Milli Eğitim Bakanı Nazım Çavuşoğlu, Yabancı Öğrencilere Yönelik Türkçe Öğretimi Kurs Tamamlama Belge Dağıtım Töreni’ne katılarak, öğrencilere sertifikalarını takdim etti.
Atatürk Öğretmen Akademisi Türkçe Öğretimi Koordinasyon Merkezi (AÖA-TÖKM) tarafından verilen 10 haftalık A1 düzeyindeki eğitimde, Türkmenistan, Kırgızistan, Özbekistan ve İran olmak üzere dört farklı ülkeden 12 öğrenci kursu başarıyla tamamlayarak, sertifika almaya hak kazandı.
Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başlayan tören, açılış konuşmalarıyla devam etti. AÖA öğrencilerinin hazırladığı müzik dinletisi sonrasında Bakan Çavuşoğlu tarafından öğrencilere belgeleri verildi. Öğrenciler, takdim sırasında Türkçe olarak kendini tanıttı.
Atatürk Öğretmen Akademisi Kütüphanesi’nde yer alan törene, Milli Eğitim Bakanı Çavuşoğlu, AÖA Başkanı Doç. Dr. Güner Konedralı, AÖA-Türkçe Öğretimi Koordinasyon Merkezi Koordinatörü Yrd. Doç. Dr. Nedime Karasel, bakanlık bürokratları, AÖA Yönetim Kurulu üyeleri, öğretim üyeleri ve öğrencileri ile sertifika almaya hak kazanan öğrencilerin velileri katıldı.
Çavuşoğlu
Milli Eğitim Bakanı Nazım Çavuşoğlu törende yaptığı konuşmada, AÖA’da bu yıl yabancılara Türkçe öğretimi konusunda bir merkez kurulduğunu belirterek, emek veren herkesi tebrik etti.
AÖA’nın toplumun ihtiyaçlarını karşılamak için Kıbrıs Türk halkı tarafından kurulduğunu ifade eden Çavuşoğlu, akademinin zor şartlarda, farklı görevler üstlendiğini dile getirdi. Bakan Çavuşoğlu, akademinin bugün, yabancı öğrencilere Türkçe’yi öğreterek, toplumla bütünleşmelerini sağladığını ve eğitim alabilmelerinin önünü açtığını belirtti.
Geçmişte sınıflarda bir veya iki tane yabancı öğrenci olduğunu ve zaman alsa da etkileşimle dilin öğrenilebildiğini anlatan Bakan Çavuşoğlu, ancak şu anda farklı sebeplerden dolayı ülkeye olan ilgi nedeniyle bazı sınıflarda Türkçe konuşmayan öğrenci sayısının daha fazla olduğuna dikkat çekti.
Okul ziyaretlerinde bazı sınıflarda yüzde 60’a yakın yabancı öğrenci olduğunu gördüğünü dile getiren Çavuşoğlu, “Bu bizi hem sevindirmekte hem de sorumluluğumuzu artırmaktır” dedi. Yabancı öğrencilerin toplumla bütünleşmesi için Türkçe’yi öğrenmesi gerektiğini vurgulayan Nazım Çavuşoğlu, Türkçe’yi öğrenememenin, öğrencilerin özgüvenini etkilediğini söyledi.
Türkçe bilmeyen öğrencilerin, öğretmenleri anlayamadığını dile getiren Çavuşoğlu, bu nedenle eğitim alamayan, mutsuz bir nesil yetiştiğini kaydetti. Gözlemlerine değinen Bakan Çavuşoğlu, bazı öğrencilerin tahtada yazılanları, defterine yazabildiğini ancak anlamını bilmediğini ifade etti.
Kursun ekonomik olarak bir karşılığı olması gerekliliğine işaret eden Milli Eğitim Bakanı Çavuşoğlu, “Bu yaptığımız iş, devlet olarak yürütmek zorunda olduğumuz bir iş değil ve bunun giderleri var. Bu giderleri kar maksadı gütmeden döner sermaye kapsamı içerisinde yürütmemiz ve masraflarını bir şekilde kursiyerlerden almamız gerekiyor” diye konuştu.
Bu konuda şikâyetler geldiğini kaydeden Çavuşoğlu, “Gelen şikayetleri haklı bulabilirim ama yapacak bir şeyim yok” diyerek, sistemin çalışması gerektiğinin altını çizdi. İlk ve orta öğretimde öğrencilere ücretsiz eğitim verilmesinin Anayasal görev olduğunu belirten Çavuşoğlu, taşımacılık için de para alınmadığını dile getirdi. Okullarda Türkçe dilinde eğitim verildiğini ifade eden Çavuşoğlu, “Türkçe bilmeyen bir öğrenciye bizim eğitim verme zorunluluğumuz yoktur ve bununla ilgili tedbir almamız gerekiyor” dedi.
“AÖA’nın çok güçlü bir yapıya ulaşmasını istiyoruz”
Geçen yıl zorunlu olarak başlatılan kursların daha da gelişerek, süreceğini kaydeden Çavuşoğlu, “Sizlere hizmet her seviyede devam edecek” şeklinde konuştu. Velilere yönelik kurs açılması önerisinde de bulunan Nazım Çavuşoğlu, velilerin Türkçe öğrenmesi durumunda, çocukların daha kısa sürede dili öğreneceğini söyledi. AÖA’nın çok güçlü bir yapıya ulaşmasını istediklerini vurgulayan Bakan Çavuşoğlu Türkçe kursuyla başlayan yolculuğun farklı diller için dil merkezine dönüştürebileceğini ifade etti.
