Deniz Ambargoları Çalıştayı’nin ikincisi gerçekleştirildi. Mağusa Tersanesi Shipyard Famagusta Ltd. tarafından yapılan açıklamaya göre GKRY’nin, Kuzey Kıbrıs limanlarına deniz ticaretini engelleyerek ülkeyi sürüklemeye çalıştığı ekonomik ve toplumsal izolasyona karşı, Shipyard Famagusta Ltd tarafından organize edilen çalıştayda, siyasi partiler, sivil toplum ve meslek örgütleri ikinci kez bir araya geldi.
Shipyard Famagusta Ltd’den yapılan açıklamaya göre toplantıya, tüm siyasi partilerden milletvekilleri, Avrupa Konseyi Parlamenter Asamblesi (AKPA) ve Avrupa Parlamentosu temsilcisi milletvekilleri, Kıbrıs Türk Ticaret Odası, Kıbrıs Türk Armatörler Birliği ve Kıbrıs Türk Acenteler Birliği Başkanları, yönetici ve temsilcileri ile öğretim üyelerinden oluşan 39 kişi katıldı.
Açıklamada, “Ticaret ve seyahat özgürlüğünü kısıtlayan, temel insani ihtiyaçlara erişimi engelleyen ve Birleşmiş Milletler nezdinde insan hakları ihlali kapsamına giren tüm hukuk dışı uygulamalar, sivil toplum tarafından uluslararası platformlarda savunulmaya devam edilecek” denildi.
Açıklamaya göre toplantıda T.C. Lefkoşa Büyükelçilik Müsteşarı Simay Şaşkın, Eski Limanlar Dairesi Müdürü Kaptan Öğretim Üyesi Enver Yetkili, Kıbrıs Türk Ticaret Odası Başkanı Turgay Deniz, HP Başkanı ve Uluslararası İlişkiler Profesörü Kudret Özersay, CTP Milletvekili Asım Akansoy, UBP Milletvekili ve AKPA temsilcisi Oğuzhan Hasipoğlu, Gazimağusa Liman Başkanı Kaptan Kemal Yapıcı, Bağımsız Milletvekili Ayşegül Baybars ve GAÜ öğretim Üyesi Sadık Akyer’in de aralarında bulunduğu katılımcılar görüş ve önerilerini belirtti. Hep birlikte yol alınması gerektiği, denizcilik politikalarının geliştirilmesinin önemi, denizcilik alanına daha çok bütçe ayrılması gerektiği, izolasyonların kaldırılması için özellikle BM nezdinde girişimlerde bulunulması gibi çalışmalar hususunda mutabık kalındığı ifade edildi.
Toplantıda Kuzey Kıbrıs limanlarına dönük ticareti engelleyen uluslararası bir yaptırım kararı olmadığı halde, bazı bayrak devletlerinin, klas kuruluşlarının ve sigorta şirketlerinin, limanların “kapalı ve yasak liman” olduğu gerekçesiyle uluslararası denizcilik kuruluşlarına yaptığı hukuk dışı baskı karşısında, Kıbrıs Türk toplumunun 2018’de başladığı hak arayışına, sesini daha yüksek duyurma kararlığıyla devam etmesi konusunda uzlaşıldığı da kaydedildi.
