Kıbrıs Sosyalist Partisi (KSP) Kıbrıs Türk Elektrik Kurumu Çalışanları Sendikası’nın (EL-SEN) hem bir buçuk yıl önce 10 gün süren direnişinin hem de dünkü eylemlerinin zümre çıkarlarının ötesinde bir anlam içerdiğini kaydetti.

KSP Genel Sekreteri Mehmet Birinci yazılı açıklamasında EL-SEN’in bir buçuk yıl önce yaptığı eylemi anımsattı ve “Bu direniş, özü itibarıyla Kıbrıs Türk halkının bağımsızlık arzu ve kararlılığının, toplumsal yok oluşa karşı tepkisinin bir tezahürüydü. Yani, Kıbrıs Türk halkının egemenlik mücadelesinin bir parçasıydı” dedi. Birinci bu eylemin sonlandırılmasıyla aslında bir toplumsal mücadele zemininin ortadan kaldırıldığını savundu.

Kıb-Tek çalışanlarının bir buçuk yıl sonra yeni bir direniş ortaya koyduğunu, ancak EL-SEN yöneticilerinin bir buçuk yıl önceki yenilgiden ders çıkarmışa benzemediklerini kaydeden Birinci, “Dünün siyasi parti ve sendika liderlikleri hâlâ, dün olduğu gibi işçilerin bu haklı direnişine, basitçe özelleştirme karşıtı bir direniş gözüyle bakmaya, bundan parti olarak nasıl nemalanabiliriz diye hesaplar yapmaya devam ediyorlar. Bu parti ve sendikal liderlikler, kavgayı hükümet edenlere karşı bir kavga derecesine indirgemektedirler. Onlar, aslında bu tutumlarıyla ülkeyi yönetme vizesi almaya çalışmaktadırlar” iddialarında bulundu.

İskele'de şehitleri anma töreni... İskele'de şehitleri anma töreni...

KSP’nin Kıbrıs Türk halkının toplumsal varoluş mücadelesinin her zaman destekçisi olduğunu dile getiren Birinci, ancak “yönetme vizesi” almak için yapılanların parçası olmayı reddettiğini kaydetti. Birinci, EL-SEN emekçilerini onlar üzerinden oynandığını ileri sürdüğü oyunu fark ederek bozma çağrısında da bulundu.