Kıbrıs Türk Elektrik Kurumu Çalışanları Sendikası (El-Sen), Kıbrıs Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (KTMMOB), Kıbrıs Türk Makina Mühendisleri Odası (MMO), Kıbrıs Türk İşçi Sendikaları Federasyonu (Türk-Sen), Kıb-Tek’teki kötü yönetimin faturasını toplumun ödediğini savundu.
El-Sen, KTMMOB, MMO, Türk-Sen, bugün, KTÖS konferans salonunda “Kalecik 2 ve Kalecik 3” konulu basın toplantısı düzenledi.
Makine Mühendisleri Odası Başkanı Ayer Yarkıner, toplantıda sunum yaptı, teknik detaylar da paylaştı.
Kıbrıs Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği Başkanı Seran Aysal, Kıbrıs Türk İşçi Sendikaları Federasyonu Başkanı Arslan Bıçaklı, El-Sen Başkanı Ahmet Tuğcu ve Makina Mühendisleri Odası Başkanı Ayer Yarkıner, toplantıda konuşma yaptı.
Aysal: “Kişilerin yarattığı sıkıntılar, kurumu gözden çıkarmamıza vesile olmamalı”
İlk sözü alan Kıbrıs Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (KTMMOB) Başkanı Seran Aysal, bugün itibariyle bireysel olarak yaşadıklarının, toplumsal yansımaları olan enerjiye bağlı sorunlar olduğunu ifade etti.
Ülkede birçok sıkıntının bulunduğunu belirten Aysal, Kıb-Tek’te de ciddi sıkıntılar yaşandığını belirtti.
Aysal, “Kişilerin yarattığı sıkıntılar, kurumu gözden çıkarmamıza vesile olmamalıdır. Bu noktada en büyük direnci göstermemiz gerekiyor. Kişilerle kurumları birbirinden ayırt etmezsek, elimizde ne kurum kalır ne de yönetecek bir ülke kalır.” diye konuştu.
Kişilerin yaptığı sorunları ve yarattığı sıkıntıların ortadan kaldırılması için ortak mücadele verilmesi gerektiğine dikkat çeken Aysal, toplumun kurumlara ve kurumların korunmasına yönelik verilen mücadeleye destek vermesi gerektiğini söyledi.
Aysal, Kıbrıs Türk Elektrik Kurumu Çalışanları Sendikası Başkanı Tuğcu ile Kıbrıs Türk Makina Mühendisleri Odası Başkanı Yarkıner’e uzun mesailer harcayıp ve günlerce çalışmalar yapıp sorunların nereden kaynaklandığını ısrarla kendilerine anlattıkları için teşekkürlerini sundu.
Bıçaklı: “675 TL'nin üstünde borcu var diye geçen ay 17 bin vatandaşın elektrikleri kesildi”
Kıbrıs Türk İşçi Sendikaları Federasyonu (Türk-Sen) Başkanı Arslan Bıçaklı da, başta Kıb-Tek olmak üzere bütün kurumların bir bir elden çıkarıldığını savundu.
Kıb-Tek gibi bir kurumu yaşatmanın, büyütmenin zor bir şey olmadığını ifade eden Bıçaklı, şu ana kadar yapılanların hükümetler tarafından bilerek ve isteyerek yapıldığını belirtti.
Kıb-Tek’e yatırım yapılması talebiyle geçmişte birçok kez eylem yapıldığını hatıratan Bıçaklı, “Ancak bilerek ve isteyerek yatırım yapmadılar. Üçüncü sözleşme, AKSA ile ilgili gündeme geldi. İhalesiz ve özel yasa çıkarılarak yeniden sözleşme imzalandı.” ifadesini kullandı.
“Bir kurumu elden çıkarmak isterseniz oraya yatırım yapmazsınız. Halkı, ‘satın gitsin de kurtulalım’ noktasına getirirsiniz. Bilerek yapılan bir şeydir, rastlantı değildir bunlar...” diye konuşan Bıçaklı, Kıbrıs Türk Hava Yolları döneminde yaşananları hatırlattı, Kıb-Tek’te oynanan oyunun da aynı olduğunu savundu.
Bıçaklı, “Kıb-Tek Yönetim Kurulu’nun kararı vardır. 675 TL'nin üstünde borcu olan her tüketicinin enerjisi kesilecek. 675 TL'nin üstünde borcu var diye geçen ay, 17 bin vatandaşın elektrikleri kesildi.” diye konuştu.
