KTOEÖS, Bakan Çavuşoğlu'nu eleştirdi!
Kıbrıs Türk Orta Eğitim Öğretmenler Sendikası (KTOEÖS), Milli Eğitim Bakanı Nazım Çavuşoğlu'nu imzalanan 5 maddelik mutabakatın gereğini yapmayarak süreci baltalamakla suçladı.
Açıklamada, Milli Eğitim Bakanının okulları açmak konusunda kaygısı olmadığı, öğretmenlerin değişiklik yasasından sonra yasanın görüşülmesinden kaçtığı ve haksız grev kesintilerinin yapıldığı iddiaları yer aldı. Ayrıca, eğitimde yaşanan sorunlar da dile getirildi.
KTOEÖS Başkanı Selma Eylem ve Genel Sekreter Tahir Gökçebel tarafından okunan basın bildirisinde, raporları tamamlanmış ve yıkılma tehlikesi olan okulların olduğu, okulların fiziki yapılarının güçlendirilmediği, müfredat ve eğitimde niteliğin gerilediği, öğrencilerin ihtiyaçlarının karşılanamadığı gibi konular değinildi.
Sendika, bakanın özel okullara destek verdiğini ve kamusal okullara gerekli bütçe ve yatırımı yapmadığını iddia etti. Sendika, nitelikli ve ücretsiz kamusal eğitim için mücadele edeceklerini ve öğretmenlerin saldırılara boyun eğmeyeceğini vurguladı.
Açıklamanın tamamı şu şekilde;
“Milli Eğitim Bakanı Nazım Çavuşoğlu'nun okulları açmakla ilgili bir kaygısının olmadığını yaşanan süreç bize göstermektedir.
Meclisten geçirilen dayatma Öğretmenler Değişiklik Yasasından sonra sendikamız KTOEÖS ve Milli Eğitim Bakanı 30 Mayıs 2023 tarihinde 5 başlıkta bir mutabakat metni imzalanmıştı, fakat Eğitim Bakanı gereğini yapmayarak süreci sürekli baltalamaktadır: (Ek 1 Mutabakat metni)
• Yılsonunu tamamlama yerine her şeyi yüzüne gözüne bulaştırmış durumdadır.
• Tarihsel geçerliliğini yitirmiş eğitim sisteminin yeniden çalışmasını düzenleyen yeni akademik takvime uymamaktadır.
• Yer değiştirme (nakil) işlemlerini henüz yapmayarak öğretmen ihtiyaçlarını, öğretmen münhal sınavlarını engelleyerek okulları öğretmensiz bırakacaktır.
• Öğretmenler değişiklik yasasından sonra yasanın görüşülmesinden sürekli kaçmaktadır.
Hukuksuz, haksız grev kesintilerini Sayıştay ve Savcılık görüşleri de alınarak düzeltilmesi gerekirken, aynı haksız, hukuksuz kesintileri Haziran ayı maaşlarında da yapmak için düğmeye basmıştır.
Dayatmalarla götürülmeye çalışılan eğitimin durumu ve yaşanan sorunlar;
2023-2024 eğitim-öğretim yılında çözülmesini talep ettiğimiz ve eğitimde yoğun yaşanan sıkıntıların kamuoyu ve sayın velilerimiz ile paylaşmak istiyoruz:
• Raporları tamamlanmış ve yıkılma tehlikesi olan 5 okulumuz 2023-2024 eğitim öğretim yılında eğitime başlayamayacak durumdadır.
• Gözlem raporlarına göre onlarca okulumuz riskli kategoride bulunmakta ve en kısa zamanda ileri tetkik yapılması gerekmektedir.
