Meryem Toprak’ın ölüm nedeni tam olarak belirlenmedi

Meryem Toprak’ın ölüm nedeni tam olarak belirlenmedi. Otopsiyi yapan Adli Tıp Uzmanı Doktor İdris Deniz, KIBRIS GERÇEK’e konuştu: Devrim DEMİR Yamaçköyde Ekim ayında evinden ayrılan ve 20 gün sonra cansız bedenine ulaşılan engelli birey 39 yaşındaki Meryem Toprak’ın kesin ölüm nedeni henüz netleşmedi. Toprak’ın ‘SIR’ ölümüne ilişkin yapılan otopside kesin bir bulguya rastlanmadı, bulunduğunda çürüme aşamasına gelen cesetten çok sayıda örnek Türkiye’ye gönderildi. Otopsiyi gerçekleştiren Adli Tıp Uzmanı Doktor İdris Deniz, olayın Adli soruşturma boyutunda olduğuna dikkati çekti. Birçok yazışma prosedürü olduğunu, bu sebeple rapor sonuçlarının çok geç geldiğini de kaydeden Deniz, bu konuda birçok eleştiri yapıldığını ancak kendilerinin elinde bir şey olmadığına işaret etti. KIBRIS GERÇEK’e konuşan Doktor İdris Deniz, “Polis soruşturması işi çözecek” dedi. VÜCUDUNDA YARALANMALAR VARDI Meryem Toprak kayıp olduğundan 20 gün sonra ormanlık alanda bulundu. Bedeni çürümeye başlamış, otopsi yapılırken, şüphelenilen tüm noktalardan çok sayıda doku örneği alındı. Toprak’ın vücudunda tespit edilen yaralanmaların ise tespiti gelecek olan rapora göre belirlenecek. Yüz ve kollarında derin yaralanmalar tespit edilen Meryem’in sır ölümünü Türkiye’den gelecek olan rapor aralayacak. DOKTOR İDRİS DENİZ: “KONU ÇOK HASSAS” Adli Tıp Uzmanı Doktor İdris Deniz, konunun oldukça hassas olduğunu, adli boyutunun çok fazla olduğu için bu tür olaylarda açıklama yapmanın uygun olmadığını kaydetti. 39 yaşındaki Meryem Toprak olayında, polis soruşturmasının işi çözeceğine de işaret eden Deniz, “Meryem’in kaybolduğu zamanla bulunduğu zamanın yakın bir ölüm zamanı olduğunu değerlendirdik. Doku örnekleri aldık vücudunda bazı yaralanmalar mevcuttu ama çürüme ilerlediği için yaralanmalar ölmeden öncemi? öldükten sonramı oluştuğunu anlamak için örnekler aldık. Ölüm sebebi ancak bu yönde belirlenecek. Gözle görülür bir istismar bulgusuna rastlamadık, ama göremediğimiz bir şey var mı diye ‘SWAP’ örnekler aldık genetik inceleme yapılacak. Meryem’in vücudundaki yaralanmalar, yabani hayvanlar tarafından mı oluşturuldu, yoksa başka bir durumdan mı kaynaklandı onu da öğrenmek isteriz.” DENİZ: OLAYLARIN AYDINLATILMASI İÇİN OTOPSİ YAPILIR Doktor İdris Deniz, Meryem olayında en ince detayların bile düşünüldüğünü, şüpheli bir ölüm olduğu için otopsinin de büyük bir hassasiyetle yapıldığını vurguladı. “Bu otopside farklı olarak hastanedeki Patoloji ’ye, İstanbul Adli Tıp Kurumu’na ve Ankara Polis Kriminal Laboratuvarına birçok doku örneği gönderdik, daha kapsamlı inceleme yapılacak” ifadelerini kullanan Deniz, ceset üzerinde bulunan böcek ve kurtlar üzerinde de detaylı bir inceleme yapılacağını kaydetti. Adli Tıp’ın