Ankara Büyükşehir Belediyesi ev sahipliğinde düzenlenen "100. Yıl Ankara Şehircilik Forumu" etkinliğinde konuşan Lefkoşa Türk Belediyesi Başkanı Mehmet Harmancı, başkentlere özel statü verilmesinin şart olduğunu vurguladı.

“Başkentlerin sorunları ve çözüm yöntemleri” oturumunda konuşan Harmancı, “Bizleri dünyanın diğer başkentlerinden ayıran 'dünyanın son bölünmüş başkenti' olma özelliğimizdir” dedi.

Kıbrıs’ta uygulanan merkeziyetçi sistemin büyük sıkıntılara yol açtığını da söyleyen Harmancı, “Şehir planlamayla ilgili yetkilerin merkezde olması ve yerel yönetimlerin sadece uygulayıcı pozisyonda olması, şehirlerin seçilmiş meclislerinin ve başkanlarının şehrin planlanmasında en az rolü almasına neden oluyor” şeklinde konuştu.

LTB’den verilen bilgiye göre, Harmancı, Ankara Büyükşehir Belediyesi Başkanı Mansur Yavaş’ın davetlisi olarak katıldığı Türkiye Cumhuriyeti’nin 100’üncü yaşını kutlama etkinlikleri kapsamında “100. Yıl Ankara Şehircilik Forumu" etkinliğinde de yer aldı.

Yurt dışı kardeş kentlerin belediye başkanları, başkan yardımcıları ve uluslararası yerel idare kuruluşlarının temsilcilerinin katılımıyla düzenlenen forumda Başkan Harmancı’ya belediye meclis üyeleri Salih Çeliker ve Tolga Ahmet Raşit de eşlik etti.

Forumda ilk sözü ev sahibi Başkan Mansur Yavaş alırken, 100. Yıl Ankara Şehircilik Forumu, BM Yerel Yönetimler Danışma Komitesi (UNACLA) Başkanı ve Kazan Belediye Başkanı Ilsur Metshin’in açılış konuşmasıyla başladı.

LTB Başkanı Mehmet Harmancı, “başkentlerin sorunları ve çözüm yöntemleri” oturumunda konuşarak, başkent yönetimleri ile merkezi yönetim arasındaki ilişkiler, başkentlerin gelişim alanları, kamu binaları, diplomatik misyonlarla ilişkiler, artan nüfus baskısı gibi konulara değindi.

Başkan Harmancı’dan demokrasi ve laiklik vurgusu

LTB Başkanı Harmancı, Türkiye Cumhuriyeti’nin 100. yılında başkent Ankara’da bulunmaktan büyük bir mutluluk duyduğunu belirterek, Cumhuriyetin 100. yılını bir kez daha kutladı.

Başkan Harmancı, Kıbrıslı Türklerin cumhuriyet devrimlerinden çok etkilenmiş bir toplum olduğunu, 1923’te Türkiye Cumhuriyeti’nin ilanından sonra 1928’de Söz gazetesi ile birlikte Harf İnkılabını da kabul ettiğini, bu adımlar atıldığında yönetimde İngiliz idaresi olduğuna değindi.

Kıbrıs Türk toplumunun ve ülkenin demokrasiyi, laikliği ve diğer devrimleri uygulama kararlılığında olduğunu vurgulayan Harmancı, katılımcılara şunları aktardı:

“Kıbrıs nev-i şahsına münhasır bir coğrafya, Lefkoşa Türk Belediyesi de mazisi ile ülke tarihi açısından çok önemli bir belediye. 1958’de İngiliz valisinin onayıyla kurulmuş, 1960’ta Kıbrıs Cumhuriyeti Anayasası’nın bir parçası haline gelmiş. 1963’te sonrasında ise Cumhurbaşkanlığı makamının ardından KKTC’nin diplomatik ilişkilerini de yürüten tek yerel yönetim konumuna gelmiş. Bizleri dünyanın diğer başkentlerinden ayıran ‘Dünyanın son bölünmüş başkenti’ olma özelliğimizdir. 1956’dan itibaren şehrin kuzeyi ve güneyi dikenli tellerle ikiye ayrılmış, 1958’de idari olarak da ikiye ayrılmış, 1963’te bu ayrım kalıcı hale gelmiştir. Bu durum şehrin yürütme konuları ve altyapı konularında sorunlar yaratmakla beraber diplomatik iş birliklerini gerekli kılmaktadır. 1978’de çatışma ruhunun kaybolmadığı bir dönemde, Lefkoşa Türk ve Rum Belediyeleri ortak bir kanalizasyon altyapı sistemi ve Arıtma Tesisi kurmuşlar, uluslararası platformlarda bize ödüller de kazandırmış ortak Lefkoşa İmar Planı’nı oluşturmayı başarmıştır.”

