Uyuşturucuya geçit yok! Uyuşturucuya geçit yok!
Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, “Ortaya koyduğumuz yeni siyaset, gün geçtikçe kök salıyor ve toplum tarafından daha da kabul görüyor” dedi. Tatar, KKTC’nin 38’inci kuruluş yıl dönümü etkinlikleri çerçevesinde, Kıbrıs Sağlık ve Toplum Bilimleri Üniversitesi tarafından düzenlenen, “Dünden Bugüne Kıbrıs ve KKTC” başlıklı konferansa katılarak konuşma yaptı. Cumhurbaşkanlığı’ndan yapılan yazılı açıklamaya göre Tatar konuşmasında Kıbrıs Sağlık ve Toplum Bilimleri Üniversitesi’ni Güzelyurt’a kazandıran herkese teşekkür etti ve Güzelyurt’un, KKTC için geçmişten bugüne daima çok büyük önem arz ettiğini ifade etti. Cumhurbaşkanı olarak göreve gelmesinin ardından ortaya konan yeni siyasetle Kıbrıs’ta artık egemen eşitliğe dayalı iki devletli bir çözümün savunulduğunu kaydeden Cumhurbaşkanı Tatar, Kurucu Cumhurbaşkanı Rauf Raif Denktaş’ın da bağımsız, eşit iki devletin antlaşmayı sağlayabileceği yönündeki görüşleri, herkesin malumu olduğunu söyledi. “FEDERASYON KİSVESİ ALTINDA KIBRIS CUMHURİYETİ’NİN DEVAMI ARZU EDİLİYOR” Rum tarafının tek yanlı ve hukuksuzca AB’ye alınmasıyla hedeflerinin, Kıbrıs Cumhuriyeti’nin devamını sağlamak olduğunu belirten Tatar, tek egemenliğin olduğu federasyonun, Kıbrıslı Türkleri azınlığa düşürerek Türkiye’yi adadan uzaklaştıracak büyük bir oyun ve bencil bir siyasetin ürünü olduğunu söyledi. Tatar, birkaç anayasa değişikliğiyle federasyon kisvesi altında Kıbrıs Cumhuriyeti’nin devamının Rum tarafınca arzu edildiğini ve federasyonla empoze edilmeye çalışılanın, Rum tarafının AB üzerinden Yunanistan’a bağlanmak olduğunu kaydetti.  “GENÇLERİN ADADAKİ TÜRK TARİHİNİ İYİ BİLMELERİ GEREK” 1571 yılında Osmanlı İmparatorluğu tarafından yılında fethedilişinden bu yanan Kıbrıs’ta yaşanan siyasal, tarihi ve askeri gelişmelerle ilgili bilgiler veren Tatar, Osmanlı İmparatorluğu’nun Kıbrıs’ı fethetmek için 80 bin şehit verdiğini anımsatarak gençlerin adadaki Türk tarihini iyi bilmeleri gerektiğine dikkat çekti. Lozan Antlaşması’nın Kıbrıs’ı işaret eden maddelerinin, adanın olası statü değişikliğinde birinci söz hakkını Türkiye’ye verdiğini ifade eden Cumhurbaşkanı Tatar, 1960 Antlaşmaları ile Kıbrıs’ta iki halkın varlığının tescil edildiğini dile getirdi. Anavatan Türkiye ile tam bir fikir ve eylem birlikteliği içerisinde Kıbrıs Türk halkının egemenliğinin kabul edilmesi mücadelesi verdiklerini ifade eden Tatar, egemen bir devlete sahip olan Kıbrıs Türkü’nün Türkiye ile her zaman bağlarını güçlendireceğini ifade etti. Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarının verdiği Kurtuluş Savaşı mücadelesini, Kıbrıs Türkü’nün yakından takip ettiğini belirten Cumhurbaşkanı Tatar, o yıllarda da Kıbrıs Türk halkının önderlerinin Türkiye ile yakın istişarelerde bulunduğunu da söyledi. “KIBRIS TÜRKÜ’NÜN VERDİĞİ VAR OLUŞ MÜCADELESİ, BİZİM SİYASETİMİZİN ZEMİNİ” “Kıbrıs Türkü’nün bu topraklarda verdiği var oluş mücadelesi, bizim siyasetimizin zeminini oluşturmaktadır” şeklinde konuşan Cumhurbaşkanı Tatar, verilen mücadeleyle ilgili yapılan akademik çalışmaların öneminin altını çizdi. 1960 Antlaşması’nın o dönemin koşullarında oldukça önemli olduğunu ifade eden Cumhurbaşkanı Tatar, İngiliz döneminde adadaki nüfusun Türkler aleyhine değiştiğini dile getirdi. Kıbrıs sorunuyla ilgili olarak nüfusa bağlı dayatmaların kabul edilmesinin mümkün olmadığını söyleyen Cumhurbaşkanı Tatar, o dönemki İngiliz arşivlerine atıfta bulunarak Rum tarafının ENOSİS hedefine dikkat çekti. “BUGÜNLERE GELMEK İÇİN BÜYÜK BEDELLER ÖDEDİK” Türkiye’nin garantörlüğünün, Doğu Akdeniz’deki denge için önemli olduğunu kaydeden Tatar, bu bağlamda da 1960 Antlaşması’nın da oldukça önemli olduğunu belirtti. 20 Temmuz Mutlu Barış Harekâtı ile Kıbrıs Türkü’nün, özgürlük ve bağımsızlığına kavuştuğunu dile getiren Tatar, bugünlere gelmek için büyük bedeller ödendiğinin altını çizdi. Cumhurbaşkanı Tatar, Kıbrıs Türkü’nün güvenlik ve özgürlüğünden asla taviz vermeyeceğine dikkat çekerek Kıbrıs Türk halkının bu topraklarda var olduğunu ve var olmaya devam edeceğini dile getirdi. “HEDEFLENEN, KIBRIS TÜRKÜ’NE DİZ ÇÖKTÜRÜP İSTEDİKLERİ ÇÖZÜMÜ DAYATMAK” 50 yıldır federasyonun görüşüldüğünü ancak Kıbrıs Türk tarafının iyi niyetine rağmen bir sonuç alınamadığını söyleyen Cumhurbaşkanı Tatar, iki ayrı eşit ve egemen devletin ele alınacağı görüşmede yer alabileceklerini ve bundan asla taviz vermeyeceklerini vurguladı. Annan Planı’na evet diyen Kıbrıs Türkü’ne yönelik AB tarafından verilen sözlerin tutulmadığını, Rum tarafının tek yanlı ve hukuksuzca AB’ye alınmasının Kıbrıs sorununun çözümünü daha da zorlaştırdığını ifade eden Tatar, hedeflenenin, Kıbrıs Türkü’ne diz çöktürüp istedikleri çözümü dayatmak olduğunu kaydetti. “YENİ SİYASET, GÜN GEÇTİKÇE KÖK SALIYOR VE TOPLUM TARAFINDAN DAHA DA KABUL GÖRÜYOR” Egemen eşitliğe dayalı iki devletli bir çözümün savunulduğu yeni siyasetin gün geçtikçe kök saldığına ve toplum tarafından daha da kabul gördüğüne dikkat çeken Cumhurbaşkanı Tatar, Kıbrıs Türkü’nün dünyayla bir derdi olmadığına da söyledi. Tatar, Rum tarafının her süreçte yetki ve zenginliğini Kıbrıs Türkü ile paylaşma konusunda samimi ve istekli olmadığını belirtti.  “KKTC ÖNEMLİ BİR MÜCADELE SONUCU ORTAYA ÇIKMIŞ BÜYÜK BİR ESERDİR” KKTC’nin her alanda gelişiminin süreceğini, yaşayacağını vurgulayan Tatar, geleceğe umutla ve güvenle bakılması gerektiğini söyledi ve KKTC’ye sahip çıkılması gerektiğini vurguladı. Tatar; “KKTC önemli bir mücadele sonucu ortaya çıkmış büyük bir eserdir. Soykırımdan geçmiş, ayakta kalarak direnebilmiş mücahit bir halkın geleceğe özgüvenle bakması gerekiyor” şeklinde konuştu.  
Editör: TE Bilisim