KIBRIS

Gürcafer: “Yeni proje üretilemezse ekonomik çöküş kaçınılmaz”

İnşaat Müteahhitler Birliği Başkanı Cafer Gürcafer, yabancıların taşınmaz mal edinimiyle ilgili yasanın aceleyle hazırlanmasının inşaat sektörüne ağır darbe vurduğunu belirterek, ulusal sermayenin kaybı tehlikesine dikkat çekti.

Kıbrıs Türk İnşaat Müteahhitler Birliği (KTMM) Başkanı Cafer Gürcafer, Kıbrıs Postası TV’de Gökhan Altıner’in sunduğu “Sabah Postası” programında, Taşınmaz Mal Edinme ve Uzun Vadeli Kiralama (Yabancılar) (Değişiklik) Yasası hakkında önemli açıklamalarda bulundu. Gürcafer, yasanın alelacele hazırlanmasının inşaat sektörüne ciddi zarar verdiğini ve ulusal sermayeyi riske attığını ifade etti.

“YABANCI YATIRIMCIDA GÜVENSİZLİK YARATTI"

Cafer Gürcafer, yasa taslağının Bakanlar Kurulu’na sunulurken farklı, komiteye ise farklı bir şekilde aktarıldığını belirtti. İki hafta gibi kısa bir sürede hazırlanan yasanın hukuki ve ekonomik açıdan dikkatle ele alınmadığını söyleyen Gürcafer, “Bütün uyarılarımıza rağmen bu yasa hazırlandı ve sektöre ağır bir darbe vurdu. Bugün müteahhitler, bu hatalı düzenlemelerin olumsuz etkilerini çok ciddi şekilde hissediyor” dedi.

Yasanın bazı maddelerinin yabancı yatırımcılar açısından büyük güvensizlik yarattığını dile getiren Gürcafer, “Bir ülkeye yatırım yapmak isteyen kişi, önce hukuki sistemi inceler. Dünyanın hiçbir yerinde hukuk geriye doğru işlemez. Ancak bizde, fazla ev alanların iki yıl içerisinde bu mülkleri ellerinden çıkarması gerektiği, aksi halde el konulacağı gibi maddeler eklendi. Bu durum yatırımcıların güvenini tamamen sarstı” şeklinde konuştu. Gürcafer, bu sürenin 10 yıla çıkarılmasının kısmi bir iyileştirme getirdiğini ancak yeterli olmadığını vurguladı.

“YENİ PROJE ÜRETİLMEZSE EKONOMİK ÇÖKÜŞ KAÇINILMAZ"

İnşaat sektöründe yaşanan daralmaya dikkat çeken Gürcafer, mevcut projelerin 2025 sonuna kadar devam ettiğini ancak yeni projelerin hayata geçirilemediğini söyledi. Gürcafer, “Önlem alınmazsa 2025’te sektörde büyük bir çöküş kaçınılmaz olur. İnşaat sektörünün çökmesi, ekonomik felaketi de beraberinde getirir. Ulusal sermayeyi korumak için büyük emek verdik. Ancak bu şartlarda ülkemizde gelecek kalmazsa, sermaye de ülkeyi terk eder” ifadelerini kullandı.

Kuzey Kıbrıs’ın uluslararası alanda tanınmayan bir ülke olarak çok daha fazla güven tesis etme sorumluluğu taşıdığına değinen Gürcafer, “Hizmetlerimizin, diğer ülkelerle eşdeğer hatta daha iyi seviyede olması gerekiyor. Bu sorunlar görmezden gelinemez. Hem hukuki hem idari yapıda uluslararası standartlar sağlanmalı” dedi.

Gürcafer, yasanın ulusal güvenlik gerekçeleriyle hazırlandığını ancak Türkiye’nin desteği olmadan bu tür düzenlemelerin bağımsız ele alınamayacağını da ekledi.