MAVİŞ: "ÇOCUĞUMU OKULA GÖTÜRÜRKEN UTANDIM"
Kıbrıs Türk Öğretmenler Sendikası (KTÖS) Genel Sekreteri Burak Maviş, bir sendikacı değil, bir baba olarak konuştuğunu belirten Maviş, okullardaki yetersizliklerden dolayı çocuğunu konteyner sınıflara götürürken utandığını ifade etti.
KONTEYNERLER HALA YERİNDE, İNŞAATLAR TAMAMLANMADI
Maviş, Mağusa’daki Karakol İlkokulu’nda da benzer sorunlar yaşandığını belirterek, konteyner sınıfların hala kullanıldığını ve gerekli güçlendirme inşaatlarının iki yaz geçmesine rağmen tamamlanmadığını söyledi. “Google'a yazsanız, konteynerlerin ne kadar dezavantajlı olduğunu öğrenirsiniz. Ancak iki yıl geçti, ne konteynerlerden kurtulduk ne de okulların inşaatları tamamlandı,” dedi.
"MAĞDURİYETİ YARATANLAR KURDELE KESİYOR"
Eğitimdeki bu eksikliklerin sorumlularının, bugün farklı yerlerde törenlerde kurdele kestiklerini eleştiren Maviş, “Meziyet, kurdele kesmek değil, göçmen köylere gelip vatandaşla yüzleşmektir,” diye konuştu.
"KOLAYCILIĞA KAÇMADIK, ÇOCUKLARIMIZI KAMU OKULUNA GÖNDERDİK"
Maviş, sendika başkanları olarak çocuklarını özel okullara göndermek yerine kamu okullarına kaydettirdiklerini, diğer çocukların haklarını savunmaktan vazgeçmediklerini vurguladı. “Kolaycılığa kaçmadık, güneydeki ya da sorunsuz özel okullara gitmedik. Devlet okullarına olan inancımızla çocuklarımızı konteyner sınıflara rağmen başka bir yere götürmedik, burada mücadele edeceğiz,” dedi.
"EĞİTİM BAKANI GÜVEN VERMİYOR"
Maviş, Eğitim Bakanı Nazım Çavuşoğlu'nu da sert bir şekilde eleştirerek, uygulanan politikalar nedeniyle okulların zamanında açılmadığını ve bakanın artık güven vermediğini belirtti. Maviş, "Bu kadar kaos ve kriz yaratılması doğru değildi. Eğitim, kültürümüzü ve kimliğimizi nesillere aktarmanın en önemli aracıdır. Ancak sürekli bir kaos içindeyiz," diye ekledi.
"OYUNCU DEĞİŞİKLİĞİ ŞART"
Maviş, Ünal Üstel hükümetine de çağrıda bulunarak, eğitim sisteminde başarısız olanların görevden alınması gerektiğini vurguladı. “Eğer bir oyuncu verimsizse, yerini değiştirmek gerekir. Eğitim Bakanı başarısız olduysa gitmelidir, bu sistem böyle çalışır,” dedi.
SERDAROĞLU: "BİR BABA OLARAK UTANIN DEDİM"
Kamu İşçileri Sendikası (KAMU-İŞ) Başkanı Ahmet Serdaroğlu, eğitimdeki sorunlara dikkat çekerken duygusal ve sert bir çıkışta bulundu. "Bir baba olarak utanın dedim," ifadeleriyle çocukların eğitim haklarının ihmal edilmesini eleştiren Serdaroğlu, hükümete sert bir şekilde yüklendi.
"ÇOCUKLARIMIZIN EĞİTİM HAKKI GASP EDİLDİ"
Serdaroğlu, okulların fiziki koşullarının ve hijyen şartlarının yetersiz olduğunu, bu sorunların uzun yıllardır çözülemediğini belirtti. "Okullar tatil olduğunda, okulların ne zaman açılacağını bilirdiniz ve çocuklarımızın daha sağlıklı, daha hijyenik koşullarda eğitim almasını sağlardınız. Ancak maalesef çocuklarımızın eğitim hakkı gasp edildi," dedi.
"OKULLARIN TEMİZLİĞİ YETERSİZ"
Kadro eksiklikleri nedeniyle okullarda temizlik yapılmadığını ifade eden Serdaroğlu, taşeron sisteminin ve dönemsel çalıştırmanın eğitimi baltaladığını belirtti. “Temizlik işlerini taşeronlara devrettiler, hijyen sorunu yaşıyoruz. Kadrolu hademe kalmadı, temizliği düzgün yapamıyoruz,” diyerek mevcut sistemin başarısızlığını vurguladı.
"YAZ BOYU HİÇBİR HAZIRLIK YAPILMADI"
Serdaroğlu, eğitimdeki aksaklıkların hükümetin sorumluluğunda olduğunu dile getirerek, "Bütün yaz boyunca Ağustos böceği gibi saz çalıp oynadılar. Okullar açılacak, hangi sınıflarda eğitim görülecek, öğretmenler tamam mı diye kimse düşünmedi. Bunu umursamadılar," diye konuştu.
"OYUNCU DEĞİŞİKLİĞİ GEREKİYOR"
Serdaroğlu, mevcut Eğitim Bakanı Nazım Çavuşoğlu’nun görevinden alınması gerektiğini savundu. "Futbol takımında bir oyuncu oynamazsa, o oyuncuyu değiştirirsiniz. Aynı şekilde başarısız olan yöneticilerin de değiştirilmesi gerekiyor," dedi. Ancak kimin geleceğinin önemli olmadığını, liyakata sahip birinin bu sorumluluğu üstlenmesi gerektiğini vurguladı.
"SORUMLULUK HÜKÜMETİN"
Serdaroğlu, hükümetin bu sorunlara kayıtsız kalmaması gerektiğini belirterek, "Başbakanın ve tüm hükümetin bu durumu anlaması ve çözüm üretmesi gerekiyor. Eğitimde başarılı olamayanların yerini değiştirmek zorundalar. Yoksa dünden yarına hiçbir şey değişmeyecek," dedi.