• Eğitim Bakanlığı planlı gelişme ve okulların fiziki yapılarını güçlendirme yerine mevcut işsiz öğretmenlerimizin istihdamını yapmama planlarını yürürlüğe sokmuştur. Okulların fiziki yapılarının günün ihtiyacına cevap verecek şekilde altyapı sorunları ve okul ihtiyaçlarının giderilmesi için herhangi bir çalışma yapılmamaktadır. Okullarımızda hijyen, sağlık, beslenme, iç ve dış güvenlik ve göz önünde bulunmayan birçok sorun görmezden gelinerek eğitim kangrenleşmiş bir şekilde sürdürülmeye çalışılmaktadır.
• Müfredatlar ve eğitimde nitelik konusunda geriye gidilmekte ve önümüze parçalı Çözümlerle paramparça bir sistem konmaktadır.
• Birbirini tamamlamayan ve bütünlüğünü yitirdiğimiz müfredatlarla mezun öğrenciler yükseköğrenimlerinde zorluk çekmektedir.
• Yönlendirme konusunda yaşanan düzensizliklerle öğrencilerin istek ve ihtiyaçları karşılanamamaktadır.
• Ülkemiz ihtiyaçlarına ve insanına hitap etmeyen kitap ve kaynaklar artık revize edilmeli, içi boşaltılmış eğitim sisteminin ezbercilikten çıkarılarak bilime dayalı müfredatla çağdaş dünyaya ayak uydurabilen, eleştirebilen, sorgulayabilen, meraklı, yaratıcı, aktif bireyler yetiştirme gailesi taşımamaktadır.
• TC'den yüzlerce öğretmen getirilerek işsiz öğretmenlerimiz göçe zorlanmaktadır.
• Kalabalık, kamp yerine dönüştürülmüş okullar, sınıflar yaratılmıştır.
• Olmayan okul bütçeleri ile okullar tamamen çaresiz bırakılmıştır.
• Plansız, sağlıksız kantinlere öğrenciler mahkum edilmiştir.
• Gün geçtikçe çoğalan özel ve yabancı öğrenciler hiçbir şekilde desteklenmemektedir. Eksik kadrolar çağdışı örgüt modeli ile her işi yüklenen okul idareleri, öğretmenler tükenme noktasına getirilmiştir.
• Seçmeci-elemeci sınavlar, dindar, muhafazakar, ezberci bir eğitim sistemi çocuklarımızı harcamaktadır.
• Sürekli Bakanlar Kurulunun geçirdiği öğrenciler, Türkçe bilmeyen öğrencilerle sınıf ortamı bozulmuştur.
• Çağ dışı ve günümüze cevap vermeyen tüzükler, yasalar güncellenmeyerek içinden çıkılamaz duruma getirilmiştir.
Soruyoruz:
Eğitimdeki tüm bu sorunlar katlanarak büyürken, EĞİTİM BAKANI NE YAPIYOR?
Kamusal eğitimde yaratılan ve yaşatılan sorunlar kime hizmet ediyor?
Bir diğer yandan; ekonomik sorunların insanların belini büktüğü bir dönemde özel okulların yıllık 150,000TL-165,000TL olarak okul harçlarını açıklandığı ve bu rakamları ödeyemeyen ailelerimizin ciddi bir şekilde devlet okullarına geçmeye başladığı bir süreçte sayın Bakan öğretmenlerin ciddi bir şekilde karşı çıktığı yasayı mecliste geçirmiştir. Tüm bu ailelerin geri durup ödeyemeyeceklerini bildikleri rakamları borç alarak veya aile büyüklerinden dilenerek, insan onurunu ayaklar altına aldırarak eğitim baronlarına bu paraların ödenmesini sağlamaya çalışmaktadır.
Eğitim Bakanı bilinçli olarak kamusal okullarımıza gerekli bütçe ve yatırımı yapmayarak, öğretmene saldırıp kaos ortamı yaratarak özel okulları mı besliyor?
Bilinmelidir ki sendikamız ve öğretmenlerimiz yapılan saldırılara boyun eğmeyecek, nitelikli, bilimsel, ücretsiz kamusal eğitim için mücadelesinden yılmayacaktır!”
Bunlar da ilginizi çekebilir