Başbakan Ünal Üstel, “Güvenlik, egemenlik ve özgürlük kavramlarını iyice benimsemiş ve içselleştirmiş Kıbrıs Türkü, Anavatan Türkiye’nin de desteğiyle, yakın ve orta vadede ekonomik refahını istikrarla sağlamış olacak” dedi.

Üstel, 1974 Barış Harekatı’nın ikinci aşamasının yıl dönümü nedeniyle mesaj yayınladı. 14 Ağustos 1974’te başlayıp 16 Ağustos’a kadar devam eden Barış Harekatı’nın ikinci aşamasında Kıbrıs Türk halkının tarihten silinmeyecek acılar yaşandığını vurgulayan Üstel, şöyle devam etti:

“Taşkent, Sandallar, Muratağa, Atlılar’da eli kanlı terör örgütü EOKA katillerinin gerçekleştirdiği katliamlarda, çocuklar, kadınlar, yaşlılar canlı canlı mezarlara gömülmüştür. Kıbrıs Türk halkının güvenliğinin tesis edilmesinde, devlet çatısı altında yaşamasının sağladığı özgürlüğe ulaşılmasında, yaşanan acılar, en somut gerçek olarak tarihteki yerini almıştır.”

-"Kıbrıs Türkü, Anavatan Türkiye’nin de desteğiyle, yakın ve orta vadede ekonomik refahını, istikrarla sağlamış olacak"

Barış Harekatı’nın ikinci aşamasıyla, Serdarlı, Gazimağusa, Lefke ve Haspolat’ın, özgürlüğüne kavuştuğunu aynı zamanda Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin bugünkü devlet sınırlarının da ebediyete kadar çizildiğini kaydeden Başbakan Ünal Üstel, şunları da ifade etti:

Cumhurbaşkanı Tatar, TC Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz’ı kabul etti Cumhurbaşkanı Tatar, TC Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz’ı kabul etti

“Unutulmamalıdır ki, Kıbrıs Türk halkı, özgürlük ve güven içinde geleceğe yürüyüşünün önündeki tüm engelleri aşmakta kararlıdır. Geçmişte kendisine yaşatılan acılardan çıkardığı dersle, güvenlik, egemenlik ve özgürlük kavramlarını iyice benimsemiş ve içselleştirmiş olan Kıbrıs Türkü, Anavatan Türkiye’nin de desteğiyle, yakın ve orta vadede ekonomik refahını, istikrarla sağlamış olacaktır.

Kıbrıs Türk halkını özgürlüğe ve güvenliğe ulaştırmış tarihi bir adım Kıbrıs Barış Harekatı’nın ikinci aşamasının başarıya ulaşmasını ve 50’nci yıl dönümünü kutluyor, bu uğurda canlarını veren şehitlerimizi anıyor, gazilerimizle minnet duygularımı paylaşıyorum…”