Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Ayvasıl-Türkeli şehitlerini anma mesajında “Ayvasıl-Türkeli katliamını gerçekleştiren Rum katillerin bilinmesine rağmen bunların bir tekinin bile yargılanmadığını” belirtti.

Cumhurbaşkanı Tatar’ın mesajı şöyle:

“Akritas Planı doğrultusunda Kıbrıs Türk halkını yok edip Kıbrıs’ı bir Helen adası yapmak hedefiyle 21 Aralık 1963 tarihinde başlayan Rum saldırıları devam ederken, savunmasız Türk köylerinde tam bir vahşet, soykırım ve katliam yaşanıyordu.

Ayvasıl-Türkeli köyünü hedef alan Rum saldırılarında, köyde mahsur kalan ve esir alınan Türkler, işkenceye maruz kaldıktan sonra, elleri dikenli tellerle arkadan bağlanıp canlı canlı katliam çukuruna gömülmüşlerdi.

Katliam çukuru müteakip defalar açılıp diğer bölgelerde ve Lefkoşa’nın Rum bölgesinde bulunan hastanede katledilen Türkler de buraya gömülmüştür.

Açılan bu katliam çukurundan 21 soydaşımızın cesedi çıkarılırken, bunların arasında yaşlılar, gençler, kadınlar ve 9 yaşında bir de kız çocuğu vardı. Bu katliam bir soykırım olup insanlığın yüz karasıdır.

Bunun yanı sıra bu katliamı ve soykırımı gerçekleştiren Rum katiller bilinmesine rağmen bunların bir teki bile yargılanmamıştır. Arşivlerimizde bu Rum katillerin adları mevcuttur.

"Kanlı Noel" katliamının 61'inci yılında kurbanlar Londra'da anıldı "Kanlı Noel" katliamının 61'inci yılında kurbanlar Londra'da anıldı

Atlılar, Muratağa, Sandallar, Taşkent ile diğer bölgelerde yaşanan katliamlar ile Ayvasıl-Türkeli katliamı da Kıbrıs’ta Rum vahşetinin ve halkımıza uygulanan soykırımın açık kanıtları olup Anavatan Türkiye’nin garantörlüğü ile Türk askerinden vazgeçemeyeceğimizin de ana nedenidir.

Çünkü çok iyi biliyoruz ki Anavatan Türkiye’nin garantörlüğü ve Türk askeri olmadan bu adada yaşayamayız. Kıbrıs’ta ikinci bir Girit faciası yaşanır.

Maruz kaldığımız tüm katliamlara ve yaşadığımız tüm acılara rağmen, kin ve düşmanlık gütmüyoruz, ama bunları unutmamız asla mümkün değildir.

Uğraşımız; halkımızın bir kez daha katliam ve soykırımlara uğramaması, 1974 öncesinin acı ve karanlık günlerine geri dönmemesidir.

Bu nedenle adil, kalıcı ve sürdürülebilir bir antlaşmadan yanayız. Bunun da yolu, halkımızı Rum’un azınlığı yapmayı, Anavatan Türkiye’nin garantörlüğünü kaldırmayı ve Türk askerini Kıbrıs’tan uzaklaştırmayı hedefleyen federasyon hayalinden değil, halkımızın ve Anavatan Türkiye’nin desteklediği eşit egemen iki ayrı devletin varlığına dayalı çözümden geçmektedir. Bu yolda da azim ve kararlılıkla yürümeye devam edeceğiz.

Aziz şehitlerimiz, sizi bir kez daha saygı ve minnetle anarken, aziz hatıralarınız önünde saygıyla eğiliyorum. Rahat uyuyun. Kan ve can pahasına yarattığınız ve bize emanet olarak bıraktığınız tüm kutsal değerleri ayaklar altında çiğnetmeyeceğiz. Sizi unutmadık, unutmayacağız, unutturmayacağız.”