RUM BASINI

KKTC’deki Rum taşınmazlarının “gasp edilmesiyle” ilgili davaların KKTC için zincirleme sonuç doğurduğu iddiası!

KKTC’deki Kıbrıs Rum taşınmazlarının “gasp edilmesiyle” ilgili davaların KKTC açısından zincirleme sonuçlara neden olduğu iddia edildi.

KKTC’deki Kıbrıs Rum taşınmazlarının “gasp edilmesiyle” ilgili davaların KKTC açısından zincirleme sonuçlara neden olduğu iddia edildi.

Politis gazetesi “Gasp Davalarıyla İlgili Yeni Olgular- İşgal Bölgelerindeki Taşınmazlarla İlgili Taleplerde Sert Düşüş” başlıklarıyla geniş yer ayırdığı haberinde, KKTC’deki eski Kıbrıs Rum taşınmazlarının “gasp edilmesiyle” ilgili davaların KKTC açısından zincirleme sonuçlara neden olduğunu iddia etti.

“Elde ettiği bilgilere” dayanarak, Rum hükümetinin konuyla ilgili planının değişmesinin Cumhurbaşkanı Ersin Tatar ve KKTC üzerinde baskı yarattığını ileri süren gazete, Tatar’ın her yeni davayla ilgili resmi tepkisinin KKTC’deki inşaat faaliyetlerinin önüne geçen engellerle ilgili rahatsızlığını ortaya koyduğunu öne sürdü.

KKTC’deki Rum taşınmazlarından istifade edilmesiyle ilgili davalara uluslararası basının da ilgi göstermesi yüzünden turistik kalkınma faaliyetlerine olan yatırım ilgisinin önemli ölçüde azaldığını ve gelişme halinde olan projelerin tamamlanıp tamamlanmayacağına dair düşünceler bulunduğunu öne süren gazete, KKTC’de inşaat sektöründe faaliyet gösteren büyük sermayelerin konuyla ilgili endişe ve kaygılarını Cumhurbaşkanlığına ilettiklerini ifade etti.

Rum tarafında tutuklanan 49 yaşındaki Ewa Isabell Kunzel isimli Alman vatandaşıyla ilgili davanın KKTC’deki Rum taşınmazlarının yasa dışı bir şekilde değerlendirilmesini önlemek için şu an Rum Yönetiminin hareket ettiği planı ortaya koyduğunu da kaydeden gazete, Rum Yönetiminin “saldırgan olarak tanımlanan taktiğinin” dört temel eksene dayandığını ve ortaya çıkan duruma göre yeniden uyarlandığını ifade etti.

Gazete konuyla ilgili araştırmaların müteahhit firmalara, alıcılara, emlakçılara ve bu faaliyetlerin reklamını yapan kişilere yönlendirildiğini de yazdı.

Gazeteye konuşan Rum tarafından “yetkili bir kaynak” ise açıklamasında teknolojik gelişmelerin, sosyal medyanın yaygınlaşmasının aynı zamanda yeni reklam yöntemlerinin KKTC’deki Rum mallarını “gasp edenlerin” tespit edilmesiyle ilgili araştırmaların şeklinin değişmesine neden olduğunu da öne sürdü.

Gazete yeni taktiğin sosyal medyanın kullanılmasına, KKTC’deki Rum taşınmazlarının satışını ileriye götüren kişi veya şirketlerin özellikle internet aracılığıyla tespit edilmesine, bu kişilerin Güney Kıbrıs’a seyahat ettiklerinde hemen tespit edilmeleri için “Stop List’e” dahil edilmelerine aynı zamanda yasal mülk sahiplerinin yürütülen soruşturmalara daha fazla dahil edilmesine dayandığını da kaydetti.

Ayrıca KKTC’deki tüm büyük kalkınma faaliyetlerinin tespit edildiğini ve kayda geçirildiğini de yazan gazete, bahse konu arazilerin hangilerinin Kıbrıslı Rum mülk sahiplerine ait oldukları konusunda tapu dairesi aracılığıyla inceleme yapıldığını da kaydetti.

Gazete alıcılar bulunması için özellikle yurt dışında geniş çapta tanıtılan büyük turistik tesislerle ilgili olarak ise hali hazırda Kıbrıslı Rum mülk sahiplerinin bulunduğunu ve bu kişilerin polise ifade verdiklerini de kaydetti.

En büyük kalkınma faaliyetlerinin İskele, Esentepe ve Gaziveren’de olduğunu belirten gazete, tüm büyük kalkınma faaliyetlerinin soruşturma kapsamına alındığını ekledi.