Koronavirüs nedeniyle 92 yaşında hayatını kaybeden Haydar Dümen'in 100 milyon liralık mirasını emlakçıya devrettiği ortaya çıkmıştı. Ardından emlakçı da ölünce emlakçının çocuklarına kalan servet gündeme bomba gibi düştü. Bunun yanı sıra önceden 3 çocuğu olduğu ortaya çıkan Dümen'in mirası kime kalacak merak konusu oldu.
92 yaşında Kovid-19 nedeniyle hayatını kaybeden Haydar Dümen, ölümünün ardından mirası ile gündeme geldi. Ünlü psikiyatrın ölmeden önce Beyoğlu'nda sahibi olduğu bina ve dairelerini tanıdığı bir emlakçıya devrettiği, emlakçı ölünce de Dümen'in yaklaşık 100 milyon liralık mirası için karmaşık bir durum oluştuğuna dair yaptığımız haber, tüm Türkiye'nin gündemine oturdu.
HAYDAR DÜMEN'İN EŞİ HUKUK MÜCADELESİ BAŞLATTI
Haydar Dümen'in mülklerinin bir kısmının, ölen emlakçının çocuklarının üzerinde göründüğü, Dümen'in eşi Gül Dümen'in de hukuk mücadelesi başlattığı ortalığı karıştırdı.
3 ÇOCUĞU VE 2 TORUNU VARMIŞ
Bu gelişmelerin ardından bugüne dek çocuğu olduğuna dair bir haber çıkmayan ve toplumda birçok kişi tarafından da çocuğu olmadığı bilinen Haydar Dümen'in 3 çocuğunun olduğu ortaya çıktı. Dümen'in 3 çocuğu, 2 de torunu varmış.
Haydar Dümen 1954 yılında Emine Refahat Toksöz ile evlendi. Bu evlilikten Ali Alp Dümen ve Gaye Dümen isminde iki çocuğu oldu. Dümen'in bu iki çocuğu da evlendi ve birer çocukları oldu. Sonrasında Haydar Dümen, Melike Karakurt ile evlendi ve Emek Dümen isminde bir erkek çocuğu daha oldu.
"BABAMLA BENİ GÖRÜŞTÜRMEDİ"
Ünlü psikiyatr üçüncü evliliğini ise Gül Dümen ile yaptı ve bu evlilikten çocuğu yok. Haydar Dümen'in 62 yaşında olan kızı Gaye Dümen, ölen babasının eşi Gül Dümen hakkında zehir zemberek açıklamalarda bulundu. Gaye Dümen "İçim çok acıyor. Çok uğraştım babamla görüşmek için ama Gül Dümen babamla evlendikten sonra buna asla müsaade etmedi. İki yıldır ne olur göreyim diye yalvardım, olmadı. Ofise gittim, eve gittim, beni kovdurdu. Babamın yanında her zaman 3 kişi olurdu ve bunlar Gül Dümen'in adamlarıydı" diyerek sözlerine şöyle devam etti: "Gül Dümen onları tembihlemişti ve babamla asla yalnız kalamıyorduk. Gül Dümen yoksa da haberdar olup beni oradan göndertiyordu. Babamın vefatını da defnedildikten sonra öğrendik, cenazeye gidemeyelim diye..."