Demokrat Parti (DP) Genel Sekreteri ve Girne Milletvekili Serhat Akpınar, Türkiye Cumhuriyeti’nin KKTC’de bulunan kamu bankalarının, Türkiye merkezli yönetimsel haciz girişimlerine KKTC Merkez Bankası ve hükümetin ivedilikle “dur” demesi çağrısında bulundu.

Akpınar, DP Basın Bürosu aracılığıyla Cumhuriyet Meclisinde yaptığı konuşmayı paylaştı. Dünya bankalarında yaşanan krize ve ülkeye etkilerine dikkat çeken Akpınar, KKTC Merkez Bankası, Başbakan, hükümet ve muhalefete çağrıda bulundu ve “Tedbirleri almazsak ilerleyen günlerde yaşanacakların hesabını hiçbirimiz veremeyiz” dedi.

Geçtiğimiz hafta ABD’deki 2008’den sonra en büyük banka iflasına tanık olunduğunu ifade eden Akpınar, aynı hafta New York’taki bir bankanın da satıldığını hatırlattı. Akpınar, son olarak İsviçre’de bulunan bir bankanın daha satıldığına işaret ederek, yaşanan likidite sorununun ülkeye de yansıyacağını belirtti.

ABD’de yaşanan bankacılık sektöründeki krizin AB’ye de taşındığını belirten Akpınar, “Ekonomistler bu duruma henüz bir kriz demekten imtina ediyor. Bu durumda bir tedirginlik ya da endişe demeyi tercih ediyorlar” dedi.

Covid-19’un küresel bir pandemiye dönüşümünün getirdiği ekonomik zorlukların ardından yaşanan ve devam eden Rusya Ukrayna Savaşı’nın getirdiği gıda, yakıt ve ham madde tedarik zinciri sıkıntıları ve sebep olduğu enflasyon şok dalgalarının devam ettiğine işaret eden Akpınar, “ABD’deki bir banka batarsa batsın diyorsanız dünya ekonomisinin nasıl işlediğini henüz anlamamışsınız demektir” ifadelerine yer verdi ve küresel ekonomik dalgalanmalardan KKTC’nin de etkilendiğini savundu.

Dolar/TL paritesindeki hareketliğin ekonomiyi ve  özel sektörü daha önce olduğu gibi yeniden etkileyeceğini kaydeden Akpınar, şöyle devam etti:

İskele'deki bir markette Nescafe fiyatları arasında büyük fark! İskele'deki bir markette Nescafe fiyatları arasında büyük fark!

“Böyle bir büyük ekonomik bir resim içerisinde ülkemizdeki vatandaşlarımızdan her şey yolunda gidiyormuş gibi davranmaya devam etmelerini bekleyen bir finans politikası güden bankacılık anlayışı yanlıştır.

Yaklaşık son 10 yıldır dövize endeksli çalışan ekonomimizdeki çarklar yavaşlamaya ve son üç yıldır en zayıf noktasına gelindiği malumunuzdur. Ülkemizde rekor üstüne rekor kıran fiyatlar, rekor enflasyon rakamları, rekor kıran gayrimenkul fiyatları kendi insanımızın alım gücü eriyor ve her geçen gün yoksullaşırken verilen yanıtlar ise hep aynı.”

Akpınar, ülkedeki bankaların, halkın sorunlarına çare olacak finansal araçlara erişimini sağlayamadığını dile getirerek, KKTC’deki yerel bankalar ile KKTC’de kurulu TC bankalarında yaşanan sert tutum ile bireylerin ve özel sektörün kaderlerine terk edildiğini öne sürdü.

Akpınar, şöyle devam etti:

“Merkez Bankamız bu yönde hükümetimizle sürekli istişare oluşturmalı ve özel sektörü koruyacak acil önlem açılımlarına hazırlanmalıdır. Şu an özel sektör ve bireyler ciddi tehdit altındadır.  Ülke olarak içerisinde bulunduğumuz ileri derecede resesyon döneminde bankalarınızın ileri derecede kar odaklı hareketinin önüne geçilmelidir. Bankalarımız kar yarışında birbirleri ile yarışırken özel sektörün bu süreçte acilen koruma altına alınması şarttır hükümetimize bu yönde acil tedbir çağrısı yapıyorum.  TC’nin ülkemizde bulunan kamu bankalarının Türkiye merkezli yönetimsel haciz girişimlerine Merkez Bankamız ve hükümetimiz ivedilikle dur demelidir. Başbakanımıza, hükümetimize, muhalefetimize açık çağrı yapıyorum gerekli önlem ve tedbirleri almaz isek ilerleyen günlerde yaşanacakların sonuçlarının hesabını hiçbirimiz veremeyiz.”