Tekin Arhun hakkında bugün gerekçeli karar okundu ve Arhun, 4 yıla mahkum oldu.
Durup sizlere nedenlerini falan anlatacak ve yazacak değilim!
Çünkü biz Tefeci Arhun ile ilgili sonuncu yazan değil sonucu yaratan bir gazeteyiz.
Bugüne kadar Arhun hakkındaki tüm iddiaları, suçlamaları, usulsüzlükleri ve mağdur ettiği insanların dramlarını eksiksiz bir şekilde kamuoyuna duyurduk.
*
Birçok gazete ve gazeteci, kendi insanının kanını emen bu adamı bile isteye görmezden gelirken, biz bu yola tam anlamıyla başımızı koyduk!
Adalet istedik!
Hak istedik!
Öyle ki, gün geldi saldırıya uğradık!
Ölümden döndük ama yine de gerçekleri yazmaktan vazgeçmedik!
Gazetemizde bu süreçte çalışan ve emek veren tüm arkadaşlarıma teşekkür ediyorum.
Tehdit ve baskının en yoğun olduğu dönemde eğilip bükülmediler.
Kendilerine ulaşan alçakça teklifleri ellerinin tersiyle ittiler!
Adeta yoldaş olduk biz bu yolda!
Tek bir amaç için, o da adalet!
Evet, bazıları hakkımızda çok yazıp çizdi.
Bu yola farklı nedenlerle çıktığımız iddia edildi.
Oysa bizim tek yaptığımız, birçok ailenin dağılmasına, birçok insanın batmasına, birçok çocuğun da yetim kalmasına neden olan bir tefecinin tüm yaptıklarını ifşa etmekti.
Yani mesleğimizin gerekliliği yerine getirdik.
*
Arkadaşlar bakınız, bu yolda bizim, sırf basın özgürlüğü kapsamında gerçekleri yazdığımız için kanımızı döktüler!
Bugün yargımız, sadece Tekin Arhun’u mahkum etmemiştir!!!
Aynı zamanda da bizlerin ve cesareti olan diğer gazete ile gazetecilerin yazdıklarının da doğruluğunu teyit etmiştir.
İşte bunun adı vicdanen huzur ve işini doğru yapmanın mutluluğudur.
Belki herkes benden özellikle yaşadıklarım nedeniyle çok ağır, hatta kin dolu bir yazı bekliyordu.
Evet çok öfkeliyim ve hala o öfkem geçmiş değil ancak benim ve gazetemiz için asıl olan izlediğimiz yolun doğruluğunun mahkemece teyit edilmesidir. Arhun’un yarattığı mağdurlar ordusunun biraz olsun yüzüne adalet sayesinde bir tebessüm gelmesidir.
*
Buna çok ihtiyaçları vardı.
Benim vicdanım rahat…
İşimi yapmanın huzuru var içimde!
Son olarak bugün Arhun’un kızının kameramıza saldırması ve işimizi yapmamızı engellemeye çalışmasını, babasının gerçek yüzüyle kamuoyu önüne çıkmasının öfkesine bağlıyoruz.
Bu konuda herhangi bir yasal işlem yapılması için başvuruda bulunmayacağız.
Bana göre bugün hem yargımız, hem de vatandaşların eşitliği bağlamında tarihi bir gün yaşadık.
*
Yargımızın adaletinin, para ve gücün üstünde olduğuna şahitlik yaptık.
Yargımız bu dava ile bizlere güçlünün değil haklının yanında olduğunu gösterdi.
Bizim için süreç bitmedi! Sadece küçük bir ödüllendirme aldık! Korkmadan yola devam edeceğiz ve bu halkın kanını emenlerin diğer suçlarını da tek tek ifşa edeceğiz.
Başsavcılığın da hakkını vermeden geçmek tek deyimle haksızlık olur.
Bu süreçte Arhun davası ile ilgili Başsavcı Sarper Altıncık ile ilgili milyon çeşit iddia ortaya atıldı.
Bu süreçte Altıncık tek kelime dahi açıklama yapmadı. Bazı gazeteler üzerinden çeşitli iftiralara maruz kalsa da açıklama yapmayı tercih etmemesinin sebebi belki de kendinden emin olmasıydı.
Bu süreçte konuya en başından hakim birisi olarak Sn. Altıncık’ın göreve geldikten kısa bir süre sonra 2021 yılı haziran 23’te bu davayı dosyalayıp bugüne getirdiği de su götürmez bir gerçek olarak tarihe geçti.
Takipte kalınız!!!