Üniversitenin Rektörlük Senato Salonunda gerçekleşen tören saygı duruşu ve istiklal marşı ile başladı. Daha sonra Ankara Üniversitesi Rektörü Prof.Dr. Necdet Ünivar'ın konuşması yer aldı. Başkan Töre'nin özgeçmişinin okunmasının ardından Üniversitesinin berat ile ilgili Yönetim Kurulu kararı paylaşıldı ve Rektör Ünivar tarafından Töre'ye berat takdim edildi. Töre, buradaki konuşmasında ilk olarak, Osmanlı hakimiyetinde olan Kıbrıs’ın İngiltere’ye devredilmesi, Rumların Enosis sevdası, Kıbrıs Türk Halkı’nın varoluş ve milli mücadelesi, 20 Temmuz Mutlu Barış Harekatı sonrası KKTC’nin kuruluş sürecini anlattı. Töre, Kıbrıs Türk Halkı’nın adadaki Türk varlığının devamı uğruna bir çok köyden göç etmek zorunda kaldığını, şehitler verdiğini ama asla boyun eğmediğine değinin altını çizdi, EOKA’ya karşı, TMT’nin kurulma süreçlerinde verilen mücadeleyi özetledi. 20 Temmuz 1974 tarihinde şafak vaktinde, Kahraman Türk ordusunun hem havadan, hem de denizden Kıbrıs’a ayak bastığı anda Kıbrıs Türk Halkı’nın derin bir nefes aldığına değinen Cumhuriyet Meclisi Başkanı Zorlu Töre, sonraki süreçlerde de KKTC’nin kurulduğunu söyledi. Bugün hala daha ada üzerinde oynanan oyunların varlığından da söz eden Zorlu Töre; bir taraftan Rumların, bir taraftan Yunanlıların, diğer taraftan ABD, AB ve BM Güvenlik Konseyinin Türk Ordusu’nun adadan çıkması ve garantilerin ve KKTC’nin sonlanmasını istediğini belirtti. Türkiye’nin, Doğu Akdeniz’de sondaj yapmasını, sismik araştırma gemisini bulundurmasının da bu çevreler tarafından istenmediğini ifade eden Töre: “Ama ABD okyanusların ötesinde, Fransa, İngiltere denizlerin ötesinde Doğu Akdeniz’de bulunmayı kendinde hak görüyor. Doğu Akdeniz’in tam göbeğinde KKTC var. Türkiye, Doğu Akdeniz’in en büyük ülkesi, en büyük kıyıya sahip bir ülke olmasına rağmen Doğu Akdeniz’de olmamalıymış. KKTC sonlanacakmış ve yeniden Birleşik Kıbrıs olacak. Kısacası, bizi eski günlere götürmek istiyorlar. Biz bunları geçmişte çok büyük acılar yaşayarak tecrübe ettik. Böyle barış olmaz” dedi. Kıbrıs Türk Halkı olarak, Türk Askerinin adadan çekilmesini, garantilerin sulandırılmasını, KKTC’nin sonlanmasını katiyen kabul etmediklerini dile getiren Töre, bu oyunlara gelmemek gerektiğine işaret etti. Geçmişte Kıbrıs Türk Halkı’nın bir çok anlaşmaya evet derken, Rumların hayır dediğine de işaret eden Töre, bugün artık gelinen noktada, Anavatan Türkiye Cumhuriyetini’ni ve KKTC’yi yönetenlerin “Kıbrıs’ta iki eşit egemen devlet var. İki devletten başka bir şeyi kabul etmiyoruz. Canımızla kanımızla yoğurduğumuz, şehitlerimizin bize emanet bıraktığı KKTC’den taviz vermeyiz. Vazgeçmeyiz” dediğini belirtti.