Ulusal Birlik Partisi, ülkenin en köklü, en örgütlü siyasi partisidir

Ulusal Birlik Partisi Lefke Milletvekili Adayı Aytaç Çaluda, “Tüm Sorunların Kaynağı Yönetimdeki İstikrarsızlıktır" diyerek Ülkede son dokuz yılda dokuz hükümetin değiştiğine dikkat çekerek istikararlı bir yönetimin önemine vurgu yaptı. "Ben küçük yaşlardan beri UBP çatısı altında yetişmiş bir bireyim" ifadelerini kullanan Çaluda, UBP'nin kendisi için bir makamdan ibaret olmadığını belirterek, seçilmese de  UBP çatısı altında mücadele etmeye devam edeceğinin altını çizdi. Çaluda sözlerine şöyle devam etti: "Çünkü UBP benim için bir sevdadır. Partililerimiz beni ve ailemi iyi tanımaktadır. Bizim her şeyden önce siyasette bir duruşumuz var. Bundan hiçbir zaman ödün vermedik. "4 yıllık milletvekilliğim süresince Yeşilırmak’tan Dipkarpaz’a kadar yurdumuzun her bir köşesine gitmeye ve halkımızla kucaklaşmaya özen gösterdim. Vatandaşlarımızın sorunlarını dinledim, çareler üretmek için elimden geleni yaptım. 23 Ocak’ta halkımızın takdiri neyse odur. “Tüm Sorunların Kaynağı Yönetimdeki İstikrarsızlıktır” "Ülkemizde son dokuz yılda dokuz hükümet değişmiştir. Bu durum ülkemizde ciddi bir siyasal istikrar sorunu olduğunu göstermektedir. Ekonomide, kamuda, özel sektörde ve daha birçok alanda karşılaştığımız sorunların özü, siyasal istikrarsızlığa dayanmaktadır. Hatta Anavatan Türkiye ile imzalanan ekonomik işbirliği protokollerinin yerine getirilememesini veya gecikmesini buna bağlamak mümkündür. Kıbrıs Türk halkı, kısa süreli koalisyon hükümetlerinden bıkmıştır. 23 Ocak elbette UBP’nin zaferi olacaktır ama bu yetmez, önemli olan tek başına iktidara gelmektir. Olası bir koalisyon hükümetinde yine geçmiş dönemlerdeki siyasi krizlerin yaşanması muhtemeldir. Dolayısıyla tüm aday arkadaşlarımızın ve parti örgütlerimizin mühür toplamak için olanca gücüyle çalışması gerekir. “%10 Barajı Gelmeli, Karma Oy Kalkmalı” "Siyasal istikrarsızlığın çözülmesi için Seçme ve Halk Oylaması Yasası’nda değişiklikler yapılarak parlamenter sistem iyileştirilmelidir. Bu değişikliklerden biri %10 barajının getirilmesi, diğeri ise karma oyun kaldırılmasıdır. Ben, farklı görüşlere sahip kesimlerin mecliste temsil edilmesine karşı değilim, ancak bunu sınırlandırmalıyız." "Barajın yükseltilmesiyle beraber meclise giren partiler de daha çok sandalyeye sahip olacaklardır. Örneğin %10’un üzerinde oy alabilen partiler, en az 5 milletvekili ile meclise girerek grup çalışmalarında görev alabileceklerdir. Yani şahsi sebeplerle partilerinden ayrılarak yeni parti kuranlar, bölünmeden önce iki kez düşüneceklerdir. Bunun yanı sıra güçlü koalisyonlar kurularak daha uzun vadeli hükümet edilebilecektir. Dolayısıyla seçim barajını yükseltmek, halkın yararına yapılacak işlerin başında gelmektedir." "Bir diğer husus ise karma oy kullanımında yaşanan sorunlar nedeniyle hem halkın iradesi çöpe gitmekte hem de partilerin oy potansiyeli düşmektedir. Vatandaşlarımız elbette diledikleri partilerden diledikleri kişileri tercih edebilirler ama artık siyasilerin bireysel mutluluktan öte, yönetimde istikrarı düşünmesi gerekir."