Barbaros Şansal: Kurallara uymayanlar sonuçlarına katlanacaklar!

Kıbrıs Gerçek - Özel Haber Uzun süredir Kıbrıs'ta yaşamına devam eden ünlü Moda Tasarımcısı Barbaros Şansal, Kıbrıs Gerçek ekranlarında Taha Can Gürlek'e Konser için geldikleri Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nde sahte PCR testi verdikleri için tutuklanan Bülent Ersoy'un orkestra ekibi ile ilgili çarpıcı değerlendirmelerde bulundu. Salgın döneminde daha hassas davranılması gerektiğine dikkat çeken Şansal, kuralların tüm toplum için olduğunun altını çizerek, KKTC'ye seyahat edecek insanların kurallar konusunda daha dikkatli davranması gerektiğini vurguladı. 72 saatlik PCR testi ve aşı kartı zorunluluğunun herkes için olduğunu da hatırlatan Şansal, kurallara uymayanların sonuçlarına da herkes gibi katlanacağını ifade etti. "KURALLARA UYMAYANLAR SONUÇLARINA KATLANACAKLAR" Kuralların toplum sağlığı için olduğunun altını çizen Şansal, "Böyle bir salgın döneminde insanların daha hassas ve daha kurallara uyan ve toplum sağlığını daha gözeten davranışlar içinde olması gerekir. Olup bitenler hem Kıbrıs'a, hem de Türk insanına çok yakışmadı. Bir kural var, KKTC'ye seyahat edecek insanlar bu kurallara uymak zorundalar. 72 saatlik PCR testleri ve aşı kartları ile gelmek zorundalar, dolayısı ile kurallara uymayanlar sonuçlarına katlanacaklar." şeklinde konuştu. "DAHA BÜYÜK SKANDAL KONSERİN YAPILABİLMİŞ OLMASI" Konu ile ilgili hukuksuz olayları peş peşe sıralayan Şansal, "Perşembe gecesiydi biz aynı uçakla geldik. Siperliği vardı Bülent hanımın ama maskesi yoktu. Ercan'da da maskesi yoktu, pembe gözlüğü, pembe ruju dikkat çekiyordu. Beyaz elbiseler içindeydi, pembe çanta, pembe ayakkabı ve kafasında pembe çiçeği ile gümrükte biraz ayak üstü sohbette ettik. Biz 40 yıllık arkadaşız, zaman zaman birbirimizi kırmadan kinayeli olsak da, birbirimizden sözümüzü esirgeyen insanlar değiliz ve yıllarca da kostümleri için beraber de çalıştık. Bülent hanım perşembe gecesi geldi, sazı ondan 2 gün sonra haberlerden okduğum kadarı ile geldiler. Anladığım kadarıyla Kıbrıs'ta hazırlanmış PCR testleri, Türkiye'den gelen bir insan Kıbrıs'a gelmeden nasıl test sonucu alabiliyor? Bir kere burada çok vahim bir soru var. Organize bir şekilde bu testleri Adapass sisteminden alanlar, temin edenler, havalimanında bu şahıslara teslim edenler yada uçakla Türkiye'ye yollayanlar bunlar yasadışıdır, hukuksuzdur. Bakın insan kaybediyoruz, can kaybediyoruz. Daha büyük bir skandal bu olaylar ortaya çıktıktan sonra konserin yapılabilmiş olması." ifadelerine yer vererek, yaşananları skandal olarak değerlendirdi. "KONSER VERİLDİKTEN SONRA TUTUKLANDILAR" Yargıçların yargılama süresinde iyi niyetli davrandığını belirten Şansal, "Konser verildikten sonra tutuklama meselesi oldu. Yabancı oldukları için 90 gün olan yargılama sürecini yargıçlar iyi niyetli davranarak 30 günde mahkemeyi sonuçlandırdılar. Hapislik cezası aldıklarını öğrendim, cezaları bittiğinde de muhtemelen deport edilecekler. Bir daha da adaya girişleri mümkün olmayacak." dedi. "BÜLENT HANIMIN AÇIKLAMALARI İTİBAR EDİLECEK AÇIKLAMALAR DEĞİL" "KKTC bana olup biten olaylarla kendi hukukunu öğretti. Ben kinci ve darılgan bir insan değilim. Bu adayı ve halklarını çok seven bir insanım, 65'ten beri bu adaya gelip gidiyorum. Bülent hanımın açıklamalarını okudum "Servetimi harcayacağım, avukatlarımı yolluyorum" falan diye. Bunlar itibar edilecek açıklamalar değil. Çünkü Türkiye Cumhuriyetinin kullandığı Avrupa Kara Hukuku ama KKTC'nin kullandığı anayasa ise emsal hukuku yani ada, Britanya hukuku. Türkiyeli avukatların burada avukatlık yapma ruhsatları yok. Ancak 2 yıl daha okurlarsa Emsal Hukuku belgelerini alırlarsa bunu yapabilirler. Ada'da çok nitelikli avukatlar vardır." Yapılan sahteciliğin basit bir olay olmadığına vurgu yapan Şansal, son olarak sözlerini şöyle bitirdi; "Burada sadece 21 kişilik saz heyeti üzerinde yoğunlaşmayı da doğru bulmuyorum. Bu organizasyona aracı olan yada iştirak eden işletmeciler, hatta Bülent Ersoy'un menajeri bunları bilmiyor olamaz. Bu bir kişinin fotokopi yaparak Ercan'daki gümrükten geçirebileceği bir vukuat değil. Sorumlu bütün kişiler hakkında soruşturma açılması gerekiyor. Sadece bir saz heyetinde bunu gördük, acaba başka olaylarda var mı? Birilerinin ricalarıyla iş yapılıyor mu? Bu hususlarında araştırılması gerekiyor."