ÖZEL HABER
8 Şubat akşamı ülkede infiale neden olan suikast sonucu, hayatını kaybeden
Halil Falyalı ve
Murat Demirtaş’ın ölümünün üzerinden yaklaşık 10 ay geçmesine rağmen Türkiye adli makamlarına KKTC’deki emare, delil ve raporların hiçbir şekilde ulaştırılmadığı, Türkiye Adalet Bakanlığı aracılığı ile KKTC’ye emare, delil ve rapor talebi ile ilgili yazılan yazılara, hiçbir şekilde cevap dahi verilmediği, duruşmanın yapıldığı İstanbul 36. Ağır Ceza Mahkemesi’nde konuşuldu.
KKTC POLİSİ KURGU YAPIYOR İDDİASI
İstanbul’da 36. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılanan cinayet zanlılarından
Mustafa Söylemez, Mehmet Faysal Söylemez, Ender Yıldız, Cengiz Şener, Abdürrahim Çelik ve
Metin Süs’ün avukatları, yaptıkları savunmada KKTC makamlarını suçlayarak polisin kurgu yaptığını iddia etmişlerdi.
LEFKOŞA POLİS MÜDÜRLÜĞÜ SESSİZ
İstanbul 36. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki görüşülen davanın, tıkanmasına sebep olan emarelerin ve raporların gönderilmemesi, sanık avukatları tarafından KKTC makamlarının itibarsızlaştırma girişimlerine zemin hazırlanmasına neden oldu. Konu ile ilgili Lefkoşa Polis Genel Müdürlüğü’nün o dönemdeki tahkikatı tamamlamak için gecesini gündüzüne katarak insanüstü bir çaba sarf ederek günlerce cinayetin perdesini aralamak için, çalışıp yüzlerce emare toplanmasına rağmen, delil ve raporların gönderilmemesi sorgulanmaya başlandı.
HUKUK MÜCADELESİ ÜLKE GÜVENLİĞİNİ İLGİLENDİRİYOR
Bir akşamüstü sokak ortasında Kalaşnikof otomatik silahlarla vahşi şekilde işlenen cinayete tanık olan ülkemiz, uzun bir süre cinayetin şokunu atlamamış ve işlenen vahşi cinayet ülke genelinde infiale neden olmuştu. Davadan çıkacak olan sonucun sadece aile yakınlarının değil, ülkemize yerleşip, günlerce planlayarak cinayet işleyip, tekrar Türkiye’ye kaçmanın bir kurtuluş olmadığını ve büyük bir cezasının var olduğunun gösterilmesi açısından, bu davadan çıkacak olan kararın ülke genelini ilgilendirdiği konuşuluyor.