Taçoy: Türkiye'mizi Bu İşe Bulaştırmayalım

Ulusal Birlik Partisi (UBP) Genel Başkan Adayı ve Lefkoşa Milletvekili Hasan Taçoy, Türkiye’nin isminin birileri tarafından UBP kurultayına karıştırılmak istendiğini savunarak, “Türkiye’mizi bu işe bulaştırmayalım” dedi. Ulusal Birlik Partisi Genel Başkan Adayı ve UBP Lefkoşa Milletvekili Hasan Taçoy, katıldığı televizyon programında Serhat İncirli’nin sorularını yanıtladı. Türkiye’nin isminin birileri tarafından kurultaya karıştırılmak istendiğini öne süren Taçoy, “Bir arkadaşımız elinde bayrak ‘Türkiye benden yana’ diyerek koşuyor. Bir diğer arkadaşımız ise ‘Türkiye bana karşıydı ama ben aramı düzelttim, ben geri çektirildim mağdur oldum’ havasında. Peki biz ne olduk?” ifadelerini kullandı. Taçoy’un ofisinden yapılan yazılı açıklamaya göre, “Müdahale konusunda hiç kimsenin ağzının suyu akmasın, bırakalım, Türkiye’mizi bu işe bulaştırmayalım” diyen Taçoy, Türkiye ile KKTC’nin arasında çok aykırı politikalara girilerek devletçilik anlayışından uzaklaşıldığında farklı durumlar gelişebileceğini söyledi. “Bizim tek çıkar yolumuz ve tek kapımız Anavatan Türkiyemiz’dir” diyen Taçoy, Türkiye’nin adı kullanılarak yaratılmaya çalışılan “mağdur edebiyatı” ile bir yere varmanın mümkün olmadığını vurguladı. Kendisinin herhangi bir anket yaptırmadığını ifade eden Taçoy, sadece çağrı merkezi aracılığıyla üyelere ulaştıklarını söyledi. “MEVCUT ARİTMETİKTE MECLİSTEN UBP’SİZ BİR HÜKÜMET ÇIKMAZ, SEÇİME BU HÜKÜMETLE GİDERİZ” Taçoy, meclis aritmetiğine bakıldığında UBP dışında hiçbir partinin hükümet kuramayacağının görüldüğünü kaydederek, kurultay sonrasında mevcut hükümetin bozulması durumunda Anayasal sürecin başlayacağını hatırlattı. Taçoy, “Duruma göre ne olacağının kararını verecek olan UBP Parti Meclisi’dir. Belki de hiç istifa olmadan seçim kararı alınır ve şimdiki hükümet de seçim hükümeti olur” dedi. Taçoy, en kötü senaryo olarak da, yeni hükümet kurma çalışmalarının sonuçsuz kalmasıyla ocak sonu, şubat başı erken seçime gidilmesi ihtimali bulunduğunu belirterek, bunlar dışında bir başka seçeneğin olmadığını söyledi. Türkiye’den bazı kişilerin danışman olarak KKTC’ye geldiğinin ve onların müdahalesinin söz konusu olduğunun sorulması üzerine, “Ben müdahale edileceğini sanmıyorum” diyen Taçoy, Hükümet işleri, UBP’nin kuruluş yıldönümü ve 15 Kasım için birçok kişinin davet edildiğini belirtti. “HER ZAMANKİNİN AKSİNE BU SEFER TARAF OLMAYARAK KUTUPLAŞMANIN ÖNÜNE GEÇMEYİ HEDEFLEDİM” Kurultay öncesinde ilçe yönetimlerinin belirlenmesi sırasında gençlik örgütleri seçimlerinin de yapılacağını anımsatan Taçoy, her zamankinin aksine bu sefer taraf olmayarak kutuplaşmanın önüne geçmeyi hedeflediğini belirterek, herkese de bu yönde davranılması yönünde çağrı yaptı. Basında yer alan “17 milyon TL’lik boş zarf (Türkiye’ye yangından sonra gönderilen yardım konusu)” haberlerine ilişkin soruya, konuyla ilgili bilgisi olmadığı yanıtını veren