KTOEÖS, Eğitim Bakanlığı'na verdi veriştirdi!
Kıbrıs Türk Orta Eğitim Öğretmenler Sendikası (KTOEÖS) Milli Eğitim Bakanlığı’nın kamusal eğitimde sorunlara çözümler üretmediğini, hatta daha büyük sıkıntılara neden olacak kararlar aldığını savundu.
KTOEÖS, "eğitimdeki sorunlar ve bakanlığın icaraatları"yla igili sendikada basın toplantısı düzenledi. Basın toplantısında okunan açıklamada, “Eğitim Bakanlığı eğitimde dağ gibi büyüyen sorunlara çözümler üretmek yerine daha büyük sıkıntı ve kaos yaratmaya devam etmektedir” denildi.
Açıklamada, depreme dayanıksız okul binaları, eğitime ayrılan kaynağın yetersiz oluşu, müfredatın iyileştirilmesi, yabancı öğrencilerdeki artış ve öğretmen nakilleri konusunda bakanlığın adım atmadığı iddia edildi.
Okul binaları
Açıklamada, 5 okul binasının (Yeni Erenköy Lisesi, Namık Kemal Lisesi, Dr. Fazıl Küçük Endüstri Meslek
Lisesi, Güzelyurt Meslek Lisesi ve Cumhuriyet Lisesi) yıkılma tehlikesi altında olduğunun
raporlarla belirlendiği ancak sözkonusu oku binaları hakkında hiçbir gelişme kaydedilmediğini ve çözüm planı ortaya konmadığı ileri sürüldü.
Okullardaki riskli yapıların ikinci aşama testlerinin da yapılmadığı kaydedilen açıklamada, söz konusu yapıların hayati tehlike arz ettiği belirtildi.
"Kaynak yetersiz"
Devlet okullarının pek çoğunda derslik, mefruşat, malzeme eksikliğinin bulunduğunu bunların bazılarının veliler tarafından karşılandığı kaydedilen açıklamada, Eğitim Bakanı hamlelerinin kaos yarattığı ve bu kaosun bazı velilerin özel okulu tercih etmesine neden olduğu kaydedildi.
Açıklamada, şu öneriler yapıldı:
“Okulların fiziki alt yapıları iyileştirilmeli; sağlamlık testleri tamamlanmalı ve ihtiyaç olan
bölgelere okul yapılmalı; Okul yapılarına ve öğrenci sayılarına göre okul bütçeleri oluşturulmalı ve okul idarelerinin kullanımına verilmeli; Okulların fiziki çevreleri belirlenerek, okul güvenliği sağlanmalı, giriş çıkışların denetim altına alınmalı ve okul çevrelerindeki yapılanmalar kontrol altına alınmalı"
"Müfredat çağdaş olmaktan uzak"
Mevcut müfredatların bilimsellikten uzak olduğu iddia edilen açıklamada, “İthal müfredatlar ezber dayalı sınavlarla tekrarı gerektirecek modellere bürünürken bilimsel, çağdaş olmaktan uzaklaşmış gerici, ırkçı, etnik, sadece belli mezhepleri koruyan ayrılıkçı müfredatlar haline dönüşmüşlerdir. Öğrencilerin toplumsal konulardan uzaklaştırılmış, sorgulamayan, biat eden bireyler olarak yetiştirmesi hedeflenmektedir” denildi.
Yeni program hakkında kimsenin bilgisi yok
Açıklama, şöyle devam etti:
“Önümüzdeki eğitim öğretim yılında uygulanacağı söylenen yeni programın içeriği konusunda
kimsenin bilgisi yoktur. Yeni programa geçileceği söylenmesine rağmen ne programın kendisi
hazırlanmış nede programın gerektirdiği hazırlıklar tespit edilip yapılmaya başlanmıştır. Hazırlıksız,
günü birlik ve ithal program uygulamaları ile felsefesi belirlenmemiş olarak yapılan eğitim, eğitimde
beklenen hedeflere ulaşamamayı ve eğitim kalitemizin ve dolayısı ile de her zaman sorumlu görülen
öğretmenlerimizin tartışılmasını gündeme getirmekten öteye geçmemektedir. Sınıf Geçme Sınav Tüzüğü, Disiplin Tüzüğü gibi tüzükler günümüzde artık geçerliliğini kaybetmiş ve okullarda ciddi sıkıntılar yaşanmasına sebep olmaktadır. Güncelliğini kaybeden tüzüklerin derhal ele alınması ve güncellenmesi gerekmektedir”
"Bazı sınıflarda yabacı öğrenci oranı yüzde 40-50"
Eğitimin nüfus yapısına göre planlanması gerektiği kaydedilen açıklamada, “Nüfusunu bilmeyen bir ülkenin eğitimini planlaması mümkün değildir. Sorma gir hanı bir ülke olmaya devam edeceksek okullarımızda çok ciddi oryantasyon eğitim modelleri geliştirmek zorundayız" denildi.