olayların tarafsız aydınlatılması için otopsi yaptığına dikkati çeken Doktor İdris Deniz, “Otopsi bulgularını değerlendirir, aldığı örneklerin, doku örneklerinin sonuçlarına göre değerlendirme yapar. Bu değerlendirmeler mahkeme kararlarına benzerdir mutlaka birilerinin hoşuna gitmez, raporlar hoşlarına gitmez aleyhimize konuşacak insanlar her zaman çıkacaktır. İnsanlar yargıçların da kararlarını beğenmez ancak eleştiriyi yapamazlar suç olur ancak Adli Tıp Uzmanı için konuşup suçlanabiliyoruz bunun da bir cezası yoktur.” “ADALETİN YERİNİ BULMASINI SAĞLIYORUZ” Her otopside ayrı bir hassasiyetle çalıştıklarını ifade eden Deniz, “Bizim işte önemli olan vicdanımızın rahat olmasıdır” şeklinde konuştu. Ortada şüpheli bir ölüm olduğunu gereken tüm incelemelerin yapıldığını kaydeden Deniz, “Amacımız ortada bir cenaze varsa incelemeleri yapıp, onun hakkını savunmak. Otopside ki amacımız, cesedin bize ifade ettiği şeyleri dile getirip adaletin yerini bulmasına yardımcı olmak” dedi. “TÜRKİYE’YE GİDEN ÖRNEKLER KIBRIS’TAN GELDİ DİYE ÖNCELİK GÖRMÜYOR” Doku örneklerinin son zamanlarda kolay kolay Türkiye’ye gönderilmediğinin de altını çizen Deniz, Doktor Burhan Nalbantoğlu Servisinde Pataloglar’ın konsey kurduğunu kaydetti. Örneklerin burada çok büyük bir hassasiyetle incelendiğine de vurgu yapan Doktor Deniz, “Burada konsey çok sağlıklı kararlar veriyor” dedi. Hala daha toksikoloji tetkikler, uyuşturucu, tarım ilaçlarının ülkede yapılamadığı için Türkiye’ye gönderildiğini kaydeden Doktor İdris Deniz, genetik tetkiklerin de gönderildiğini ifade etti. “Türkiye’ye giden örnekler, Kıbrıs’tan geldi diye öncelik görmüyor” ifadelerini de vurgulayan Deniz, İstanbul Adli Tıp Kurumu’na gönderilen her örneğin teslim edildiği tarih ve saatin yazıldığını bir önceki örnekler bakılmadan sıra gelmediğini bu yüzden en erken 3 ay gibi bir sürede sonuç aldıklarını söyledi. YAZIŞMALAR SÜRECİ SIKINTIYA SÜRÜKLÜYOR Raporların esas geç gelmesinin nedeni hakkında da yorum yapan Deniz, Türkiye’ye örnek giderken 9 yazışma yapıldığını, aynı yöntemle de geri geldiğini söyledi. Bu işin kalıcı bir çözüme ulaşması için girişimde de bulunduğunu anlatan Doktor İdris Deniz, “Bir önceki İçişleri Bakanımız hatırlatmama rağmen, Türkiye kabul etmesine rağmen, görevlendirme çıkarıp göndermediler. Yazışmaları bir tıkla Bilgisayar’dan alabilecekken şimdi 9 yazışma ile alıyoruz. İstanbul Adli Tıp Kurumu tetkike bakar, tetkik sonucu İstanbul Bakır köy Cumhuriyet Başsavcılığı oradan İstanbul Baş Konsolosluğuna gönderilir. Konsolosluk Dış İşlerine bağlı olduğu için Dış İşleri vasıtası ile Sağlık Bakanlığına gelir. Sağlık Bakanlığı PGM’ye gönderir. Poliste olayın bağlı olduğu kaza müdürlüğüne kaza müdürlüğü de karakola gönderir. Tetkik bana karakoldan gelir. Adli tıp en son kapı” dedi.