AÖA öğrencilerine de seslenen Milli Eğitim Bakanı Çavuşoğlu, akademiden mezun olacak her öğrencinin, bir öğretmen için kabul edilen tüm kriterlere sahip olması gerektiğine vurgu yaptı. Yabancı dil bilmeyen hiçbir öğrencinin AÖA’dan mezun olmasını istemediğini belirten Çavuşoğlu, AÖA’da alınan eğitimin uluslararası kriterlere uygun olması gerektiğinin altını çizdi. “Akademiye giren herkes yüzde yüz mezun olur” algısını bitireceklerini kaydeden Nazım Çavuşoğlu, bir öğrencinin hayattaki başarısının, ilkokuldaki öğretmeniyle başladığını dile getirdi. Milli Eğitim Bakanı Çavuşoğlu, 2010 yılında yapılan merkezi ölçümlerin yeniden yapılacağını da kaydetti.
“Akademi benden ne istiyorsa yapmaya hazırım… Akademi ile birlikte çok yol yürüyeceğiz. Devletin eli, kolu olacak burası”
Bakan Çavuşoğlu, “Akademi benden ne istiyorsa yapmaya hazırım… Akademi ile birlikte çok yol yürüyeceğiz. Devletin eli, kolu olacak burası” şeklinde konuştu. AÖA’yı öğrenci ve akademik personel sayısı anlamında en yüksek sayıya çıkardıklarına dikkat çeken Çavuşoğlu, “Akademiyi kapatmayız ama akademiyi zorlayacağız” dedi.
Milli Eğitim Bakanı Çavuşoğlu, konuşmasının ardından sertifika almaya hak kazanan en küçük yaştaki öğrenciyi yanına alarak, sohbet etti.
Konedralı
AÖA Başkanı Doç. Dr. Güner Konedralı ise, özellikle pandemi sonrası son 2-3 yılda Türkiye dışındaki ülkelerden gelerek, KKTC’ye yerleşen ailelerin çocuklarının "dil-kültür çatışması içinde kendilerini erozyona kapılmış halde bulduğunu" ifade etti.
Eğitim Bakanlığı’nın yaptığı etkili planlama çerçevesinde başlatılan, yabancı öğrencilere yönelik Türkçe öğretimi sürecinin, çeşitli yükseköğretim kurumlarıyla iş birliği yapılarak, aşılmaya çalışıldığını belirten Konedralı, AÖA’nın, Lefkoşa bölgesinde ikamet eden ya da çalışan ailelerin çocuklarına bu hizmeti vermekle görevlendirildiğini söyledi.
Verilen görev doğrultusunda ikinci dil olarak Türkçe’yi öğretebilecek uzmanlara ulaşıldığını ve okulun hizmet içi eğitim birimi altında bir koordinasyon merkezi kurulmasına karar verildiğini ifade eden Konedralı, 10 haftalık derslere katılan öğrencilerin hemen hemen tamamının, kursu başarıyla tamamladığını kaydetti.
“En büyük sıkıntı iletişim oldu”
Dersler dışında merkeze başvurup, Seviye Tespit Sınavlarından yararlanan öğrenciler de olduğunu dile getiren Konedralı, süreçte yaşanan en büyük sıkıntının iletişim olduğunu belirtti. Konedralı, gelecek dönemi 19 Şubat’ta başlatıp, A1 kursu yanında A2 kurslarını da açmayı planladıklarını ifade etti.
Konuşmasını, bir fıkra ile sonlandıran Güner Konedralı, “derdini anlatabilmek” ve “anlatılan derdi anlayabilmenin” önemine dikkat çekti.
Karasel
AÖA-Türkçe Öğretimi Koordinasyon Merkezi Koordinatörü Yrd. Doç. Dr. Nedime Karasel de, merkezin, 2023-2024 Eğitim-Öğretim Yılında, Yönetim Kurulu’nun kararı ile AÖA çatısı altında kurulduğunu belirtti.
Karasel, merkezin, “Türk dili, kültürü ve iletişim faaliyetlerine yön veren, eğitim alanında yabancılara Türkçe öğretimi ihtiyaçlarına çözüm üreten ve Türk diline dair ölçme ve değerlendirme faaliyetleri yürüten bir dil merkezi olma” vizyonuyla kurulduğunu kaydetti.
16 Ekim-29 Aralık 2023 tarihleri arasındaki birinci dönemde 10 haftada, 90 saat A1 düzeyinde eğitim verildiği bilgisini veren Karasel, ayrıca merkeze başvuruda bulunan 54 öğrenciye Seviye Tespit Sınavı yapılarak, 17 öğrenciye eğitim verildiğini dile getirdi.
Karasel, Şubat-Mayıs 2024 tarihli ikinci dönemde, A2 ve B1 düzeyinde eğitim vermenin yanında Seviye Tespit ve Muafiyet Sınavlarını daha geniş kitlelere yayma hedefleri olduğunu kaydetti.