Ülkemizde siyaset, son zamanlarda ne yazık ki alçakça bir seviyeye indi. Yeniden Doğuş Partisi Başkanı Erhan Arıklı, siyasetin ne kadar düşebileceğini gösteren bir örnek haline geldi. Parti genel başkanlığı seçimine az bir süre kala, Arıklı'nın itiraf ve yalanlarla dolu taktikleri, siyasetin kalitesini iyice yerlerde sürüklüyor.
*
Daha geçtiğimiz yıllarda rakip gördüğü Bertan Zaroğlu'nu partiden temizleyen Arıklı, şimdi de Yeniden Doğuş Partisi genel başkanlığına aday olan Prof. Dr. Talip Atalay'a karşı seviyesiz saldırı propaganda kampanyası yürütüyor. Bu durum, siyasetin geldiği vahim noktayı gözler önüne seriyor.
*
Ancak, Arıklı'nın siyasi yaşamının sonuna gelmiş gibi görünen Zaroğlu'nun da onun peşine takılması, siyasetteki çürümüşlüğün ve menfaat ilişkilerinin boyutlarını ortaya koyuyor. Her iki politikacının da utanma duygusundan yoksun olduğunu görmek gerçekten şaşırtıcı.
*
Parti tabanının Arıklı'nın aşırı zenginliğinden rahatsız olduğu da bir gerçek. Eşi üzerine aldığı yaklaşık 300 bin sterlinlik ev, yani yaklaşık 12 milyon TL'lik servet, parti tabanında büyük rahatsızlık yaratıyor. Arıklı'nın özellikle bakanlık dönemlerinde bu kadar büyük bir servet edinmesi, parti tabanında hizmet vaatlerinin samimiyetine olan güveni sarsıyor.
*
Siyasetteki bu çürüme ve seviyesizlik, sadece Yeniden Doğuş Partisi için değil, tüm ülke için büyük bir tehlikedir. Siyasetin temelinde dürüstlük, adalet ve halkın çıkarlarını gözetmek vardır. Ancak, Arıklı'nın yaptıkları, bu temelleri altüst ediyor.
*
Artık siyasetteki bu karanlık tabloyu değiştirmenin zamanı geldi. Toplum olarak, dürüst ve ilkeli siyasetçileri desteklemeli ve manipülasyonlara karşı uyanık olmalıyız. Aksi halde, ülkenin geleceği adına büyük bir tehlike altında olabiliriz.