Açıklama, şöyle devam etti:
"Bu yapılmadan ve şimdiki nüfus yapısı devam edecekse verimli, planlı bir eğitim modeli gerçekleştirmek mümkün olmayacaktır. Okullarımızda her geçen yıl eğitim dilini bilmeyen yabancı öğrencilerin sayısı artmaktadır. Bu konu Eğitim Bakanlığı tarafından görmezden gelinmekte ve bu sorunun çözümü için defalarca çağrı yapmamıza rağmen herhangi bir adım atılmamaktadır.
Dünyanın birçok ülkesinde bir sınıf içerisinde bulunan yabancı öğrencilerin yüzde 10 dan fazla olamamasına özen gösterilmekte ve bu öğrencileri için özel programlar bulunmaktadır. Ülkemizde ise bazı sınıflarımız yüzde 40-50’ e varan yabancı öğrenci sayısı oranına ulaşmaktadır. Bu öğrenciler için herhangi bir oryantasyon programı bulunmamaktadır. Okullarımızda geri dönüşü olmayan sorunlar oluşmadan bu konu bilimsel olarak değerlendirilmeli ve çözüm üretilmelidir”
Öğretmen nakil ve münhalleri
Öğretmen ihtiyacı ve nakilleri konusunda Milli Eğitim Bakanı yetkilileri ile uzlaşıya varılmasına karşın öğretmen ihtiyacının giderilmediğini; okulların ihtiyaçlarının karşılanmayacağı ve okulların yeni öğretim yılındaki öğretmen eksiğiyle açılacağı iddia edildi.
Açıklamada, “Eğitim Bakanı, eğitimin asli paydaşı olan öğretmenin temsilcisi sendikamız KTOEÖS’ü
dışlayarak okulların öğretmen ihtiyacını karşılayan nakilleri ve münhalleri popülizmle harmanlayarak,
ben yaparım olur mantığıyla tek taraflı olarak yapmaya çalışmıştır” denildi.
Hatalı olduğuna inanılan onlarca nakil işleminin engellendiğini ancak hatalar süreç içerisinde düzeltilmesine rağmen birçok öğretmen nakil yerini kabul etmesine rağmen yer değiştirme listesinde yer almadığı ve itiraz dilekçesi doldurmak zorunda kaldığı kaydedildi.
Açıklamada, "Okulların gerçek ihtiyacının belirlenmemesinin bir sebebi de entegrasyon politikaları ile uyumlu, Türkiye Cumhuriyeti’nden gelecek öğretmenlerin okullara yerleştirilmesidir" iddia edildi.
Açıklama, şöyle devam etti:
“Eğitim bakanlığının Türkçe, Türk Dili ve Edebiyatı branşında yayınlamış olduğu 53 nakil çalışması bile kaosu ortaya koymaktadır. Türkçe ve Türk Dili Edebiyatında 25 okulumuzun öğretmen ihtiyacı devam etmekte olup bu alanda 45 öğretmen eksiktir. Tamamlanmadığı takdirde 900 ders saati öğrenciler öğretmensiz kalacaktır. Genel olarak benzer durumlar tüm branşlarda görülmekte olup, yapılan nakil çalışmaları sonucunda açılacak münhal sayıları bile net olarak ortaya konulmamaktadır. Müdür ve Müdür muavini nakilleri ise hiç yapılmamıştır. Müdür, Müdür Muavinleri nakilleri de yapılmayarak yeni bir kaosa oynanmaktadır. Bu durum bile idareci, öğretmen ve okullar için bilinmezlik yaratmaktadır”.
Bunlar da ilginizi çekebilir