Sendika Yürütme Kurulu üyeleri ve bazı öğretmenlerin katılımıyla yapılan sembolik eylemde KTOEÖS Genel Başkanı Selma Eylem ve Genel Sekreteri Tahir Gökçebel konuşma yaptı.
Eylem esnasında, “Demokratik, çağdaş, toplum için nitelikli, bilimsel laik eğitim için, saygın, aydın, özgür öğretmen için, insanca bir geçim ve yaşam için, direnmeye, mücadele etmeye devam edeceğiz.” yazılı pankart açıldı.
-Eylem
Selma Eylem konuşmasında, sınavlara birkaç gün kalmasına rağmen hala okullarda 40 öğretmen eksiği ve boş geçen ders saatleri olduğunu savundu. Eylem, bakanlığın bu soruna çözüm önerisinin bazı derslerde sınıf birleştirme olduğunu söyleyerek, “Bir derse üç farklı öğretmen giriyor. Bu pedagojinin neresinde?” diye sordu.
Okullarda devam eden inşaatlara da işaret eden Eylem, “inşaatlarda ve konteynerlerde” tam günü eğitim programı uygulanmasını eleştirdi. Eylem, bu uygulama sonucunda öğrencilerin aç kaldığını ve güvenlik tehditlerinin oluştuğunu öne sürdü.
- “Dayatmalara ve tehditlere boyun eğmeyeceğiz”
Öğretmen ve sendikaya yapılan saldırıların devam ettiğini söyleyen Eylem, “Bütün bu dayatmalara, bütün bu tehditlere boyun eğmeyeceğiz.” diye konuştu.
Eylem, 2008 ve 2011 sonrası göreve başlayan öğretmenlerin mağduriyetlerinin yok sayılmaya devam edildiğini de iddia ederek, bu kişilerin özellikle emeklilik döneminde yaşayacakları sıkıntılara dikkat çekti.
“Bu sorunlara gözlerini kapattığı” gerekçesiyle Milli Eğitim Bakanını eleştiren Eylem, bu anlayışı kabul etmediklerini vurgulayarak, istifa çağrısında bulundu.
- Gökçebel
KTOEÖS Genel Sekreteri Tahir Gökçebel de Milli Eğitim Bakanını eleştirerek, bakanın da ülkede yaygınlaştırılmak istenen kültürün bir parçası olduğunu iddia etti. Gökçebel, "Birçok hukuksuzluk yapıp, icraatlarını kamuoyuyla paylaşmıyor ve yanlış bilgi veriyor" dedi.
Şahali: "Mağusa Limanı’nda hukuksuz şekilde süren durumun ortadan kalkması için olumlu oy vereceğiz"
Bakanlığın öğretmene saldırmayı sürdürdüğünü, öğretmen alımlarında ihtiyaçlı olanın değil torpilli olanın göreve alındığını savunan Gökçebel, sendika yönetimini suçlayarak topluma algı yaratılmaya çalışıldığını söyledi.
Gökçebel, “Milli Eğitim Bakanlığı eğer böyle devam edecekse bunun hesabını vermek zorundadır. Öğretmen bunun hesabını sormak zorundadır.” diye konuştu.
