"ÖĞRETMENİN MOTİVASYONUNU KORUMAK, ÇOCUKLARIMIZI KORUMAKTIR"

Erhürman, ilkokul yıllarındaki öğretmenlerini anarak başladığı paylaşımında, öğretmenlerin sadece bilgi aktaran değil, aynı zamanda çocukların geleceğini şekillendiren kişiler olduğunu vurguladı. "Biri okumayı öğretti, diğeri kitaplarla tanıştırdı. Hayatta daha kıymetli bir şey var mı?" diyerek, öğretmenlerinin kendisi üzerindeki etkisini anlattı.

O dönem okuduğu Küçük Kaymaklı İlkokulu’nun mütevazı koşullarına değinen Erhürman, altyapının eksikliklerine rağmen öğretmenlerin çocuklar üzerindeki etkisinin çok daha önemli olduğunu belirtti:

"Ama en önemlisi şuydu: Öğretmen sınıfa girer, kapıyı kapatır ve içeride onunla biz baş başa kalırdık. O sınıfın içinde ne bakan, ne milletvekili, ne müsteşar, ne de müdür vardı."

"ÖĞRETMENLERİN HUZURUNU BOZMAK, ÇOCUKLARA YAPILABİLECEK EN BÜYÜK KÖTÜLÜKTÜR"

Eğitim sisteminin en büyük gücünün öğretmenin huzuru olduğunu belirten Erhürman, öğretmenlerin mutsuz edilmesinin çocuklara zarar vereceğini söyledi. Öğretmenlerin eleştirilebileceğini ancak bunun sıradan bir eleştiri olmaması gerektiğini belirterek, öğretmenler hakkında konuşulurken çok daha dikkatli olunması gerektiğini ifade etti:

Tabipler Birliği,  turizm sektöründeki sağlık hizmetleri hakkında açıklama yaptı Tabipler Birliği, turizm sektöründeki sağlık hizmetleri hakkında açıklama yaptı

"Öğretmeni mutsuz etmek, onun huzurunu kaçırmak, motivasyonunu kırmak, öğretmenden de önce bu ülkenin çocuklarına yapılabilecek en büyük kötülüktür."

Erhürman, paylaşımını şu sözlerle noktaladı:

"İşin özeti şudur: Öğretmenin huzurunu, motivasyonunu korumak, bu ülkenin çocuklarını, geleceğini korumak demektir. Öğrencilerle ilgili kararları vermeden önce öğretmenlere kulak vermekte, öğretmenler hakkında konuşurken ağızlardan çıkanı kulakların duymasında, ağızların derlenip toplanmasında büyük yarar vardır…"

Erhürman’ın bu açıklamaları, özellikle son dönemde eğitim sistemi ve öğretmenler üzerine yapılan tartışmaların içinde dikkat çeken bir mesaj olarak değerlendirildi.