“Ercan Havalimanı işletmecisi Emrullah Turanlı'nın niçin elektriği kesilmiyor?” diye soran Bıçaklı, eleştirilerde bulundu.
Bıçaklı, “Bizim ülkemizde bir hastalık vardır. Siyasiler, bir yeri çalıştırmayı beceremiyorsa, ‘ne yapalım, satalım’ diyorlar. Bunlar size babanızdan miras mı kaldı? Toplumun malını nasıl satacaksın? Kime sordun? Her çalıştıramadığın yeri satacak mısın? Bu mudur çare?” ifadelerini kullandı.
Tuğcu: “Temmuz 2023’ten itibaren 7 kere yüzde 103’e yakın bir zam yapıldı”
Kıbrıs Türk Elektrik Kurumu Çalışanları Sendikası (El-Sen) Başkanı Ahmet Tuğcu da, AKSA’nın elektrik sorununa çözüm olacağı iddiasıyla ülkeye sokulduğunu söyledi.
Kıbrıs Türk Makina Mühendisleri Odası ile birlikte şubat ayında AKSA’nın yüklediği mali yükü paylaştıklarını ifade eden Tuğcu, “Ciddiyetten uzak ve kamu yararını göz ardı eden AKSA ile imzalanan ‘Kalecik 3’ sözleşmesinin topluma maliyetlerini hesaplamış ve tabloyu sizlerle paylaşmıştık. Bugün ise ulaştığımız yeni verileri sizlerle paylaşıyoruz." dedi.
Geçen temmuz AKSA ile 15 yıllığına alım garantili “Kalecik 3” sözleşmesi imzalandığını ve Temmuz 2023’ten itibaren 7 kere yüzde 103’e yakın bir zam yapıldığını ifade eden Tuğcu, “Kalecik 3” sözleşmesine imza koyan 7 kişiyi “vatan haini” olarak niteledi.
Sunumda Temmuz 2023 ile Temmuz 2024 elektrik faturalarının “Kalecik 3” sözleşmesi öncesi ve sonrası karşılaştırılmasının da görüleceğini ifade eden Tuğcu, hükümete eleştirilerde bulundu.
Maksadın toplumun çıkarlarını korumak olmadığını ifade eden Tuğcu, maksadın birilerinin siyasi ve ekonomik çıkarlarını korumak olduğunu iddia etti.
14 Nisan 2023’te El-Sen ile birlikte toplam 18 örgütün enerjide ortak vizyona imza koyduğunu hatırlatan Tuğcu, “’Kalecik 3’ sözleşmesiyle AKSA’ya 15 yıllık alım garantisi verildi. Faturalara ise 31 milyon dolarlık ek bir maliyet yüklendi. Toplumun çıkarlarını korumak amacıyla bu sözleşmeyi derhal yargıya taşıdık. Makine Mühendisleri Odası da aynı maksatla yeni sözleşmenin iptali için yargı sürecini başlattı. Diğer örgütler şimdi nerededir, ne yapıyorlar ve neden sessiz kalıyorsunuz?” ifadelerine yer verdi.
“İş bırakma dahi her türlü eylemi yapacağız”
El-Sen’in tek bir gailesi olduğunu dile getiren Tuğcu, tüketiciye maliyetine enerji sağlamak, enerji arz güvenliğini sağlayan ekonomik, çevreci yatırım modelleri ile üretmek, iletmek ve dağıtmak olduğunu aktardı.
Çözümün herkesin yönetebileceği “özerk bir Kıb-Tek” olduğunu belirten Tuğcu, özerk yapıya geçildiği gün ülkede enerji sorununun artık konuşulmayacağını söyledi.
Son bir ay içinde elektrikten dolayı üç "iş cinayeti" işlendiğini ifade eden Tuğcu, “Bunun hesabını kim verecek?” diye sordu.
Tuğcu, iş güvenliği önlemlerinin Kıb-Tek’te alınmadığını ve pazartesinden itibaren gerekli önlemlerin alınmaması durumunda iş bırakma dahi her türlü eylemi yapacaklarını belirtti.
Yarkıner, brifing verdi, teknik detayları paylaştı
Makine Mühendisleri Odası Başkanı Ayer Yarkıner de, AKSA ile imzalanan sözleşmenin yasal olup olmadığı ve bu sürecin kamu yararına yönetilip yönetilmediği konusunda rakamsal bilgilere ulaştıklarını ifade ederek katılımcılara sunum yaptı, teknik detayları paylaştı…
Yarkıner, “Konuyla ilgili mahkemeye, Sayıştaylığa, savcılığa ve polise gittik. ‘İnsanlara süreci nasıl anlatabiliriz?’ konusunda bu brifingi de yapmaya karar verdik. Çünkü sadece paramızı kaybetmiyoruz, onurumuzu da kaybediyoruz” dedi.
