Elcil, Türkiye’nin demografik yapıyı değiştirme, ekonomik ve siyasi kontrol sağlama ve eğitim sistemine müdahale etme gibi adımlarla Kıbrıslı Türklerin kimliğini ve iradesini yok etmeye çalıştığını savundu.

“TÜRKİYE, DEMOGRAFİK YAPIMIZI DEĞİŞTİRMEYE ÇALIŞIYOR”

Şener Elcil, Türkiye’nin Kıbrıs’ın kuzeyine sistematik nüfus taşıdığını ve adadaki demografik yapıyı değiştirdiğini öne sürdü. Bunun yanı sıra Türk Lirası’nın kullanıma sokulması, mal ve mülk rejiminin değiştirilmesi gibi adımlarla Kıbrıslı Türklerin ekonomik olarak Türkiye’ye bağımlı hale getirildiğini ifade etti.

Elcil, Kıbrıslı Rumların zorla güneyde yaşamaya mecbur bırakıldığını ve Kıbrıs’ın kuzeyindeki önemli bölgelerin yandaş sermayeye aktarıldığını iddia etti.

“EĞİTİM VE DİN ÜZERİNDEN KÜLTÜREL DÖtNÜŞÜM HEDEFLENİYOR”

Eğitim sistemine yönelik politikaları da eleştiren Elcil, Türkiye’nin Kıbrıs’ın kuzeyinde dini eğitim ve kurumları yaygınlaştırarak Kıbrıslı Türklerin laik kimliğini dönüştürmeye çalıştığını söyledi. Elcil, “Tarikatlar adamızın kuzeyine yuvalandı, her köşeye cemaatlere ait camiler yapıldı, yüzlerce imam görevlendirildi, Kuran kurslarıyla çocukların beyinleri yıkanıyor” ifadelerini kullandı.

Eğitim Bakanı Nazım Çavuşoğlu’nu da hedef alan Elcil, başörtüsüne yönelik düzenlemenin yasal gereklilikler yerine getirilmeden, gizli bir şekilde yapıldığını iddia etti.

Elcil, Kıbrıslı Türklerin inançlarına ve kültürlerine müdahale edilmesine karşı olduklarını belirterek, öğretmenlerin bu sürece karşı verdiği mücadelenin yanında olduklarını ifade etti.

Son olarak, Kıbrıs Türk toplumunun siyasi iradesine ve kimliğine yapılan müdahalelere karşı direneceğini vurgulayan Elcil, “Hiçbir işgalci bu adada sonsuza kadar kalamamıştır, geldiğiniz gibi gideceksiniz” ifadelerini kullandı.

Elcil'in açıklamalarının tamamı; 

Kıbrıs Cumhuriyeti’nin toprak bütünlüğünü korumak ve bozulan anayasal nizamını tekrardan tesis etmek için garantörlük sorumluluğu çerçevesinde askeri müdahalede bulunan Türkiye, sorumluluklarının dışına çıkarak, adamıza sistematik nüfus taşıyarak demografik yapıyı bozmuş, Türk Lirasını tedavüle sürmüş, Kıbrıslı Türklere yasa zoru ile soy isim aldırmış, Kıbrıslı Rumları etnik temizlikle adanın güneyine sürmüş, yandaş sermayesini buraya aktararak ülkemizin en güzel yerlerine el koymuş, eğitim sistemini kendine uyarlamış, mal mülk rejimini değiştirmiş kısacası Kıbrıs’ın kuzeyini koloni yapmak için uğraş vermeye devam etmektedir.

Recep Tayyip Erdoğan ve AKP Hükümetleri iktidarı döneminde, tarikatlar adamızın kuzeyine yuvalanmaya başlamış, her köşeye cemaati olmayan camiler yapılmış, yüzlerce misyoner imam görevlendirilmiş, Kuran kursu adı altında çocukları orta çağın karanlığına götüren beyin yıkama seansları başlatılmıştır.

Ayni zihniyet bir yandan siyaseti, din diye dayatırken, diğer yandan da adamızın kuzeyinde kumarhane ve kerhanelerin açılmasına öncülük etmiş, kara para aklama, insan ve uyuşturucu kaçakçılığı faaliyetlerini artırmış, rüşveti, hırsızlığı, mafya işlerini olağan hale getirmiştir. Tüm bu pislikleri örtmek için de siyasal İslam , “din ve inanç özgürlüğü” olarak dayatılmaya devam edilmektedir.

Kızılay, Vakıflar Örgütü, Din İşleri Dairesi ve Yunus Emre Enstitüsü gibi devlet kuruluşları ve kültür derneği adı altında faaliyet gösteren bazı kuruluşlar T.C. elçiliğinin talimatları ile bu amaçlara yönelik olarak çalışmaktadırlar. T.C. elçiliğinden talimat alan Eğitim Bakanlığı da, bu saldırıda kendine verilen rol gereği, kız öğrencilere yönelik baş örtüsünü yasallaştıran tüzük düzenlemesini, yasal gereğini yerine getirmeden, gizli gizli yapmıştır.

T.C. İşbirlikçisi Eğitim Bakanı Nazım Çavuşoğlu, makam uğruna Kıbrıs Türk Toplumu’na sırtını dönerek, gerici ve yobazların baş savunucusu olmuştur. Okulları ve eğitimi siyasi rant uğruna batırdığı yetmezmiş gibi, AKP’nin gerici ve yobazları ile birlikte, çocuklarımızı kirli siyasetlerine alet etmeye çalışmaktadır. Toplumumuzu ve ülkemizi savunmak için özveri ile mücadele eden öğretmenlerimize saldırmaktan çekinmeyen Ankara’nın memuru Nazım Çavuşoğlu bilmelidir ki; işgalci ile hareket edenlere bu ülkede yer yoktur. Kıbrıslı Türklerin inancına, kültürüne ve siyasi iradesine saygı duymayanlara biz de saygı duymuyoruz.

Kıbrıs Türk Toplumu, sizin kansız soykırımınızın kurbanı olmayacaktır. Hiçbir işgalci bu adada sonsuza kadar kalamamıştır. Geldiğiniz gibi gideceksiniz!.....

Şener Elcil

Arif Hasan Tahsin Tarih ve Kültür Vakfı

Meclis Genel Kurulu tamamlandı Meclis Genel Kurulu tamamlandı

Mütevelli Heyeti Başkanı