Son bir haftanın trafik bilançosu ağır... Son bir haftanın trafik bilançosu ağır...

“KAZANARAK KIVILCIMI ATEŞLEYECEĞİZ”

Demokrat Parti (DP) Milletvekili Adayı Serhan Aktunç, ara seçimleri bir kıvılcım olarak gördüğünü söyleyerek, “Kendim ve partim adına bir kartopu olarak vurguluyorum bunu. Bu seçimde halkın artık büyük partilere karşı bir parti seçimi değil de artık doğru adaylar çıkarıldığı zaman, kendi gibi hisseden, sadece eleştiri yapmak için değil halkın genelini kapsayan kişilerin seçilmesi önümüzdeki seçimler için de bir tetikleyici olacak” dedi. Demokrat Parti Milletvekili Adayı Serhan Aktunç, Kıbrıs Postası’nda Ulaş Barış’ın konuğu oldu. Serhan Aktunç, halkın kendilerinden biri olarak gördüklerinden dolayı gittiği yerlerde desteği en yakından gördüğünü belirterek, “Çünkü yaşadıklarımı anlatıyorum, onlara içimden geldiği gibi konuşuyorum ve sözüm ile özümün bir olduğunu düşünüyorum. Siyasi partilere baktığınızda emekçinin yanında, sosyal demokrat olduğunu, ekonomik sıkıntıların en üst düzeyde olduğunu söyleyen partiyi görüyoruz, mesela bir tanesi billboardlara büyük paralar harcıyor, büyük kampanyalar yapıyor. Bu sözüyle özünün bir olmadığını gösteriyor” dedi.

“HALKIMIZIN SÖZÜNÜ TUTAN BİRİNE İHTİYACI VAR”

Serhan Aktunç, özel sektörün zorluklarını yaşamış biri olarak hem kamuya hem özel sektörün ihtiyaç ve beklentilerinin farkında olduğunu belirterek, “Üniversitede yaklaşık sekiz yıl hocalık yapıp bilimin ne kadar önemli olduğunu bilen ama diğer tarafta da iki yıl kamunun en üst düzeyinde çalışmış, Türkiye ile yapılan protokollerde, eylem planlarında birebir işin içinde olan en önemli bir, iki insandan biri olan, hepsini kucaklayabilen bir kişiyim. Halkımızın samimi, dürüst konuşan, sadece yapabileceklerini söyleyen birine ihtiyacı var” dedi.

“ARA SEÇİM BİR KIVILCIM OLACAK”

Serhan Aktunç, ara seçimleri bir kıvılcım olarak gördüğünü söyleyerek, “Kendim ve partim adına bir kartopu olarak vurguluyorum bunu. Bu seçimde halkın artık büyük partilere karşı bir parti seçimi değil de artık doğru adaylar çıkarıldığı zaman, kendi gibi hisseden, sadece eleştiri yapmak için değil halkın genelini kapsayan kişilerin seçilmesi önümüzdeki seçimler için de bir tetikleyici olacak” dedi. Aktunç, partiler adaylarının belirlerken halk ile sürekli beraber olan, adayları halkın içinden olan insanlardan seçilmesi gerektiğini belirterek, “Bazı partiler algı yapmaya çalışıyor ama biz bu seçimin en iddialı kişilerinden, partilerinden bir tanesiyiz. Pazar akşamı seçime gidecek olan vatandaşlarımızın da bunun farkında olduğunu düşünüyorum. Ne kadar algıyı değiştirmeye, spekülatif haberler yapmaya çalışsalar da pazar gününde ben çok büyük bir teveccühle iyi bir yerlere geleceğimi düşünüyorum” dedi.
“TÜRKİYE İLE İLİŞKİLERE HAKİM BİR BÜROKRATIM”
Aktunç, ekonominin dışında trafik ile ilgili büyük sıkıntılar olduğunu söyleyerek, “İnsanların yollarda harcadığı zamanlar, trafikteki dün de bir vatandaşımızı kaybettik. Bunların büyük bir sıkıntı olduğu bize çıkan anket sonucunda bunu gördük. Bununla birlikte bir diğer önemli konu da Türkiye ile olan ilişkiler konusu. Bu konuda da halkımızın daha dirayetli, Türkiye ile ilişkilerimizin ne kadar önemli olduğunu bilen, Türkiye’nin bizim yanımızda olan tek devlet olduğunun farkında olan, onlarla gönül bağımızın olduğunu çok iyi biliyorlar ama gerek bürokratlarımız gerekse siyasilerimizin bu konuda daha altı dolu projelerle Türkiye’ye gittiğinizde bunu savunabilecek kişiler olmasını istiyorlar” dedi.
“EKONOMİK BAĞIMSIZLIĞIN TEK YOLU TURİZM”
Aktunç, ülkenin ekonomik ve siyasi bağımsızlığının tek başına ayakta kalmasının tek kurtuluşunun turizmden geçtiğini belirterek, “Bunu sahiplenmemiz gerekir ama sahiplenmek için de bir laf vardır, toplumu arkasına almayan hiçbir hareket başarılı olamaz. Biz de toplumu arkamıza nasıl alabiliriz? İki tane yolu var; yerli istihdamı teşviklendirmek ve turizm pastasının piyasada esnafa, kafeciye, restorancıya, manava, berbere daha fazla yayılmasını sağlayan turizm sistemini kuracağız. Bilgi de var, plan da var. Gelişim yasasını değiştiriyoruz. Ülkede yapılabilecek en büyük turizm olayını yapıyoruz biz şu anda, bu protokolü DAÜ ile imzaladık. Diğer üniversiteler de işin içerisinde olacak, Eylül-Ekim ayında bu protokolün süresi bitecek. Ülkenin nasıl pazarlanacağını hangi bölgede nasıl turizm yapılacağını hepsi belli olacak ve güzelliği şu; kimse bize diyemeyecek, siz siyasiler buraları turizme açacaksınız, siyasi peşkeş diye. Yok öyle bir şey; bilim söyleyecek, bilim ne derse biz onu yapacağız” dedi.