki, bu hayal sizin de hayaliniz.
Bu yüzden geleceğimiz için hep birlikte mücadele edeceğiz.
Sizlere olan inancım ve güvenim sonsuz.
Sizin de bana duyduğunuz inancı ve güveni tazelemenizi istirham ediyorum.
Değerli kardeşlerim,
Geleceğimizi biz şekillendireceğiz.
Hayal ettiklerimizi hep beraber gerçeğe dönüştüreceğiz.
Daha mutlu ve daha müreffeh bir Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ni hep birlikte inşa edeceğiz.
Büyük Demokrat Parti’yi biz koruyacağız
Büyük Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ni BİZ var edeceğiz.
El ele, omuz omuza bunu başaracağız.
Demokrat Parti’nin cefakar Kadınları,
var mısınız...
Demokrat Parti’nin fedakar emekçileri,
var mısınız...
Demokrat Parti’nin Geleceği siz gençler... burdamısınız...
Vee bu yolda, bu uğurda birlik olan, daima önce vatan diyen, demokrasi meşalesinin gerçek neferleri, bu salonu dolduran tüm demokrat partililer,
Var mısınız bu yolda yoldaş olmaya,
Varmısınız hep birlikte BİZ olmaya...
Varmısınız....
Hepinizi tüm içtenliğimle kucaklıyor, saygı ve sevgi ile selamlıyorum. 12.Kurultayımız hepimize hayırlı ve uğurlu olsun."
Bunlar da ilginizi çekebilir