“Avrupa Konseyi Yerel Yönetimler Kongresi ve bugüne kadar yaşananlar, başkentlere neden özel statü verilmesini açık şekilde ortaya koyuyor”

LTB Başkanı Harmancı konuşmasının devamında, bugünün yerel yönetim-siyaset ilişkisine değinerek şunları ekledi:

“Hayat statik değil ve toplumların ihtiyaçları da dinamiktir. Başkentler aynı zamanda siyasetin hesaplaşma alanlarıdır. Toplumlar iktidarlara karşı vermeye çalıştıkları mesajları başkentler veya önemli kentler üzerinden veriyorlar. Avrupa Konseyi Yerel Yönetimler Kongresi’nin başkentlerin mali yapılarının, belediye ile merkezi hükümetin farklı siyasal temsiliyetleri olduğu durumlarda siyasi çatışma aracı olarak kullanılabildiği ve bu yüzden de başkentlerin özel bir yasal statüye kavuşması gerektiğine dair tavsiye kararları vardır. Berlin ve Viyana’da farklı statülerin garanti altına alındığını gördük hatta farklı vergilendirmelerle başkentlerin güçlü kılındığını da gördük. Burada demokrasiyi çalıştırabilmek için demokrasinin korunabileceği özel yasaların çıkması gerekmektedir. Kıbrıs’ta uygulanan merkeziyetçi sistem büyük sıkıntılara yol açmaktadır. Şehir planlamayla ilgili yetkilerin merkezde olması ve yerel yönetimlerin sadece uygulayıcı pozisyonda olması, şehirlerin seçilmiş meclislerinin ve başkanlarının şehrin planlanmasında en az rolü almasına neden oluyor.”

“İnsan odaklı hizmetler ve uluslararası dayanışma”

Harmancı, konuşmasında şunları da kaydetti:

“LTB sınırları içerisinde belediyemizin resmi nüfusunun yarısı, gayrı resmi nüfusumuzun ise 1/3’ü oranında yani 40 bin üniversite öğrencisine ev sahipliği yapıyoruz.  Adanın ve şehrin bölünmüşlüğünün yarattığı trafik ve altyapı sorunlarına paralel bir de insani dramların yaşandığı bir ortama sahibiz. Ortadoğu ve yakın coğrafyamızda ortaya çıkan sorunlar maalesef insanların oldukları yerden daha güvenli yerlere doğru göç etmesine yol açıyor. Kıbrıs adası da durak noktalarından birisi olduğu için hizmet odaklı servis vermeye ve uluslararası dayanışmaya her zamankinden daha fazla ihtiyacımız vardır. Belediye başkalığında 9’uncu yılında olan, muhalefete mensup bir belediye başkanıyım. Son dönemde bizleri de çok fazla etkileyen bir yerel yönetimler reformu ortaya çıktı ve maalesef iktidarların olaya kendi belediyelerini koruma anlamında yaklaştıklarını yaşayarak gördük. Bunun da sıkıntılarını halk görmektedir.”

Değişen iklim koşullarının bütün şehirleri tehdit altına aldığını da ifade eden LTB Başkanı Mehmet Harmancı, şunları ekledi:

“Bu da uluslararası finansmana ulaşma konusunda bizim gibi tanınmışlık problemi olan ülkeler büyük problem oluşturmaktadır.  Büyük projeler büyük finansmanlar istediği için foruma katılan bütün belediyelerin dayanışmasını da yanımızda hissetmek istiyoruz.”

Almanya Cumhurbaşkanı Steinmeier, Almanya-Türkiye ilişkilerinin uzun ve zengin bir geçmişe dayandığını dile getirdi Almanya Cumhurbaşkanı Steinmeier, Almanya-Türkiye ilişkilerinin uzun ve zengin bir geçmişe dayandığını dile getirdi

Başkan Harmancı, Ortadoğu’da yaşananları da kınadığı konuşmasını “Dayanışmamız hep Gazze ve Filistin ile olacak” diyerek tamamladı.

Galada LTB Sanat ekibi de sahne aldı

LTB Sanat ekibinin de sahne aldığı galaya da katılan Başkan Harmancı ve LTB heyeti, forum kapsamında düzenlenen resepsiyonda yabancı belediye başkanları ve Türkiye’den belediye heyetleriyle de istişarelerde bulundu.

Editör: Simge YILDIZ