Halkın Partisi (HP) Genel Başkanı Kudret Özersay, sosyal medya hesabından açıklama yaptı.
Türkiye ile imzalanan protokolde "toplantı ve karar alma süreçleri de dahil iyileştirici düzenlemeler yapılacaktır" ifadesinin yer aldığına işaret eden Özersay, “Yakında Meclis’te konuşma süreleri de kısıtlanırsa hiç şaşırmamak gerekir.” dedi.
"ANTİ-DEMOKRATİK UYGULAMALAR ARTARAK DEVAM EDECEK"
Gidişat ve amacın belli olduğunun altını çizen Kudret Özersay, anti-demokratik uygulamaların artarak devam edeceğini söyledi.
Bir uluslararası anlaşmada, Türkiye Cumhuriyeti'nin TBMM'nin nasıl çalışacağına, konuşma ve karar alma yöntemlerine dair bir tahhütte bulunsa olsa bunun Türkiye'de nasıl algılanacağı sorusunu soran Özersay, sözlerine şu şekilde devam etti:
"Hükümette olduğumuz dönemde Halkın Partisi olarak Meclis'in daha verimli çalışması için muhalefetin sesini kısmadan Meclis İç Tüzüğü'nde değişiklikler önermiştik. Maalesef diğer siyasi partiler buna destek vermemişlerdi. Zamanında buna bile karşı çıkan UBP'nin şimdilerde bir başka amaçla bunu Türkiye ile bir antlaşmanın içerisine yazarak yükümlülük altına girmesi, bu saatten sonra Meclis içerisinde muhalefetin sesini daha da kısmaya dönüktür, çok açık. Meclis etkisini daha da yitirecek belli oluyor.
Meclis'te bağırıp çağırmalarla bu zihniyetin engellenebileceğini düşünmüyorum. Çünkü çoğunluğa sahip olmanın demokrasi olduğuna inanan, muhalefetin sesini duymamak ve cebap vermemek için Meclis koltuklarını boşaltan bir zihniyetle karşı karşıyayız. Ülkenin en erken zamanda meşru olmayan bu hükümetten kurtulması ve UBP-DP-YDP hükümeti ve zihniyetiyle, normalmişler gibi meşruymuşlar gibi hükümetçilik-muhalefetçilik ilişkisi kurulmaması yönünde bir tavra ihtiyacımız var."
