Şu sıralar birçok skandal ile gündeme gelen YÖDAK başkanı Prof. Dr. Turgay Avcı’nın diplomaları kriz haline dönüştü. Lübnan’da okuduğu üniversiteden aldığı lisans diplomasını ve Doğu Akdeniz Üniversitesi’nde okuduğu dönemlerdeki yüksek lisans diploması ile ilgili tüm sorulara cevap vermekten kaçınan ve hiçbir şekilde yanıtlamayan Avcı, birçok soru işaretlerine neden olması sonrasında; Gazetemiz KİBRİS GERÇEK 09.08.2022 tarihinde Doğu Akdeniz Üniversitesi ve Rektör Aykut Hocanın’a ‘’Bilgi Edinme Yasası’’ kapsamında Avcı’nın Lisans, Yüksek Lisans, Doktora, Doçentlik ve Profesörlük diplomalarının Lisans ve Yüksek Lisans Transcriptlerin (ders ve not dökümü) istemesine rağmen hiçbir şekilde cevap verilmemesi üzerine, gazetemiz Genel Yayın Yönetmeni Çağlar Yüksel ve Avukatımız Şefik Aşçıoğlulları aracılığı ile Yüksek İdare Mahkemesi’nde, Doğu Akdeniz üniversitesi aleyhine dava açtı.

YASA NE DİYOR ?

İyi İdare Yasası’nın 15. Maddesinin 3. Bendinde açıkça ‘’30 gün içerisinde cevabın yazılı olarak bildirilmesi gereklidir’’ şeklinde açıkça yazmasına rağmen yasaları hiçe sayan üniversite yetkilileri, yasaları çiğnemeye devam ediyor.

REKTÖR AYKUT HOCANIN KENDİ HUKUK DIŞILIĞINI ÜNİVERSİTEYE YANSITTI

Avcı’nın DAÜ’de okuduğu dönemlerin Lisans, Yüksek Lisans, Doktora, Doçentlik ve Profesörlük diplomalarını sır gibi saklayan ve gazetemize verdirtmeyen, Rektör Aykut Hocanın hukuk tanımazlığı üniversite içerisinde de büyük huzursuzluğa yol açtı.

TURGAY AVCI DARDA, YÖDAK ÇIKMAZDA!

YÖDAK Başkanı olduğu dönemde yasal olarak hiçbir şirkete ortak veya hissedar olamayacağını bildiği halde, bile bile Cavit Tuna ile Netkent Üniversitesinin adresinde kurulan şirkette hissedarlığını devam ettiren ve üniversiteler arasında büyük huzursuzluk yaratan Avcı, tüm bu olanlar sonrası Balcıoğlu’nun sahte diploması soruşturmasında yeterli önemi göstermemesi ardından gazetemizin Avcı’nın diplomaları haberi sonrası, YÖDAK Yönetim Kurulu’nun Avcı’nın diplomalarını 10 gün içerisinde sunmasını istemesi ve günlerdir sunmaması, şaibe yaratırken Avcı’nın YÖDAK’ta tamamen etkinliğini yitirmesine de neden olduğu konuşulmaya başlandı. Yükseköğretim camiasında da huzursuzluklara ve otorite boşluğuna yol açması büyük tepkilere neden olmaya devam ediyor.