Rum Tarım ve Çevre Bakanı Kostas Kadis, Kathimerini gazetesinde yer alan söyleşisinde “hellim” konusundaki görüşlerini de aktardı. Kathimerini gazetesine göre Kadis söyleşisi çerçevesinde “hellimin kimsenin rehinesi (tutsağı) olmadığını” söyledi. Avrupa Komisyonu’nun hellimin (halloumi/hellim) “Menşe İsmi Korumalı Ürün” (P.O.P) olarak tescil etmesinin ardından henüz hellimin P.O.P olarak toplu üretimine geçilmediği ve bunun ne zaman başlayacağı yönündeki bir soru üzerine Kadis, hellimin P.O.P olarak tescil edilmesinin 10 ay önce yapıldığını ancak ilgili tüzüğün 1 Ekim 2021 tarihi itibarıyla geçerli olmaya başladığını anımsattı. Kadis, piyasada bu tarihten önce üretilen hellim stoklarının dolaşması, dolaşmaya devam etmesi ihtimalinin bulunduğunu, P.O.P tesciliyle büyük miktarlardaki hellimin mevcut olmadığını söyledi. Kadis, hellimde, P.O.P olarak toplu üretime geçilmemesinin esas nedeninin, Peynir Üreticileri Birliği ve ülkenin büyük peynir üretim firmalarının, hellimin, ticari marka ile üretilmesinin mümkün olduğunu addederek, (hellim) dosyasının öngördüğü kriterlerde ürün üretmeme tercihinden kaynaklandığını belirtti. Kadis, bunun yalnızca Avrupa Komisyonu’nun tamamen belirleyeceği belirli önkoşullar altında yapılmasının mümkün olduğunu da ifade etti. Kadis, hükümetin tezinin, ticari markaya ilişkin olarak P.O.P’un ürüne daha fazla koruma sağladığı şeklinde olduğunu bu nedenle konuya çözüm bulunmasına yönelik tüm faaliyetlerinin, mümkün olan en kısa zamanda P.O.P olarak hellimin büyük üretimine geçilmesi yönünde olduğunu belirtti. “Hellimin, belirli grupların rehinesi olup olmadığı” şeklindeki soru üzerine Kadis, “hayır, hellim kimsenin rehinesi (tutsağı) değildir” yanıtını verdi. Kadis sözlerinin devamında, “hellim, tüm Kıbrıslılara ait olan bir ürünün ismidir, bu aynı zamanda P.O.P ürünlerinin felsefesidir, herkesin bu ürünü Kıbrıs’ta üretmesi mümkündür, bunun için de kriterlere ve şartlara uyması yeterlidir” ifadesini kullandı. Kadis, “bazı kişiler, hellimin P.O.P olarak geçerli olan standartlarının, kendilerinin üretmek istedikleri ürünün standartlarını karşılamadığını düşünüyorsa, bunu üretmeye ve istedikleri ürünün ticaretini yapmaya devam etmesi mümkündür ancak bunların ismi hellim olamaz” şeklinde konuştu. Süt kotası konusunda çeşitli önerilerin dışarıya sızması ve kendisinin görüşünün ne olduğu şeklindeki bir soru üzerine Kadis, dile getirilen tüm öneriler temelinde nihai görüşmeler turunun yapılacağını ve belirli kararların alınacağını dile getirdi. Bir sonraki toplantının 28 Şubat olarak belirlendiğini söyleyen Kadis, herkesi temsil eden sektör konusunda bağlayıcı kararlar alınması için herkesin hazır gelmesini talep ettiğini kendilerinin de ayrıca ilk baştan itibaren ortaya koydukları ilkelerde ısrarlı olacaklarını ifade etti. Kadis, geniş bir kabul görmesi mümkün olan kendi önerilerinin mantığının, inek sütüne karşın, aynı miktardaki keçi koyun sütünden, daha fazla hellim üretildiği göz önünde bulundurulduğu zaman, sütte değil üründe keçi-koyun sütünün baskınlığını korumak yönünde olduğunu belirtti. P.O.P üretimine başlanmaması durumunda bakanlığın yargıya gitmeye hazır olup olmadığının sorulması üzerine Kadis, peynir üreticilerinin yorumladığı şekilde değil, yasanın öngördüklerini uygulamaya kararlı olduklarını söyledi. Peynir üreticilerinin ticari markayı kullanarak yasal baskı yapıp yapmadığı sorusu üzerine Kadis, ticari markanın, uyulup uyulmadığını görmeleri gereken koşullar konusunda yapılması gereken bir dizi kontrole sahip olduğunu ifade etti. Üretilen ürünlerin belirli standartlara uyması gerektiğini ifade eden Kadis, sonuç olarak P.O.P konusunda uzlaşmaya varılmadığı sürece ortaya karmaşanın çıkacağını ve çözümün yargıya taşınacağını belirtti. Kadis bir başka soru üzerine P.O.P tescili taşıyan ve P.O.P dosyasının öngördüğü standartlara uygun hellimin çok az üretildiğini, bunların küçük peynir üreticileri tarafından üretildiğini, bir çok peynir üreticisinin ise, ticari marka temelinde hellim üretimini yaptığını söyledi. Kadis bu iki üründeki farklıların, hellim yapmak için üretilen keçi-koyun ve inek ırklarında ve tüketilen hayvan yemlerinde tespit edildiğini belirtti. P.O.P şeklinde hellimin kesintisiz olarak üretilmemesinden dolayı ülkenin gelir kaybedip kaybetmediği şeklindeki bir soru üzerine Kadis, direkt olarak belki gelir kaybetmediklerini ancak bu ulusal ürününün korunmaması durumunda ciddi ekonomik kayıplara sahip olabileceklerini ifade etti.