BM Genel Sekreteri
Antonio Guterres’in, Güvenlik Konseyi’ne yönelik Kıbrıs sorunundaki iyi niyet misyonu ve UNFICYP ile ilgili iki raporunun,
Güney Kıbrıs’ta “acı tatlı” bir tat bıraktığı belirtildi.
Fileleftheros gazetesi, “Lefkoşa, BM Genel Sekreteri’nin Raporlarında Eşit Mesafenin Korunmasından Hoşlanmadı” başlıklı haberinde, Güney Kıbrıs’ın, BM Genel Sekreteri’nin Kıbrıs sorunundaki iyi niyet misyonuna ilişkin raporunda üç “boşluk” tespit ettiğini ve Rum Hükümeti’nin bu boşlukları tamamlamak için harekete geçtiğini yazdı.
Üç boşluğun, “çözüm şekli, Maraş konusu ve müzakerelerin yeniden başlamasıyla” ilgili olduğunu yazan gazete, Guterres’in Kıbrıs sorunuyla ilgili raporunda, sorununun çözüm şeklinde değinmekten kaçındığını belirtti.
Rum Yönetimi’nin, Güvenlik Konseyi tarafından onaylanması için hazırlanacak taslak konusunda diplomatik atağa geçtiğini belirten gazete, Dışişleri Bakanı Nikos Hristodulidis’in, raporda bulunmayan bu boşlukların tamamlanması amacıyla Güvenlik Konseyi’nin 5 daimi üyesiyle zaten temaslara başladığını yazdı.
Çabaların daha çok “iki kesimli, iki bölgeli federal çözümden, çözüm şekline ilişkin ifadenin yer alması; Maraş konusuna ve Türk tarafınca yapıldığı iddia edilen ihlallere daha çok vurgu yapılması; Kıbrıs sorunundaki müzakerelerin yeniden başlaması çabalarının yoğunlaşması” şeklindeki olgular üzerinde yoğunlaştığını yazan gazete, bununla birlikte Rum Yönetimi’nin üzerinde iyileştirmeler yapmak için çalışabileceği bir taslağın henüz bulunmadığını belirtti.
PELEKANOS
Habere göre Rum Hükümet Sözcüsü Marios Pelekanos, konu hakkında yaptığı açıklamada, BM Genel Sekreteri’nin iyi niyet misyonu ve UNFICYP raporunda eşit mesafeyi korumasından dolayı duyduğu üzüntüyü dile getirdi.
Pelekanos, eşit mesafenin korunmasının, diyaloğun yeniden başlaması çabasının devam etmesine ilişkin pencerenin açık tutulmasına yönelik Genel Sekreterin bir çabası olduğu düşüncesini de ihtimal dışı bırakmadı.
Pelekanos, olayların olduğu şekliyle kaydedilmesi daha doğruyken, eşit mesafenin korunmasının üzücü olduğunu belirtti.
Eşit mesafeyi koruma çabasının Türkiye ve Kıbrıs Türk tarafını muhtemelen cesaretlendirmeyeceğini söyleyen Pelekanos, bunun aksine, bu durumun; diğer tarafın pozisyonlarının BM Genel Sekreteri tarafından katlanılabilir olduğunu algılama hakkı verdiğini ifade etti.
Genel Sekreter’in raporlarının içerisinde Kıbrıs sorununun çözüm çerçevesini belirleyen kararlara ve kapalı Maraş bölgesindeki “yasa dışı faaliyetlere” özel olarak not edilmesini de önemli olduğunu söyleyen Pelekanos, Genel Sekreter’in Türkiye ve Kıbrıs Türk tarafının kapalı Maraş’taki faaliyetlerine ilişkin endişesini dile getirdiğini ve gerilimden kaçınılmasını istediğini de anımsattı.
Pelekanos, 17 Ocak’ta iki raporun Güvenlik Konseyi düzeyinde ele alınacağını da söyledi.
PARTİLER
Fileleftheros gazetesi Rum siyasi partilerin rapora ilişkin yorumlarına da yer verdi.
Habere göre AKEL açıklamasında, raporların içeriğinin, herkesi ve özellikle hükümeti düşündürmesi gerektiğini vurguladı.
AKEL, Guterres’in Kıbrıs sorununa ilişkin raporunun aynılarından biri değil, yeni bir olumsuz gelişme olduğunu belirtti.
AKEL, raporda, müzakerelerin yeniden başlaması gerekliliğinden ve çözüm şeklinden söz edilmemesinin oldukça endişe verici olduğunu da ifade etti.
EDEK ise açıklamasında raporda bir kez daha eşit mesafenin korunduğunu ve “işgal rejiminin, süregelmekte olan yasa dışı faaliyetlerinin sonuçları ve etkileri olmaksızın “tuzu kuru kalmaya” devam edeceğini savundu.
ELAM ise açıklamasında Rum tarafının siyasi yatıştırmalarının ve tavizlerinin, iyi çocuk doktrininin, Kıbrıs sorununu eşit mesafe yaklaşımlarına sürüklediğini belirti.