Alkollü sürücü Lefkoşa Sanayi kavşağında kazaya sebep oldu! Alkollü sürücü Lefkoşa Sanayi kavşağında kazaya sebep oldu!
Bağımsızlık Yolu Onur Kurulu Başkanı, Lefkoşa milletvekili adayı Tahsin Oygar, “Ülkede sanata ve sanatçıya gereken değerin verilmediğini, sanat emekçilerinin görmezden gelindiğini” ifade ederek, “sanat emekçilerini görünür kılmak için ellerinden geleni yağacaklarını” söyledi. Partiden yapılan açıklamaya göre, Tahsin Oygar, BRT ekranlarında yayınlanan 18. Saat Seçim Özel programına katılarak seçimlere ve gündeme yönelik açıklamalarda bulundu. Ülkede sanata ve sanatçıya "gereken değerin” verilmediğinden bahseden Oygar, “Nasıl ki kadının görünmez emeği, emek gücünün yeniden üretimini sağlar, sanat da toplumsal yaşamın, yani hayatın yeniden üretimini sağlayan görünmeyen emektir. Bunu görünür kılmak için elimizden geleni yapacağız” dedi. Oygar, “Sanata lüks gözüyle bakanlara şunu söylemek gerekir, temel tüketim maddelerinin değeri olmadığında anlaşılır lüks ise eğer sahip olursanız fikriniz olabilecek bir şeydir. Hayatta anlamı, duyguyu, aşkı, hikâyeyi üreten şey en temel ve hayati ihtiyacımızdır bu da sanattır” diye devam etti. “Sanatın sanatçılar tarafından yönetileceği bir yapının oluşturulması gerektiğini, bunun çok önemli olduğunu ve bu yasanın da geçmesi için Bağımsızlık Yolu olarak ellerinden geleni yapacaklarını” ifade eden Oygar, sanatçıların da sendikalaşması gerektiğini düşündüklerini söyledi. “KOOPERATİFÇİLİK ALTERNATİF BİR EKONOMİK KALKINMA İMKANIDIR” Kooperatifçilik ile bir soru üzerine Oygar, “Kooperatifçiliğin kapitalizm içerisinde de olsa planlı bir ekonomik kalkınma için kayda değer bir alternatif olduğunu” söyledi.  Oygar, “Kooperatifçilik dayanışmadır, demokratikliktir, yardımlaşmadır paylaşımdır. Bunun hem ideolojik hegemonyası için hem de gerçek hayatı değiştirebilmesi için de Bağımsızlık Yolu olarak çalışacağız” dedi. Oygar, konuşmasına şöyle devam etti: “Anayasanın 63. Maddesi ‘Devlet, kooperatifçiliğin gelişmesini sağlayacak önlemleri alır ve kooperatiflerin demokratik ilkelere uygun olarak çalışmalarını yasa ile düzenler’ denmesine rağmen bugüne kadar ki gelmiş geçmiş tüm hükümetler, Kooperatif Merkez Bakasının yönetimini işgal etmiş, yaptıkları siyasi atamalar ile gasp etmiştir. 1986’dan beri genel kurulunu yaptırtmayıp Kooperatif Merkez Bankasını, gerçek sahipleri olan kooperatiflerin yönetmesine engel oldular oluyorlar. Devletin Kooperatif Merkez Bankasına 2020 rakamlarıyla 5 Milyar TL borcu var ve onu da düzensiz ödüyor. Hem borcunu ödemiyorsun hem de anayasaya aykırı davranıp Kooperatif Merkez Bankasını işgal ediyorsun. Bu kabul edilir bir şey değildir.” “Kooperatif Şirketler Mukayyitliği teoride, bu ülkede kooperatifleri denetleyen gelişmelerini ve demokratik işleyişlerini yöneten bir yer olarak kurgulanmışken yıllardır siyasi atamalarla mukayyidin damdan düşer gibi atandığı bir yer olarak kalmıştır. Eksiklikleri için ciddi anlamda 2000 yılından beridir doğru düzgün personel istihdamı sağlanmamıştır” diyen Oygar, “Talebimiz Sayıştaylık ve Yargımız gibi bağımsız ve özerk bir yapıya evirtilmesi ve aktif olarak çalışmasının sağlanmasıdır” dedi. “KÜLLİYEYİ YAPTIRMAYACAĞIZ” Son günlerde gündemi meşgul eden külliye yapımı için ayrılan bütçe konusuna da değinen Oygar, “586 Milyon TL’nin hem burada hem de Türkiye’de ekonomik sıkıntı çeken emekçi halkın sırtından alınıp külliye yapımında kullanılmasına kesinlikle karşı olduklarını” belirtti. “Külliyenin yapılmaması için ellerinden geleni yapacaklarını” söyleyen Oygar, külliyenin yapılması halinde binanın “kamulaştırılacağını” söyledi. TEKNOLOJİ KİMİN ELİNDE VE NE İÇİN KULLANILDIĞIYLA TARTILIR “Bugünün teknolojisi egemenlerin elinde ve biz emekçilerin aleyhine kullanılıyor” diyen Oygar, “Mesela Mobese kameraları da bir teknoloji ve bugün bizim gözetim toplumu haline gelmemizi sağlıyor” dedi.  Oygar, Bağımsızlık Yolu’nun, teknolojinin emekçi kesimlerin kendi ideallerinin, kendi yaşam standartlarının yükseltilmesi için kullanılmasından yana olduğunu ifade etti. Bilişim Suçları Yasasına da değinen Oygar, mevcut Yasa’da tadilat yapılması, “daha özgürlükçü bir yasa” haline getirilmesi gerektiğini söyledi.