Yaylalı, yaptığı yazılı açıklamada, TDP’nin hükümete geldiğinde en büyük vaadinin eşitlik ve adalet olacağını belirtti.
Yaylalı, devlet yönetim mekanizmalarının siyasetin etkisiyle zayıflatıldığını ve fonksiyonlarını yitirdiğini ileri sürerek, liyakat kavramının ortadan kaldırılmasıyla devletin otorite ve itibarının zedelendiğini ifade etti. Müsteşar ve müdür atamalarında partizanlık, akrabalık ve arkadaşlık ilişkilerinin ön planda olduğunu iddia eden Yaylalı, sınavsız ve torpille yapılan geçici işçi ve sözleşmeli personel istihdamlarının kamu hizmetlerini aksattığını öne sürdü.
"Yönetimler Verdikleri Hizmetlerle Ölçülür"
Devlet yönetimlerinin başarısının halka verdikleri hizmetlerle ölçüldüğünü belirten Yaylalı, kamu kurumlarının halen az sayıda liyakat sahibi çalışan sayesinde işlediğini söyledi. Bu çalışanların KHK sınavlarıyla işe alındığını ve liyakatle terfi aldıklarını belirten Yaylalı, mevcut yönetimin torpille yaptığı atamaların ve istihdamların, liyakatli kamu çalışanlarının motivasyonunu düşürdüğünü ve onları umutsuzluğa ittiğini kaydetti.
Yaylalı, bu bozuk düzenin Kıbrıs Türk halkının kendi kendini yönetme hakkını tehlikeye attığını ifade etti. "Kıbrıs Türk halkı, kötü yönetim nedeniyle kendini yönetmekten aciz duruma düşürülmüştür," dedi.
TDP olarak göreve geldikleri ilk günden itibaren adil, dürüst ve liyakat sahibi kamu çalışanlarıyla çalışacaklarını belirten Yaylalı, tüm halkın kısa sürede kamu yönetiminin iyileştiğini göreceğini vurguladı.