Taçoy, “İçinde bir para vardı ya da yoktu, benim için bir anlam ifade etmez. Önemli olan kendi içimizde toparlanacak olan veya kendi içimizde yaratılacak olan bir fonla yapılmasıydı. Bu da vatandaşın kendi kabiliyetleri ile ortaya koyabileceği bir şeydi. Bu yapılmadı” dedi. “GÜNEY KIBRIS’IN YANLIŞ POLİTİKASI TÜRKİYE GİBİ DİĞER ÜLKELER TARAFINDAN DA DİLE GETİRİLECEK” Hasan Taçoy, Doğu Akdeniz’deki son gelişmelerle ilgili şunları kaydetti: “Çin Seddi’nden Cebelitarık’a kadar bir politika vardır ve bu politikanın ruhunda dünya güçleri içerisinde eğer bir nota, bir ritim dizisi yazılacak olursa, başa bir anahtar konulması lazım. Ya bir ‘fa’ anahtarı ya da bir ‘sol’ anahtarı konulması lazım. Bir de hangi vuruşta çalınacağının yazılması lazım. Bu coğrafya üzerindeki ‘fa’ ve ‘sol’ anahtarı Türkiye’dir. Türkiye’nin adı oraya yazılmazsa geriye kalan vuruş gücü de yazılamaz. Bu coğrafyada, Libya politikasından başlamak üzere görünen şudur ki, bu bölgedeki hakimiyetin nasıl bölünebileceği net bir şekilde ortaya çıkmıştır. Dünya güçleri bağırdı, çağırdı. Güney’e de bazı mesajlar gitti bu konuda, ama o hamasi mesajların ötesinde, konu aynı şekilde kaldı. Ve bir bakıyoruz ki, gerek İsrail, gerek Mısır, gerekse Libya’da Türkiye’ye karşı bir yakınlaşma var. Güney Kıbrıs’ın verdiği yeni bir ihaleye çıkmayacağı sözünün yarattığı sulh ortamı için bu ülkelerin konuya müdahil olacaklarını tahmin etmekteyim. Günün sonunda, diğer ülkeler de Türkiye gibi, bu sondajın yanlış olduğunu söyleyeceklerdir.” “SİYASETTEKİ TARTIŞMALAR, EKONOMİK ALANDA KAÇAĞA VE KAYBA YOL AÇMAKTADIR” KKTC’deki ekonomik durumla ilgili de değerlendirmelerde bulunan Taçoy, “Ülkenin bugünkü siyasi yapısı itibarıyla, zayıf hükümet algısı neticesinde devlet gelirlerinde bir ivme ne yazık ki görülememektedir” dedi. Hasan Taçoy, meclis ve hükümet özelinde yapılan siyasi tartışmaların ekonomik alanda kaçağa neden olduğunu savunarak, devlet gelirlerinin artırılması için istikrarın derhal yakalanması gerektiğini vurguladı. Kurultay yarışının kendisi ile Faiz Sucuoğlu arasında geçtiğini iddia eden Taçoy şöyle konuştu: “Seçime üç hafta kaldı ve üç hafta içerisinde bir şey değişebilir mi, evet değişebilir. Ben seçmenden değerlendirme yaparken şunu görmesini isterim; birincisi, başka şeylerin arkasına saklanarak, ‘Türkiye bastırdı ben geri çekildim, mağdur edildim. Sonra da Türkiye ile aramı düzelttim, şimdi tamamım bana oy verin’ söylemi, ikincisi, ‘bak ben Türkiyeli yetkililerle resim çektiririm’ söylemi. Allah aşkına, Türkiyeli yetkililerle resmi olmayan mı var? Onlar Türkiye’ye yakın da ben mi uzağım? Bu gibi kriterlerin arkasına saklanarak oy toplamaya çalışan arkadaşlar vardır, bunlar yanlış işlerdir. Bunların yanlış olduğunu hep söyledim, söylemeye de devam edeceğim. Bizim yapmamız gereken, kendi içimizde, kendi üslubumuzla yakalayacağımız bir ivmedir. Bu ivme de göstermiştir ki bu yarış Faiz bey ile benim aramda geçmektedir.”