Washington Post yazarı Suudi gazeteci
Cemal Kaşıkçı'nın, Suudi Arabistan'ın İstanbul Başkonsolosluğunda öldürülmesiyle bağlantılı bir şüphelinin, Fransa'nın başkenti
Paris'te yakalandığı belirtildi.
Fransız basınının, adli kaynaklara dayandırdığı haberlerde, Kaşıkçı
cinayetiyle bağlantılı zanlının, Paris'teki Charles de Gaulle Havalimanı'nda sınır polisi tarafından gözaltına alındığı kaydedildi.
Haberlerde, 33 yaşındaki şüpheli Halid Alotaibi'nin, Suudi Arabistan'ın başkenti Riyad'a gitmek üzere uçağa binerken yakalandığı aktarıldı.
Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed Bin Selman'a yönelik eleştirileriyle bilinen ve Washington Post gazetesinde köşe yazarlığı yapan Cemal Kaşıkçı'nın, 2 Ekim 2018'de gittiği Suudi Arabistan'ın İstanbul Başkonsolosluğunda öldürüldüğü ve cesedinin parçalandığı ortaya çıkmıştı.
2 Ekim 2018'de İstanbul'daki Suudi Başkonsolosluğu'na giden Washington Post yazarı gazeteci Cemal Kaşıkçı'dan bir daha haber alınamamıştı.
Suudi Arabistan, gazeteci Cemal Kaşıkçı’nın İstanbul Başkonsolosluğu'nda çıkan bir kavga nedeniyle öldüğünü iddia etmiş ancak daha kısa süre sonra rejimi tarafından Türkiye'ye gönderilen özel bir ekibin suikasti sonucu yaşamını yitirdiği ortaya çıkmıştı.
Euronews Türkçe Haber Servisine göre, Cemal Kaşıkçı'yı öldüren ekipte bulunanlardan Halid el Tayibi adındaki şüpheli ise Paris'in Charles de Gaulle Havaalanı'nda Riyad'a gitmek üzere olduğu sırada yakalandı.
Fransız makamları, el Tayibi'nin salı günü sabah saatlerinde tutuklanarak adliyeye sevk edildiğini duyurdu.
Konuyla ilgili Fransız kaynaklar, 33 yaşındaki zanlının Riyad'a uçmak üzereyken sınır polisi tarafından tespit edilerek yakalandığını aktarıyor.
YAKALANMA TÜRKİYE'NİN ÇIKARTTIĞI ULUSLARARASI TUTUKLAMA EMRİ İLE YAPILDI
AFP'ye konuşan adli bir kaynak ise yakalamanın Türkiye tarafından çıkarılan uluslararası tutuklama emriyle gerçekleştiğini söyledi.
Kaşıkçı'nın Suudi ekip tarafından parçalanmış olan cesedi asla bulunamadı.
Suikast iddialarını inkar eden Riyad, eylemin kendi başlarına hareket eden Suudi ajanlar tarafından işlendiğini iddia etti ancak bu savunmayı kabul eden veya onaylayan hiçbir devlet olmadı.
Suudi Arabistan'da şeffaf şekilde görülmemiş olan bir davanın ardından, beş Suudi ölüme, üçü de hapis cezasına çarptırıldı ancak ölüm cezaları daha sonra hafifletilerek hapis cezasına çevrildi.