Rekabetsiz sözleşmenin kamu yararına olup olmadığını sunumda inceleyeceklerini belirten Yarkıner, “Kalecik 2 ve Kalecik 3” sözleşmesi bütçesinin KKTC bütçesinden fazla olduğunu belirtti.
“Bu ülkenin bu kadar suistimale göz yumacak yöneticileri nasıl yetişti?” diye soran Yarkıner, “Kalecik 3” sözleşmesinin ısrarla imzalandığını savundu.
Yarkıner, sunumunda fiyat dağılımı, aylık üretim, masraf ve fatura raporu tablosunu da paylaştı.
AKSA’nın yazdığı faturayı ödeyenlerin “Kalecik 3” sözleşmesini okuyup okumadığını merak etiklerini belirten Yarkıner, “Kalecik 3’ü okuyan bu faturayı ödemez. AKSA nasıl isterse öyle fatura yazıyor.” dedi.
“Kalecik 3” sözleşmesi imzalanmadan önceki bir faturayı paylaşan ve 1 kilowatt/saat enerjinin 15.166 cent olduğunu ifade eden Yarkıner, sözleşmesi imzalandıktan sonraki faturada ise 1 kilowatt/saat enerjinin 16.29 cente çıktığını, aradaki artışın faturalara 800 bin dolara olarak yandığını söyledi.
“Sözleşme, teminat alınmadan imzalanmaz”
Yarkıner, devletin teminat olarak AKSA’nın bütün santrallerine el koyması gerektiğini dile getirdi.
“Kalecik 3” sözleşmesinin giriş ve amaçlar kısmını gösteren bir görsel paylaşan Yarkıner, sözleşmeler ve İhale Yasası'nda böyle bir giriş olmadığını, sözleşmelerde böyle bir girişin olmayacağını ifade etti.
İhale yasasında 24. maddeyi değiştirdiklerini belirten Yarkıner, “Zannederler ki bir maddeyi değiştirince diğer maddelerin hepsi değişiyor” şeklinde konuştu.
Yarkıner, AKSA’nın istediği gibi enerji verdiğini ve istediği gibi fatura kestiğini savundu.
Sözleşmenin teminat alınmadan imzalanamayacağına vurgu yapan Yarkıner, “Çok büyük bir kurnazlık var. Nerede teklif ve şartname? Bu sözleşmeyi kim yaptı?” diye sordu.
- “Bir faturadaki açık, 15 senenin reçetesinden daha fazladır”
KKTC bütçesi kadar bir sözleşme imzalandığına değinen Yarkıner, sunumda sözleşmenin görseline de yer verdi.
Yarkıner, sözlerine şöyle devam etti:
“İki santral durur, çalışmaz ama iki protokol yaparak iki tane daha aldılar. Bunların her birine 1'er milyon dolar senede kira bedeli ödüyorlar. Dünyanın en pahalı enerjisini bize satıyorlar. Her sene 1 milyon dolar para ödedik. Üç senede 6 milyon dolar para ödedik. Biz bu ülkeyi yerde bulmadık. Bu şekilde devam edemeyiz. Bir hareket başlaması gerekir. AKSA, üretmediği enerjiyle ilgili bizden yüzde 36 fazla para aldı. AKSA, eksik ürettim yaptığında ceza ödemiyor. Faturaların hiçbirinde miktar, teslim alan ve birim fiyat yazmıyor. İki tane ilaç reçetesi buldular, ortalığı birbirine kattılar. Bir faturadaki açık, 15 senenin reçetesinden daha fazladır.”
Yarkıner, AKSA’nın kârının 11 yıl içinde ortalama 1 milyar 295 milyon 454 bin 609 dolar olacağını öngördüklerini ifade etti.
“Kıb-Tek santralleri neden kırılıyor? Kıb-Tek yakıtını neden almıyor? Kıb-Tek santralleri neden Kıb-Tek mühendislerinin hazırlayacakları teknik şartnamelere göre yapılmıyor?” diye soran Yarkıner, “Ülkenin mühendisi o ülkenin geleceğidir, aydınlık yüzüdür.” diye konuştu.