Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanı Erhan ArıklıErcan Havaalanının elektirik borcu ile ilgili günlerdir devam eden bir tartışma konusunda açıklama yaptı. Arıklı, kamuoyunun haklı olarak sorduğu sorulara cevap vererek, TT'nin borcunu yapılandırarak ödemesi için çözüm yolları üzerinde çalışıldığını açıkladı. Bu süreçte, havaalanının işletme sürecinde yaşanan hukuki ve teknik detaylara da değinen Bakan Arıklı,  çözüm önerilerini paylaştı.

Erhan Arıklı'nın açıklaması şöyle:

MESELENİN ASLI...

Dışişleri’nden Fransız uçaklarıyla ilgili ikinci açıklama Dışişleri’nden Fransız uçaklarıyla ilgili ikinci açıklama

Ercan Havaalanının elektirik borcu ile ilgili günlerdir devam eden bir tartışma var kamuoyunda.

Siyasi Partilerden, medyaya sendikalardan kahve köşelerine kadar her tarafta haklı olarak;"Madem Ercan İşletmecisinin 92 milyon TL borcu var. Niye kesilmiyor. Oysa sıradan bir vatandaşın 700 TL borcu olsa elektrikleri otomatik kesiliyor. TT ye bu müsamaha niye?" diye soruluyor. İşin garip tarafı, taraflar bu konuda hiç bir açıklama yapmıyor. Vatandaş da havanda su dövüyor.

Konu şu; TT, yıllar önce bitirip açması gereken Ercan Havaalanını, Devletin sözleşmedeki şartları yerine getirmediği gerekçesi ile biz iş başına gelinceye kadar bitirmedi. Hukuki olarak haklı idi. Çünkü sözleşmeyi yapanlar son derece yanlış bir sözleşme yapmışlardı. Mesela; "Ercan'da işletme süresi yer tesliminden sonra başlayacaktır" diye yazıyordu. Oysa Devlet yer teslimini bir türlü yapamıyordu. Çünkü İşletmeciye sözleşme gereği verilmesi gereken arazide askeri birlik vardı. Bu askeri birliğin ordan çıkarılabilmesi için Beyköy'de bir arazi tahsis edilmiş, ama askerin istediği binaları yapmak bir türlü mümkün olamamıştı. Sözleşmedeki bu büyük fiyasko maddeye siyasetçilerin cevabı; "TT nin o araziye ihtiyacı yok. Yer teslimi yapılmadan da TT Havaalanını açmak zorunda" şeklinde oluyordu. Ama Hukukçular öyle demiyordu. Devlet ya sözleşmeyi değiştirmeli arazi sınırlarını yeniden belirlemeli veya sözleşme gereği bu araziyi askerden boşaltıp TT ye teslim etmeli idi.

TT de: "Bana yerimi teslim edin. Havaalanını o zaman bitirir ve işletmeye açarım. Yapım ve İşletme sürem birbiri ile bağlantılıdır. Ne zamanki bana yer teslimi yapılır, İşletme sürem de o zaman başlar" diyordu.

Aklı başında hukukçular bu maddenin TT ye büyük bir manevra alanı yarattığını söylüyorlardı. Bu sebepten dolayı, 4 lü koalisyonda bile TT ye dokunulamamıştı.

Biz iş başına geldiğimizde, önce konuyu tam anlamak için herkesimden bir dizi birifing aldık. TT ile yaptığımız bir dizi görüşme sonucu onların Havaalanını bitirme konusunda çok da istekli olmadığını anladık.

Bir hukukçu bana dedi ki; " Adam deli mi yeni havaalanını açsın. Burada aylık masrafı 5 milyon TL. Yeni Havaalanında açtığında aylık masrafı en a 25 milyon TL olacak. Bu sözleşmeye göre TT elli sene bu Havaalanını açmaz"

Görüşmeler sonucunda, mahkemeye gitmenin bize bir faydasının olmayacağını, mahkemenin çok uzun sürebileceğini, sözleşme gereği bizim haksız da bulunabileceğimizi, bu yüzden farklı bir yol bulmamız gerektiği kanaatine vardık.

Tek çare; TT ye söz geçirebilecek ve onu yeni bir sözleşmeye ikna edebilecek çevrelerin hakemliğine başvurmaktı.

Konuyu başka mercilere taşıdık. Meseleyi önce onlara izzah ettik. Bizi anladılar. Hakemliği kabul ettiler. O mercilerin hakemliği tahtında, aralarında DHM ve TC Sivil Havacılık Dairesi uzmanları, 12 adet hukukçu, Maliye ve Ulaştırma Bakanlık yetkilileri ve teknik heyetleri ve hatta Merkez Bankası Başkanının da bulunduğu, yaklaşık 100 kişi aylar süren görüşmeler yaptı.

İlgili mercilerin zaman zaman TT ye baskı ve hatta tehditler de bulunması sonucu, iş tatlıya bağlandı. Yeni bir protokol yapıldı ve Ercan Havaalanı işletmeye açıldı.

Ercan İşletmeye açılırken önce, "Kısmi Geçici Kabul" sonra "Geçici Kabul" le açılacak, DHM ve bizim ekiplerimizin tesbit ettiği eksiklikler belli bir süre içerisinde tamamlanacak ondan sonra kesin kabul yapılacaktı.

Ercan açılırken en önemli sorunlardan birisi de Yeni Havaalanının elektirik tarifesinde çıkmıştı. Yüklenici Firma TT, Ercanda uygulanacak tarifenin geçici değil, normal tarife olmasını istiyordu. Aksi taktirde geçici tarife ile gelecek elektirik faturasının altından kalkamayacağını söylüyordu. Kendilerine bu konunun ilerde konuşulacağı söylenmişti. Ama bu konu protokolde yer almamıştı.

Bu süre içerisinde Ercana gelen Geçici Elektirik faturası 92 milyon TL. Normal tarife olsaydı ödenecek rakam; 62 milyon TL olacaktı.

TT diyor ki; "Bana Ercan Havaalanını siz zorla açtırdınız. Eski sözleşme ile ben Ercan'ı tamamen bitirdikten sonra açacaktım. Ben Geçici Tarife üzerinden gelen bu yüksek faturayı ödemem..."

Kıb-Tek diyor ki; "Ben anlamam. Ben oraya geçici elektirik verdim. Geçici elektriğin bedeli de budur. TT ye niye farklı bir muamele yapayım.Bu diğer vatandaşlara haksızlık olmaz mı?"

Hükümet diyor ki; "TT şimdiye kadar hep sözleşme diyordu. Sözleşme veya protokolde elektirikle ilgili bir madde var mı? Bizi bu işe karıştırmayın. Kendiniz Kıb-Tek ile anlaşın.

Konu bu minval üzerinde aylarca tartışıldı.

Netice; Yine hatırı sayılır kişilerin devreye girmesi ile sorun çözüldü. Anlaşma gereği TT, Kıb Tek'e borcu olan her tüketicinin yaptığı gibi 92 milyonluk faturayı yapılandırarak ödeyecek. 2 ay içerisinde de Ercan da elektirik tesisatını tamamlayacak. Kıb-Tek tarafından son kontroller yapılacak. Ve normal tarifeye geçilecek.

Şimdi bu gerçekler ışığında tartışmaya devam edebilirsiniz...