Lefkoşa Ağır Ceza Mahkemesinde yargılanan sanık, 3 yıl hapse mahkum edildi.
Füsun Cemaller’in başkanlığında, Kıdemli Yargıç Vedia Berkut Barkın ve Yargıç Tutku Candaş’dan oluşan Lefkoşa Ağır Ceza Mahkemesi heyetinin verdiği kararı Yargıç Barkın okudu.
Yargıç, 3 Mayıs 2023 tarihinde, saat 22:30 sıralarında, Güzelyurt - Lefkoşa Anayolu üzerindeki Mevlevi Çemberi’nde, polis tarafından yapılan trafik kontrolü sırasında kontrol maksatlı durdurulan araç sürücüsü Cemal Ressan’nın şüpheli hareketleri sonucu, üzerinde ve aracında arama yapmak maksadıyla araca girmeye çalışan polis memurunu darp etmesi sonucu, polis memurunun araçtan dışarıya doğru düşerek başını vurup yaralanmasına ve cep telefonunun kırılarak hasara uğramasına sebep olduğunu kaydetti. Yargıç, sanık Cemal Ressan’ın olay yerinden aracı ile ayrıldığını, yapılan soruşturma sonucu tespit edilerek tutuklandığını söyledi. Sanığın soruşturmanın ardından yargılanmak üzere cezaevine gönderildiğini kaydeden yargıç, 16 Mayıs 2023 tarihinden beri hükümsüz tutuklu olarak cezaevinde beklediğini kaydetti.
Sanığın işlediği suçların yaygın ve vahim olduğunu kaydeden yargıç, kamu görevi yapan polislere karşı suç işlemiş olmasının aleyhinde ağırlaştırıcı faktör olarak değerlendirdiklerini açıkladı. Barkın, sanığın işlediği ağır yaralama suçu için ceza yasasının ömür boyu hapis ve vahim zarar suçu için ise 7 yıla kadar hapis cezası öngördüğüne vurgu yaptı. Barkın, “Kişilerin vücut bütünlüğü Anayasa’mızda düzenlenen ve koruma altına alınan bir hak olup, kimsenin hangi şartlar altında olursa olsun, bilinçli bir şekilde bir başkasını kaba kuvvet kullanarak ağır yaralamaya ve/veya vahim zarara uğratmaya hakkı yoktur” dedi.
Barkın, şöyle devam etti:
“Yüksek Mahkememiz hayat ve vücut bütünlüğü hakkının ihlaline karşı işlenen bu tür ciddi ve vahim suçlarda gerek sanıkları gerekse bu suçları işleme temayül ve hevesinde olan başka kişileri de suç işlemekten caydırıcı ve ibret verici bir cezanın verilmesi vurgulamıştır. Yüksek Mahkememiz Genel Sekreterliği tarafından yayınlanan yıllık Faaliyet raporlarına ve huzurumuzdaki davalara bakıldığında sanığın mahkum olduğu suçların yaygın suç türlerinden olduğu görmekteyiz. Bu noktada Yüksek Mahkememiz tarafından birçok içtihat kararında vurgulandığı üzere, “yaygın ve vahim suçlarda kamu menfaatinin ön planda tutulması” gerekmektedir. Sanık Avukatı Sanığın durdurulduğunda araçtan indiğini ve ilk andan uyuşturucu etkisi altında olduğunu polise söylediğini; Daha sonra sanığın kaçmak için araca girip hareket ettiği sırada yani müştekinin duran bir araca değil hareket eden bir araca atladığını bu nedenle olayın sonucunda katkısal kusuru olduğunu söylemiştir. Ancak Sanığın normal bir trafik kontrolü yapan polise karşı ve polisin kendisini durdurmak için araca eğildiğinde aracı sürmeye devam ederek onu göğsünden ittiği hususundaki olgular suçun işleniş şeklindeki vahameti ortaya koymaktadır.”Kıdemli Yargıç Vedia Berkut Barkın, son zamanlarda huzurlarına gelen davalardan polise karşı görevinden men etmek için işlenen yaralama suçlarında da artış olduğuna vurgu yaptı.
Barkın, “Böylesi suçlar toplumun güvenliğini sağlamaya çalışan ve kamu hizmeti ifa eden polislere ve dolayısıyla da devlet otoritesine karşı işlenen ve kamu menfaatini oldukça olumsuz etkileyen vahim suçlardır. Kişilerin ve toplumun güven ve huzur içerisinde yaşaması için görev ifa eden polislere karşı bile suç işlemeye cesaret eden sanıklara hoşgörü ile yaklaşmamız mümkün değildir” ifadelerini kullandı.
Barkın, sanığın dikkate alınan davasında 427 miligram hintkeneviri tasarrufundan mahkum olduğunu ve miktarın oldukça cüzi olduğuna değindi.
Sanığın lehine ve aleyhine alınan tüm faktörlere değinen Barkın, sanığa oybirliği ile üç yıl hapis cezası verdiklerini açıkladı.